Hiçbir eş almayacağım, hiçbir toprağa sahip olmayacağım, hiçbir çocuğa baba olmayacağım. | Open Subtitles | لن آخذ أيّ زوجة، أو أملك أراضٍ أو أن أنجب أيّ أطفال |
Bunu bugün halletmem lazım, o yüzden size söz veriyorum fazla vaktinizi almayacağım. | Open Subtitles | أحتاج حقاً لأنهي هذا الأمر اليوم ، لذا أعدكِ أنني لن آخذ الكثير من وقتك |
Fazla zamanını almayacağım, fakat bazı sorularım olacak. | Open Subtitles | لن آخذ الكثير من وقتك ، و لكن لديّ القليل من الأسئلة |
Dedim ki, tek bir kuruş dahi almam bizim demiryolu inşamızı desteklerseniz. | Open Subtitles | قلت لن آخذ منك مالاً بما أنك تدعم إنشاء سكة الحديد خاصتنا |
80'den bir kuruş fazla almam. | Open Subtitles | أنا لن آخذ سنتاً واحداً زيادة أكثر من ثمانين دولاراً |
Benim de evde havlularım var. Bunlardan birkaçını yanıma alamam anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | أملكُ مناشف في المنزل، هذا لا يعني أنّه لن آخذ بعضاً من هنا. |
Pekala, 10 yaşındaki birinden moda önerileri alacak değilim, Hemen çantanı kap ve gel. | Open Subtitles | أنا لن آخذ نصائح عن الأزياء من فتاة بعمر العشرة سنوات. والآن، إذهبي وأحضري حقيبتكِ |
İlk iş teklifini kabul etmeyeceğim. | Open Subtitles | لن آخذ أول عرض عمل يصادفني. |
Fazla zamanını almayacağım, fakat bazı sorularım olacak. | Open Subtitles | لن آخذ الكثير من وقتك ، و لكن لديّ القليل من الأسئلة |
Bunu da almayacağım, şu yukarıdaki siyah olana bakabilir miyim? | Open Subtitles | لن آخذ هذه ، أيمكنني رؤية السوداء التي بالأعلى؟ |
- İşi almayacağım demiştim-- | Open Subtitles | قلت لك انني لن آخذ الوظيفه خذ الوظيفه ماذا ؟ |
Teklifin için minnettarım ama almayacağım. Anlamadım. | Open Subtitles | أنال أقدِّر العرض, و لكنني لن آخذ أموالك |
Söylediğin sözleri ciddiye almayacağım. Boş lafların umurumda değil. | Open Subtitles | لن آخذ كلماتك على محمل الجد فأنا لا أبالي بما تُثرثر |
Bedava da verseniz arazinizin petrol imtiyazını satın almam. | Open Subtitles | انا لن آخذ الحقل الا إذا أعطيتَه لي كهدية |
Paranı almam. Orada seninle olurum ve birlikte takılırız. | Open Subtitles | لن آخذ منكِ مالاً لمرافقتك , أريد أن ٍأرافقكِ إلى هناك فحسب |
Kibar ol, yoksa bana numaranı vermek istediğinde almam bak. | Open Subtitles | كوني لطيفة، وإلا لن آخذ رقمكِ إن أعطيتني إياه |
Senden, para alamam, Pauline. | Open Subtitles | لن آخذ مال لتدبير المنزل منكي يا بولين |
Boşanırsak tek kuruş alamam. | Open Subtitles | لو تطلقنا، لن آخذ قرشاً واحداً. |
Bak, telefonunu alacak değilim ama sadece ailen veya elemanlarım arayınca telefonu kullanmalısın. | Open Subtitles | اسمعي، أنا لن آخذ هاتفكِ منكِ ولكن من المهم جدًا ألا تتلقي أي إتصال من أي شخص |
kabul etmeyeceğim. | Open Subtitles | لن آخذ هذا الدور |
Portrenizi kolayca boyayacağım. Uzun sürmez. | Open Subtitles | سوف أرسمك بسهولة, لن آخذ الكثير من وقتك |
Ahlaki olmayan bir şey yapmış olabilirim. Puronu aldım ama davanı almıyorum. | Open Subtitles | لقد أخذت سيجارك و لكنى لن آخذ قضيتك ، لا يمكننى |
Bundan daha az zamanı kabul edemem, tamam mı? | Open Subtitles | أنا لن آخذ وقتاً أقل مما أحصل عليه من قبل, حسناً؟ |
Hayır cevabını kabul etmiyorum. | Open Subtitles | أنا لن آخذ لا كإجابة |