"ناز" - Translation from Arabic to Turkish

    • Naz
        
    • Nas
        
    • Nez
        
    - Naz'la yukarıda. Karantinada sizin aranızda bir şey mi oldu? Open Subtitles انها بالأعلى مع ناز وقع شئ بينكما في غرفة الحجر الصحي
    Naz'a aşağı inip tahrip edilmiş para çetesiyle ilgili bir ipucu buldun mu diye kontrol edeceğimi söyledim. Open Subtitles اخبرت ناز انني سأنزل وارى اذا كان لديك اي مبادرات بخصوص عصابة الأموال
    Herkesin ayağında bir pranga var, Naz. Böyle ifade ettiğim için üzgünüm. Open Subtitles لدى الجميع عبئ عليه حمله يا ناز اعذر تعبيرى هذا
    Pellington'la olan anlaşmanız Nas Kamal ile birlikte sizi, esasen FBI'ın tutsağı yapıyor. Open Subtitles (إتفاقك مع (بيلينجتون) و (ناز كمال يجعل منكِ في الأساس سجينة للمكتب الفيدرالي
    - Oğlum Nas odaklandığında, Jay'den daha iyi üzgünüm ama öyle. Open Subtitles عندما يركز (ناز) يكون أفضل من (جي)، أنا آسف
    Jüridekilerin kalbi duracak... -Ama ben yapmadım. -"Ben yapmadım" kısmını çoktan geçtik, Naz. Open Subtitles لكنى لم أفعل هذا لقد تخطينا هذه المرحله يا ناز
    Naz'a aşağı inip deforme para çetesiyle ilgili elinde bir şey olup olmadığına bakacağımı söyledim. Open Subtitles اخبرت ناز اني سوف اتي اليك لارى اي فكار على العصابة التي سرقت النقود؟
    Ve Naz'ın peşine taktığı bakıcılarla nasıl yapabilir bilmiyorum. Open Subtitles وبوجود المراقبين الذين يراقبونه باوام ناز لا ارى انه يستطيع
    Naz onları Rusya konusunda epey bir haşladı değil mi? Open Subtitles استطاع ناز ان يوقعه بسهوله حيال مسأله روسيا، صحيح؟
    Naz yeni kurallar koyduktan sonra orada koşmaya başladın ve peşindeki elemandan biraz daha hızlı koşarsan seni göremeyecekleri bir veya iki dakikan olabileceğini fark ettin. Open Subtitles بدأتَ في الجري هناك بعد أن وضع ناز القوانين الجديده وأدركتَ أنك إذا أسرعتَ قليلاً
    Naz ikinci turunda, üçüncüye geçmek üzere. Open Subtitles ناز" يتخطي القاعدة الثانيه و يتجه للثالثه
    Naz'ın nasıl oturduğu, giyindiği, yüz ifadesi kimin orada onu destekleyip kimin desteklemediği. Open Subtitles كيفيه جلوس (ناز)وما يرتديه وما تقوله عيناه منَ هناك ليدعمه ومَن ليس هناك
    Ama Naz'ı geri getirmek için çaldı. Johnson'la konuşmamız gerek. Open Subtitles إنما هدفُه الإفراج عن (ناز)، ونحتاجك أن تتحدث إلى (جونسون).
    Naz'ı öldürenlerin intikamını onların bütün fahişe ağını çökerterek alacağız. Open Subtitles سننتقم من الذين قتلوا (ناز) بالقبض على شبكة دعارتهم بالكامل!
    İyi bir haberim var dostum. Naz takdir alacağını söyledi. Open Subtitles أحمل خبرًا مبشرًا يا صاح، (ناز) تقول إنك ستنال إشادةً.
    Sen gerçeksin, Naz. Bu da seni çok özel kılıyor. Open Subtitles أنت برئ حقاً يا ناز هذا ما يجعلك فريداً
    Nas ve Tate'le birlikte onları dışarı yolla ve kalanınızı bağışlayalım. Open Subtitles أرسل كلاهما للخارجِ برفقةِ (ناز) و (تايت) و سنبقي على حياةِ الأخرين.
    Tüm bu Weller/Nas muhabbeti... Open Subtitles (حسناً ، ذلك الأمر المُتعلق بـ(ويلر) و(ناز
    Orada Nas'ın yanında Weller'ı, Reade'i ve Zapata'yı bulursun. Open Subtitles (حيثُ ستجد كلاً من (ويلر) برفقة (ناز (ريد) و (زاباتا)
    Nas, Lynn'in yabancı ülkedeki hesabını kullandı. Open Subtitles استخدمت (ناز) الأموال من حساب (بريتون) البنكي
    Onu bulsak bile, korkarım ki Nez haklı. Open Subtitles حتي لو عثرنا عليه أخشي أن (ناز) محقة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more