"مرتب" - Translation from Arabic to Turkish

• maaş
• dağınık
• ayarlandı
• düzenli
• maaşı
• ücret
• hazır
• temiz
• para
• maaşını
• maaşıyla
• ayarlanmış
• derli toplu
• usulü
• maaşla

Sen 200 Rupees değerindeki camı kırdın! Bugün sana maaş falan yok.
أنت كسرت الزجاج وثمنه 200 روبية ليس هناك أى مرتب لك اليوم

Eğer şefinin buraya sabahtan gelmesini istiyorsan ve ofisini bıraktığı gibi dağınık bulursun,
لذا إن أردت أن يأتي قائدك صباحاً ويرى مكتبه غير مرتب كما تركه

Sevgili dük. Bu akşam kuledeki özel yemek için her şey ayarlandı.
كل شيء مرتب لذلك العشاء الخاص في البرج الليلة

Her şey düzenli görünüyor. Şükran günü ya da Noel'de izin yapabilirsin. Seçim sana kalmış.
كل شيء يبدو مرتب تستطيع أن تأخذ عطلة عيد الشكر او الكريسماس

Bana cebinden ödeme yaptığına göre milyoner maaşı alıyor olmalısın.
قلت أنك يمكن أن توفر لي مرتب مليونير منأجلأن أدلكعلى كلمنأعرفهم.

Eşit işe eşit ücret hakkınızı savunuyorum, ve çocuk doğurma... ya da kürtaj olma hakkınızı da savunuyorum.
أؤمن بحقك في مرتب مساو للرجل وفي حقك في ولادة طفل أو إجهاضه يجب أن تتم معاملتك كالرجل

İstihbarat, kartelin saldırı için hazır olduğunu söylüyor.
تقارير المخابرات أن اعتداء العصابات مرتب على البدء

Ama onla aramızda ki şey, basit ve temiz bir iş anlaşması.
لكن ما لدينا هو و انا انه العمل مرتب و نقي وبسيط

Sırf arkamda dur diye sana üç kişilik maaş veriyorum.
إنّي كنت أدفع لك مرتب 3 أشخاص فقط لكي تحميني.

İkinci şey, Papazlık yaptığım kiliseden maaş almaya son vermemdi.
الشئ الثاني كان، توقفت عن أخذ مرتب من الكنيسة التي أعمل بها.

Bu garnizonlar maaş alıyor.
كل واحد من أولائك المقاتلين سوف يحصل على مرتب

Gördüğünüz gibi aynı derecede dağınık ofisin içinde.
مكتب غير مرتب مثل مكتب أينشتاين، كما ترون هنا

Kusura bakmayın, burası çok dağınık. Mutfağa geçelim.
آسفة، المكان هنا غير مرتب دعينا نذهب للمطبخ

Her şey önden ayarlandı.
هذا مرتب مسبقاً كل ما علينا فعله هو الدخول

Hepsi orada ve her şey buna göre ayarlandı...
انه موجود هناك وهو مرتب وفقاً لذلك

Yatağın yapılı olduğunu hatırlıyorum. Her şeyin ne kadar düzenli göründüğünü hatırlıyorum.
أتذكر بأن السرير مرتب أتذكر كيف كان كل شئ جميل ورائع

Benim için maaşı ve bonuslarıyla birlikte..
أريدكم أن تجدوا لي مرتب موظف كامل بجانب المزايا

Olur efendim. ücret almadan izne ayrılırım.
لا بأس، يا سيدي ، سأحصل على إجازة بدون مرتب.

Bir hesap açıp para koyduk. Her şey hazır.
لقد رتبنا مال في الحساب لأجلك كل شيء مرتب

temiz havlular ve yüz havlusu koyacagim. Yatak yapili.
و يوجد فيه مناشف نظيفة و أدوات للغسيل و السرير مرتب

Bugün yaptığın gibi ama bunun için para alırsın.
تفعل ما تفعله اليوم بالاضافه إلى مرتب مقابل وقتك.

Son maaşını almaya gelmediğinde, yeni bir iş buldu ve haber vermedi diye düşünmüştüm.
وارن؟ عندما لم يأتي لاستلام أخر مرتب له ظننت بانه قد عثر على وظيفة اخرى

Yüzbaşı maaşıyla bir çocuğu üniversiteye göndermenin mali yükünü anlayabiliyorum.
... بأمكانيتخيلالضغوطالمالية من إرسال طفل الى الجامعة على مرتب نقيب...

Ama bu öyle bir durum sayılmaz. Daha önceden ayarlanmış bir şeydi.
ولكن هذا أمر لا يحسب كما أنه كان مرتب مسبقًا

Üzerinizde bir madalya dahi olmadığı için ne kadar da derli toplu görünüyorsunuz.
تبدو مرتب جداً، لأن ليس لديك شرف أو أشكال أخرى من تمييز الديكور

Görücü usulü evliliğe, hiçbir zaman rıza göstermemeliydim.
لم يكن على الموافقة على زواج مرتب و الان انا اشعر

Üç ay tam maaşla. Dört ay da yeniden yerleştirme hizmeti.
ثلاثة شهور مرتب كامل و4 تنسيب خارجي وماذا عنك؟