"مرّة واحدة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir kez
        
    • Sadece bir kere
        
    • bir defa
        
    • bir kereliğine
        
    • Bir keresinde
        
    Korkaklar ölmezden önce ölüp dururlar, yiğit olan yalnız bir kez tadar ölümü. Open Subtitles الجبناء يموت مراراً قبل موتهم، أما الشجعاء فلا يذوقون الموت إلا مرّة واحدة
    'bir kez daha! Onu bir kez daha görmek istiyorum! Open Subtitles مرّة واحدة فقط ، أُريدُ أن أراه فقط مرةً أخرى
    Beş giriş, beş çıkış var. Varsayalım ki, hepsi de bir kez karşılaştılar. Open Subtitles ـ 5 نقاط للدخول و5 للخروج افترض أنّهم التقوا مرّة واحدة فقط
    Çünkü daha önce Sadece bir kere, bir bireyin kaderi tüm insanlığın kaderiyle bu denli iç içe geçmişti. TED مرّة واحدة فقط كان مصير الفرد ومصير الإنسانية امر متشابك جداً.
    Bölgedeki bambu bitkileri, birkaç on yılda bir defa büyük miktarlarda meyve üretiyor. TED تُنتج نباتات الخيزران المحليّة كميّات كبيرة من الفواكه مرّة واحدة كل بضعة عقود.
    Yalnız bir kez bak. Bir daha vurmayacağım, Open Subtitles انظري مرّة واحدة فقط لَنْ أَضْربَك ثانيةً
    Anlamadığın bir şey olursa sor. bir kez cevap veririm, bu yüzden yaz. Open Subtitles إذا لم تفهم أي شيء ، إسئل سَأُجيبُ مرّة واحدة فقط ، لذا أكتب ما أقول
    Son derece ağır bir şeydi. Sadece bir kez takmıştım. Open Subtitles لقد كانت مُروّعة ثقيلة، ولم أرتدِها سوى مرّة واحدة.
    Benden yıIda sadece bir kez isterler. Open Subtitles فسيطلبون مني أشياء مرّة واحدة في العام، فهمت؟
    Beni dikkatle dinle, çünkü bir kez söyleyeceğim. Open Subtitles إستمع ليّ بعناية، لأن لدي وقت فقط لقول هذا مرّة واحدة
    bir kez vuracaksın. Sadece bir kez, duydun mu? Open Subtitles أطلق عليّ النار مرّة واحدة، مرّة واحدة فقط، هل سمعت؟
    Kaçıncı kez, bunu bir kez vermen gerekiyor diyeceğim. Open Subtitles كم مرّة أخبرتك ، يجبُ أن تفعلها مرّة واحدة أيّها الغبي
    Kaçıncı kez, bunu bir kez vermen gerekiyor diyeceğim. Open Subtitles كم مرّة أخبرتك ، يجبُ أن تفعلها مرّة واحدة أيّها الغبي
    Hermana bunun yalnızca bir parti olduğunu söylüyor, ama hayatta bir kez 16 yaşınıza basarsınız. Open Subtitles , تقول أختي أنّها مجرد حفلة لكن يصبح عمرك 16 سنة مرّة واحدة
    Benim inancıma göre bir kez doğar, bir kez yaşar, bir kez ölür... Open Subtitles أَعتقدُ، أننا ولدنا مرّة واحدة فقط نَعِيشُ مرّة فقط ، نَمُوتُ مرّة
    Tek yapmam gereken şey düğmelerine bir kez basmak, Böylece hiçbir şeyi duymam. Open Subtitles وكلّ يجب عليّ أن أفعله هو الضغط علي ذلك الزرّ مرّة واحدة و لا أستطيع أن أسمع شيء
    Konuştuğum çoğu adam, sadece bir kez, gerçekten çok sevdiklerini söylemişlerdir. Open Subtitles أكثر الرجال الذين أتحدث معهم، يقولون أنهم يقعون في الحبّ الحقيقي مرّة واحدة فقط. وحتى إذا لم ينجح،
    Dev Avustralya mürekkep balığı genellikle yalnız yaşar ama kısa ömürlerinde bir kez çiftleşmek için bir araya gelmek zorundadırlar. Open Subtitles الحبّار الأسترالي العملاق يعيش عادة بمفرده، لكن في مرّة واحدة خلال حياتهم القصيرة يجب أن يجتمعو للتزاوج.
    Hayır, Sadece bir kere görüyorum ve sonra ama önemli olan bu değil. Open Subtitles لا، أراها مرّة واحدة فقط، ولكن ليس هذا هو المهمّ
    Yılda sadece bir defa yerüstüne çıkabilirim, o da Noel zamanı. Open Subtitles ــ يمكنني الصعود إلى السطح مرّة واحدة سنوياً وهي فترة عيد الميلاد
    Kimse bir Samurayla sadece bir kereliğine kapışamaz. Open Subtitles لا أحد يُنازل أفراد الساموراي مرّة واحدة.
    Bir keresinde arkadaşlarımın çoğu, çanı duyabildiydi. Open Subtitles معظم أصدقائى سمعوا رنّة الجرس مرّة واحدة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more