Ruhsatı boşver. Buraya kendi bayrağımı dikeceğim, ruhsata ihtiyacın olmayacak. | Open Subtitles | انس الترخيص اللعين,إذا فرضت سيطرتي لن تحتاج للترخيص |
İhtiyacın olmayacak, ama kanatlarda birer kova var, tamam mı? | Open Subtitles | لن تحتاج ذلك,ولكن هناك دلو ماء على الجانبين؟ |
Tutuklayacaksan şu an bir silaha ihtiyacın yok değil mi? | Open Subtitles | لن تحتاج إليه إذا ألقيتَ القبض عليَ الآن، أليس كذلك؟ |
Çok fazla şey sırtlamışsın. Bunların yarısına bile ihtiyacın yok. | Open Subtitles | إنك تحمل الكثير من الأغراض لن تحتاج نصف هذه النفايات التى تحملها |
Merak etmeyin. Gideceğiniz yerde ona ihtiyacınız olmayacak. | Open Subtitles | لكن، لا تقلق لن تحتاج إليه عندما تُغادر من هنا |
Super Soul'un tanıtıma ihtiyacı yok. | Open Subtitles | الروح الممتازة لن تحتاج أي مقدمة كمقدم اغانينا الأول، |
Ona ihtiyacın olmayacak ahbap. Orada fazla kalmayacağız. | Open Subtitles | أنت لن تحتاج ذلك يا رجل نحن لن نبتعد كثيرا |
Uyku tulumuna ihtiyacın olmayacak. Yatağını ben yaparım. | Open Subtitles | لن تحتاج إلى كيس النوم هذا، سأعد فراشك بنفسي |
O şeye ihtiyacın olmayacak. | Open Subtitles | لن تحتاج هذا الشي , اطلق النار حتي الموت |
Büyüdüğünde beni görmeye ihtiyacın olmayacak. Bana ihtiyacın olmayacak. | Open Subtitles | عندما تكبر لن تحتاج أن تراني ولن تحتاجني |
Yani prezervatife ihtiyacın olmayacak öyle mi? | Open Subtitles | أيجب أن أضع في الحسبان أنّك لن تحتاج واقيا جنسياً؟ |
-Bunu seninle konuşamam. Artık uzmanlığıma ihtiyacın yok galiba. | Open Subtitles | إذاً أعتقد بأنّك لن تحتاج لخبراتي بعد الآن |
Eter kullan. Sıradışı bir şey olursa, bana haber ver. Hadi ama, onun korumasına ihtiyacın yok. | Open Subtitles | اي شيء غير طبيعي قل لي عنه,لن تحتاج الى حمايه |
Buna ihtiyacın yok buna da ihtiyacın yok ve bu parkaya da ihtiyacın yok. | Open Subtitles | لن تحتاج لهذا ولن تحتاج لهذا ولن تحتاج لهذا المعطف |
- Silaha ihtiyacınız olmayacak - Ya bize saldırırlarsa? | Open Subtitles | انت لن تحتاج لا اسلحتك ماذا ان هاجمونا ... |
İhtiyacınız olmayacak Moralini yüksek tut ... | Open Subtitles | لن تحتاج اليها حاول رفع معنوياته |
Annenin artık kimonoya ihtiyacı yok. | Open Subtitles | لن تحتاج أمكما لفساتينها هذه بعد الآن |
Madem öyle, parkalarınıza gerek kalmayacak sanırım? | Open Subtitles | إذاً أعتقد أنك لن تحتاج إلى أي منتزهات أليس كذلك |
Ama, eğer annem bunu öğrenirse Komuta'nın suikastçılarına ihtiyacın kalmaz. | Open Subtitles | لكن إذا وجدتنا خارجاً, الآمرة لن تحتاج إلى قاتل مأجور. |
Madem artık beyzbol oynamayacaksın o zaman bunlara da ihtiyacın olmayacaktır sanırım. | Open Subtitles | إن كنتَ لن تلعب كرة القاعدة بعد الآن، فأظنّكَ لن تحتاج هذه |
Bunlar Bakir Virge'e lazım olmaz. Söz ver, bekaretini kaybedince bana söyleyeceksin. | Open Subtitles | ، فيرج) " البتول " لن تحتاج لهذه) يجب أن تخبرني عندما تفقد غشاء بكارتك |
Kısacası biz düşündük ki, eğer bunu yaparsak sizin veya tedavi ettiğimiz diğer Wraith'lerin bir daha insanlar üzerinde beslenmelerine gerek kalmaz. | Open Subtitles | خلاصتها... أننا يمكن أن نجعلك، وكلّ رايثي آخر نعالجه، لن تحتاج للاقتيات على البشر مجدداً. |
Yaninda olacagim, Max. Resme gerek olmayacak. | Open Subtitles | سأكون معك يا ماكس، لن تحتاج لصور |
Yani eğer bir roman altı kelimede anlatılabiliyorsa ve tüm bir biyografi altı kelimede anlatılabiliyorsa, bir TEDTalk için altı kelimeden fazlasına ihtiyacınız yok. | TED | وبالتالي إن أمكن وضع رواية في ست كلمات وأمكن وضع مذكرات بأكملها في ست كلمات، لن تحتاج أكثر من ست كلمات من أجل محادثة تيد. |
Bu yüzden bunu en öne koyuyorsun, böylece eğer çuvallarsa, en azından bileceksin ki bütün herşeyi baştan başlatmak zorunda değilsin. | TED | فتضعها في البداية، حتى لو تعطلت على الأقل أنت تعلم أنك لن تحتاج إلى إعادة الآلة كاملة |