"مُهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • Önemli
        
    • önemlidir
        
    • önemi
        
    • çok önemli
        
    • önemli değil
        
    • önem
        
    • önemlisin
        
    34 yıldır hiç yapmadığım bir şeyi bu Önemli anda ne diye yapayım? Open Subtitles لماذا أفعل شيء لم أفعلهُ أبداً طوال 34 عام في وقت مُهم كهذا؟
    Stüdyo başkanı gibi Önemli birisi nasıI olurda kayıp olarak bildirilmez? Open Subtitles كيف يُمكن لشخص مُهم كرئيس الاستوديو ألاّ يتمّ الإبلاغ عن فقدانه؟
    dünya çapındaki toplam örnek sayısı şu an itibariyle 86. Hepsi çok Önemli çalışmalar çünkü TED عدد العينات على مستوى العالم هو حاليا 86 اذاً هو عمل مُهم
    Nasıl taklit edersiniz? Taklit etmek neden önemlidir? TED إذاً , كيف يمكنك ان تُقلد ؟ ولمَ التقليد مُهم ؟
    Haklısın çünkü bunların hiçbirinin bir önemi yok. Open Subtitles صحيح,لإنه لا شيء مما ذكرتيه مُهم
    Nasıl elde ettiğimiz Önemli değil, deniz ürünleri, bizler için hayati önem taşıyor. Open Subtitles ليس مُهما ً كم إصطدنا, طعام البحر مُهم لبقاء البشر
    Su neden Önemli? Su Önemli çünkü, hayatın olmasını istiyorsanız, su olması lazım. TED لماذا الماء مُهم ؟ .. الماء مهم لانه .. أن أردت أن تملك حياةً .. فيتوجب عليك ان تملك ماءً
    Onlara Önemli bir görüşmemin uzadığını... Open Subtitles أخْـبريهم أنهُ هُناك إجتماع مُهم أصبح أطول
    Öncesi ve sonrası Önemli dediğin için anlamaya çalışıp umursayacağım. Open Subtitles ،حسناً أنتِ قلتي أنّ ما يأتي أولاً و أخيراً مُهم لهذا، سوف أفعل ذلك جاعلاً نفسي مُتفهم و مُعتني
    Yapılacak çok Önemli bir işi varmış gibi birdenbire ortadan kayboldu. Open Subtitles وأنها قالت فقط قد أختفت فجأة في مكانً ما , كما لو كانت قد شيء ما حقآ مُهم لتفعلهُ
    Hani özellikle o restoranı isteyen Önemli bir müşterimiz vardı. Open Subtitles لقد اخبرتك انه لأجل عميل جديد و مُهم و الذى اقترح هذا المطعم تحديداً
    Bu makale belediye başkanı için Önemli. Bu yüzden birlikte çalışacağız. Open Subtitles هذا المقال مُهم جداً للعُمدة، لذا فإننا سنتعاون.
    Benim için çok, çok Önemli olan şey. Open Subtitles هذا الأمر ، مُهم جداً جداً ، بالنسبة إليَّ.
    Bilmiyorum, sanki hayatta Önemli bir şey yapmak kaderimde varmış gibi. Open Subtitles إعتقدت انهُ يجب على فِعل شيء مُهم فى حياتى.
    Yaptığım iş tehlikeye atılamayacak kadar Önemli. Üzgünüm. Open Subtitles ما أقوم بهِ مُهم جداً من التعرض للخطر ، آسفٌ.
    Onun için önemliyse, benim için de önemlidir. Open Subtitles اذا كان مُهم بالنسبة لها فهو مهم بالنسبة لى
    Bir insanın birini kaybetmesi oldukça önemlidir. Open Subtitles أتعرفين، عندما يفقد أحدٌ شخصاً ما، فإنّ هذا مُهم.
    Tabi ki önemi var. Hakikatın önemi var. Open Subtitles قطعاً هذا أمرٌ مُهم الحقيقةُ مُهمه
    - Önemli değil. - Hayır, hayır, Önemli bayan. Open Subtitles ـ لا يهُم الأمر ـ لا ، لا ، الأمر مُهم يا سيدتي
    Ama bir çok çocuk için çok önemlisin. Open Subtitles ماعدا إنك مُهم لكثير من الأطفال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more