Hiçbir şekilde ormandaki kürklü yaratıkları öldürüp... onlardan palto yapmayacağım, tamam mı? | Open Subtitles | من المستحيل أن أقوم بقتل مخلوقات الغابة الفروية كي أصنع معاطف منهم، اتفقنا ؟ |
Yazın ortasında çalıntı kürklü mont satmak sıradan bir keşe tuhaf gelmezdi. | Open Subtitles | بيع معاطف الفرو في منتصف الصيف لا يبدو شيئا غريبا في عقل المدمن العادي |
Çok iyi olduklarını söyledi. O üçkağıtçı bana kağıt paltolar sattı. | Open Subtitles | لقد قال أنها صفقة جيدة, هذا النصاب لقد باع لى معاطف ورقية |
Teknesinde, golf sahasında ya da balık ve spor ceket aldığı köprü altında değil. | Open Subtitles | إنّه ليس موجوداً في قاربه أو حتّى في ملعب الغولف أو في ذلك النفق حيث يشتري السمك و معاطف الرياضة |
Spor ceketler, şortlar yarı fiyatına. Tişörtler yarı fiyatına. | Open Subtitles | لدينا معاطف رياضيّة وقمصان، وقمصان قصيرة بنصف الثمن. |
Kabanlar, ceketler, pançolar. | Open Subtitles | معاطف ، سترات ، و عباءات. |
14 Şubat nadiren sıcaktır yani çocuklar eve ceketleri olmadan yürümezler. | Open Subtitles | كان يوم دافئ غير اعتيادي لذا عادوا الأطفال لمنازلهم دون معاطف |
Bir şeyler mi asmak istiyorsunuz? O zaman gidip insanların paltolarını asın. | Open Subtitles | إذهبي وعلقي معاطف الناس لقد إستأجرت لعمل هذا |
palto ve kazak almamız, hokey oynamayı falan öğrenmemiz gerekecek. | Open Subtitles | علينا إبتياع معاطف وسترات ونتعلّم لعب الهوكي إلى آخر ذلك الهراء. |
palto ve kazak alıp, buz hokeyi izleyeceğiz. | Open Subtitles | علينا إبتياع معاطف وسترات ونتعلّم لعب الهوكي إلى آخر ذلك الهراء. |
O yüzden lütfen, lütfen, bunun olmasına izin verme ve söz veriyorum söz veriyorum, bugünden itibaren artık kürk mont giymeyeceğim. | Open Subtitles | ,ارجوك ارجوك , ارجوك لذا بان واعدك يحدث هذا لاتدع عن ساتوقف انى اعدك اليوم من الفراء معاطف ارتداء |
Sana başka mont alırız | Open Subtitles | لا داع لتحضري معاطف أو قبعات أيضاً |
Karanlık, buz gibi ve herkes geniş paltolar giyiyor. | Open Subtitles | الجو مظلم وبارد والجميع يرتدي معاطف ضخمة |
Biliyorsun , onlar çok pahalı paltolar. | Open Subtitles | كما تعلمين, انها معاطف غالية جداً |
Bebeklerin derisinden ceket falan yapan bir katil olabilirim. | Open Subtitles | أعني قد اكون قاتله بالفأس تريد صناعة معاطف من جلد الأطفال او شيء ما |
Seksi ceketler giyebilmeniz. | Open Subtitles | و ترتدى معاطف جذابة |
Kabanlar, ceketler, pançolar. | Open Subtitles | معاطف ، سترات ، و عباءات. |
Ve belki bana yemek servisinde insanların ceketleri asarken yardım edebileceğini düşündüm. Saatine 10 dolar öderim. | Open Subtitles | وفكرت بأنه ربما يمكنك مساعدتي في التقديم ونزع معاطف الحضور |
Hadi gel, milletin paltolarını deneyelim. | Open Subtitles | هيا دعينا نذهب ونجرب لبس معاطف الناس |
Beyaz bir tulum, şapka ve toz maskesiyle orada olmamı istediler. | Open Subtitles | قالوا اللقاء سيكون هناك مع ارتداء معاطف بيضاء، قبعة، وأقنعة غبار |
kaban imalathanesinde çalıştım ciğerlerimin taşpamuğu kaplı olmasının sebebi de bu. | Open Subtitles | لقد عملت بمصنع معاطف حيث رئتى كانت تعطف الاسبتوس |
Bekarım, avukatım, güzel montlar giyiyorum. | Open Subtitles | أنا أعزب، أنا محامي، أرتدي معاطف أنيقة |
İstediği kadar önlük giysin, bana istediği kadar saçma sapan belge göstersin. | Open Subtitles | يمكنه ارتداء معاطف مختبر، وتقديم وثائق سخيفة لي بقدر ما يشاء. |
Max, hadi ama, dramatik bir yıldız girişi yapabilmek için Oleg'den bu montları ödünç aldık. | Open Subtitles | ماكس , هيا .. لقد قمنا باستعارة معاطف أولج حتى نجعل دخولنا دراميا |
Bu böyle sürüp gider, işin içine bir de beyaz laboratuvar önlükleri katılınca aklınıza ister istemez, bunun arkasında büyük bir bilimsel çalışma varmış gibi gelir. | TED | وتصبح أفضل وأفضل، وعندما تجمع ذلك مع معاطف المختبر البيضاء، يجب أن نتصور أن هناك علما رائعا وراء هذا. |