"محاربته" - Translation from Arabic to Turkish

    • savaşmak
        
    • savaşmaya
        
    • Mücadele
        
    • savaşabiliriz
        
    • savaşacağımızı
        
    • Karşı
        
    İşimiz bununla savaşmak değil, birlikte aşmak. Open Subtitles و عملنا ليس محاربته و لكن الإبحار فيه معاً
    İşimiz bununla savaşmak değil, birlikte aşmak. Open Subtitles و عملنا ليس محاربته و لكن الإبحار فيه معاً
    savaşmak için dönmelisin. Open Subtitles لابد من محاربته
    Aklın savaştığı şeyi, vücudun da savaşmaya çalıştığı şeyi buldum. Open Subtitles لقد إكتشفت أن العقل يحارب ما يحاول الجسد محاربته أيضاً
    Belki de tehlikeyle Mücadele etmek yerine onu kullanırız. Open Subtitles ربما ينبغي علينا أن نجرب استغلال الخطر بدلاً من محاربته
    Ama geçerse onunla savaşabiliriz, değil mi? Open Subtitles لكن لو فعل يمكننى محاربته ، أليس كذلك ؟
    Onları bulursak, tam olarak neyle savaşacağımızı biliriz. Open Subtitles نجدهم فنعرف تحديدا ما الذي علينا محاربته
    Sen olmadan dövüşemeyeceğimiz bir şeyle Karşı karşıyayız. Open Subtitles إننا نواجه خصماً لا يمكننا محاربته بدونكِ
    savaşmak daha zordur. Open Subtitles فالإغواء من الصعب محاربته
    savaşmak istediğin kişi ben değilim. Open Subtitles لست أنا من تريد محاربته.
    Onunla savaşmak, George Washington'ın tahta hayalarına tekme atmaya benzer! Open Subtitles محاربته هو كركل (جورج واشنطن) بين كراته الخشبية
    Ama yine de savaşmak zorundayız. Open Subtitles وما زلنا بحاجة إلى محاربته.
    Onunla savaşmak zorundayım. Open Subtitles لا بد لي من محاربته.
    savaşmak zorundayız! Open Subtitles علينا محاربته!
    Onunla savaşmaya çalışıyor ama onu hemen bulamazsak... Open Subtitles إنه يحاول محاربته وإذا لم نعثر عليه سريعاً،
    Ve bu, savaşmaya çalıştığın kötülüğe daha çok benzetir seni. Open Subtitles وسيجعلك أشبه بكثير للشر الذي تحاول محاربته
    Her zaman yaptığın gibi bununla tek başına savaşmaya karar verdin. Open Subtitles قرّرتِ محاربته لوحدك كما كنتِ دائماً
    Bu yaşını kabul etmenin ve sürekli onunla Mücadele etmemenin ...harika bir yanı. Open Subtitles هناك شيء نوع من رائع حول قبول سن أنك وليس محاربته في كل وقت.
    Dinle, kanser çok kötü bir şey, ve benimki kadar kötü olduğu zaman, onunla Mücadele edecek küçük hazin girişimlerimize güler. Open Subtitles اسمعي السرطان متنمر و عندما يكون بسوء حالتي فهو يضحك على محاولاتنا المثيرة للشفقة في محاربته
    İkimiz Gabriel'i kılıcından ayırmayı beceremeyebiliriz, fakat onunla savaşabiliriz. Open Subtitles ...ربما اثنتين منّا لن يقدرن على فصل، غابرييل ...عن سيفه، ولكن بالتأكيد يمكننا محاربته
    savaşabiliriz. Open Subtitles بـ استطاعتنا محاربته
    Onları bulursak, tam olarak neyle savaşacağımızı biliriz. Open Subtitles نجدهم فنعرف تحديدا ما الذي علينا محاربته
    NasıI savaşacağımızı bilmiyoruz. Open Subtitles لا نعرف كيفية محاربته
    İnsan Karşı koyamıyormuş yahu. Open Subtitles حسنا لقد ظنت بانه ان لم تكن قادرا على محاربته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more