"من منزله" - Translation from Arabic to Turkish

    • evinden
        
    • evden
        
    • Evinde
        
    • evinin
        
    Fatura evinden 1,6 kilometre uzaktaki bir silah dükkanına ait. Open Subtitles فاتورة البيع تعود إلى متجر على بعد ميل من منزله
    Az önce, Sam Trent'in evinden aldığımız diş fırçasıyla tam eşleşme çıktı. Open Subtitles ولقد قارنتها بالحامض النووي من فرشة اسنان سام التي ارسلت من منزله
    Neden kendi evinden çıkıp yine evine girmek için... köşeden dolaşsın? Open Subtitles لماذا يقوم رجل بالخروج من منزله والدوران حول الزاوية لمجرد ان يعود ثانية الى منزله من حيث بدأ ؟
    Bütün bildiğim Sosyal Yetkililerin onu evden alıp buraya getirdiği. Open Subtitles كل ما أعلمه هو أن سلطات الإيواء أخذته من منزله
    Babasi Nintendo'sunu aldigi için evden kaçan yan çiftlikte yasayan bir çocuktu. Open Subtitles من ابناء الجيران وكان هارباً من منزله لأن أباه أخذ منه ألعابه
    Muhabirlerin, resmi kaynaklardan edindiği bilgiler doğrultusunda, halka verebileceği tek tavsiye, herkesin kapısını kilitleyip Evinde oturmasıdır. Open Subtitles و تم إصدار ندا رسمي من غرفة العمليات ..بألا يخرج أحد من منزله ..أبداً لأي سبب
    Huzur bulmak için evinin dışına gitmek. Open Subtitles ذلك .عندما يضطر الرجل إلى الخروج من منزله بحثا عن الأمان
    Hatta yanılmıyorsam, bir ara adamı kendi evinden kovmaya bile çalıştım. Open Subtitles لو لم أكن مخطئة ، اعتقد أني لو طلبت منه أن يخرج من منزله
    Birlikte yaşayabilmemiz için evinden taşınmak istiyor. Open Subtitles يريد أن ينتقل من منزله حتى نسكن مع بعضنا
    Adam evinden çıkar ve verandasında salyangoz görür. Open Subtitles , رجل خرج من منزله فشاهد حلزون على عربته البورش
    Adam evinden çıkar ve verandasında salyangoz görür. Open Subtitles , رجل خرج من منزله فشاهد حلزون على عربته البورش
    evinden bir buçuk kilometre uzakta bir tamircide buldum. Open Subtitles وجدناها في كراج لتصليح هيكل السيارات على بعد ميل من منزله
    İş yeri yokedilmiş ve tüm kanıtlar evinden alınmış. Open Subtitles تم تدمير مكان عمله كل الدلائل تم ازالتها من منزله
    Bunu babamın evinden aldım. Genelde sayfaların arasına birkaç yüz dolar tıkıştırır. Open Subtitles خذي أخذت هذه من منزله هو في العادة يترك بعض المئات من الدولارات بين الصفحات
    Blair her sabah onun evinden aynı saatte çıkıyor. Open Subtitles انظري, بلير تخرج من منزله كل صباح في هذا الوقت
    Bir kadın, aşığıyla randevu planlarken, genç bir adamın evinden alındığını gördü. Open Subtitles .. امرأة كانت تخطط للقاء حبيبها عندما رأت شاباً يؤخذ من منزله ..
    O an öğrendik ki bu çocuk evden kovulmuştu ve tam anlamıyla haftalardır ağzına tek lokma koymamıştı. TED لقد تبين أن الطفل طُرد من منزله ولم يكن لديه طعاماً لأسابيع،
    Yürüyerek dükkâna geliyorsunuz, sabırla bekliyorsunuz ama evden arayan özel muamele görüyor. Open Subtitles ألا تكره هذا ؟ تأتي كل هذا الطريق لوحدك وتنتظر بصبر وشخص يتصل من منزله يحصل على المعاملة الأفضلية
    Louie 2:15'te evden çıktı ve saat 5 mil hızla, 6,2 millik mesafe kat etmek zorunda. Open Subtitles لوي خرج من منزله عند الساعة الثانية والربع وقطع مسافة 6.2 ميلا بمعدل خمس اميال في الساعة متى سيصل لوي الى هنا ؟
    Evinde bulduğumuz XBox'taki online oyun profiliyle eşleşiyor. Open Subtitles يطابق إسم ملفه في ألعاب الكمبيوتر من الإكس بوكس الذي أخذناه من منزله
    - Kendi Evinde kendini vuran bir adamı bulmanı istiyorum. Open Subtitles أريدكِ أن تجدي رجلاً لايخرج من منزله
    Seninle evinin orada buluşmak istiyor. Open Subtitles إنه يريد مقابلتك فى مكان ما قريب من منزله

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more