| Sizleri, yepyeni projemle tanıştırmama izin verin, "Baroque in Rock" çok yakın zamanda altın plak olması | TED | اسمحولي ان اعرفكم بمشروعي الجديد، "الباروك في روك" والذي حصل على جائزه القرص الذهبي موخراً |
| yakın zamanda, yaşayan bir hücreden hücresel düzeneği çıkarıp RNA sensörleriyle birlikte kağıt üzerinde dondurup kurutarak Ebola ve Zika için düşük maliyetli tanı sağlayabildik. | TED | حسناً، لقد تبين موخراً أنه يمكنك أخذ الجهاز الخلوي من خلية حية وتجمده بالهواء الجاف مع مستشعرات الحمض النووي الرنا على ورقة لوضع تشخيصٍ منخفض التكلفة لمرضي الإيبولا وزيكا. |
| Ama içlerinden yakın zamanda ölen var mı bilmiyorum. | Open Subtitles | لكن أن مات أحدهم موخراً فأنا لم اسمع به |
| son zamanlarda epey beraber takıldık, sinemaya gittik, yemeğe çıktık. | Open Subtitles | حسناً, اتعلم, لقد كنا نخرج معاً كثيراً موخراً... أفلام, عشاء |
| - son zamanlarda hiç palyaço ölmemiş. | Open Subtitles | لا شيء حول مهرج ميت أقصد، ليس بالقرب وليس موخراً حسناً، كيف ليس موخراً؟ |
| son zamanlarda pek kullanmıyorduk. | Open Subtitles | حسناً، لقد كنا متراخيين في أستخدامهِ موخراً. |
| Çok, çok yakın zamanda tam yanımda duran bir adam olduğunu fark etmeye başladım. | Open Subtitles | وبدأت بالإدراك موخراً جداً... أنّني أملك رجلا بجانبي. |
| En azından yakın zamanda bir tane yapmışlar. | Open Subtitles | - أعتقد بأنه جرى إجتماع موخراً |
| yakın zamanda öldü de. | Open Subtitles | لقد قضت نحبها موخراً |
| yakın zamanda sıra dışı bir şey olmuş muydu? | Open Subtitles | أهناك أي شيء حدث موخراً خارج عن المألوف ؟ ( (تارا! |
| Booth, sevgilisinin yakın zamanda bir ressamdan ayrıldığını söyledi. | Open Subtitles | قال (بوث) أنّ الحبيبة إنفصلت موخراً عن عشيقها، والذي يُصادف أنّه رسّام. |
| - son zamanlarda ormana gittin mi? | Open Subtitles | هـل دخلت الغـابة , موخراً ؟ بـين الأشجـار ؟ |
| Evde son zamanlarda her şeyi iki kişi için yapmakta direnen karnı burnunda bir eşim olduğundan bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | ناهيكما أنّني أملك زوجة حاملا في المنزل التي تصر أنّ كلّ ما تفعله موخراً من أجل إثنان. |
| Sadece, son zamanlarda pek zaman geçiremiyoruz. | Open Subtitles | الأمر فقط أننا لم نحظى بوقت خاص بنا موخراً |
| son zamanlarda o küçük alışkanlığını daha sık yapıyorsun. | Open Subtitles | أدركت شياً كنت تعمل الشيء الصغير... كثيرأ موخراً |
| Sevgili Mindy, son zamanlarda seni çok düşünür oldum. | Open Subtitles | عزيزتيّ، (ميندي). كنت أفكر بكِ كثيراً موخراً. |
| Söylesene Dick son zamanlarda neden yiyecek sektörüne yöneldin? | Open Subtitles | إذاً، أخبرنا يا (ديك) ما سر إنجذابك موخراً لمجال الأغذية ؟ |
| Q, son zamanlarda oldukça komiksin. | Open Subtitles | "كيو"، أصبح موخراً مرح للغاية. |