| Biz bu davranışı beyaz seçmenler, daha doğrusu siyah olmayan seçmenler arasında arıyoruz. | TED | نحن نبحث عن هذا السلوك بين الناخبين البيض، أو حقيقةً، الناخبين غير السود. |
| — Hayır, biz hazine arıyoruz. — Dinleyin, Bir haber aldım. | Open Subtitles | ــ كلا، نبحث عن الكنز ــ اسمعا، لديّ سبق صحفي داخلي |
| Hot to Trot, Foxy Lady ve Nice Easy'i arıyoruz. | Open Subtitles | نحن نبحث عن الحسناء الفاتنة الفتاة الجذابة و اللطيفة والسهلة |
| Yiyecek arıyorduk, köy yakılıp yıkılmıştı ve sonra Lesiny'e geldik. | Open Subtitles | كنا نبحث عن الطعام والمزرعة احترقت ثم اتجهنا إلى ليزني. |
| Her neyse, aynı boyda ve yapıda bir sihirbaz arıyoruz. | Open Subtitles | على أية حال، نحن نبحث عن الساحر بنفس الإرتفاع والبنية. |
| Seyit Ali halen hayatta. Baştan aşağı siyah giymiş bir Orta Doğulu arıyoruz. | Open Subtitles | سيد علي حي ، نحن نبحث عن شرق اوسطى يرتدي طقما اسود اللون |
| Selam, az önce New York'tan geldik ve sorumluyu arıyoruz. | Open Subtitles | مرحبا، لقد دخلنا فقط من نيويورك ونحن نبحث عن مشرف |
| Biz burada dolgun ücretli işler için çok zeki, genç jeologlar arıyoruz. | Open Subtitles | لَرُبَّمَا بالإمْكِانُ أَنْ تُساعدَنا نحن نبحث عن الجيولوجي الألمعِ بخصوص عمل جيد |
| Bodrum katının uzak bölgelerinde kapalı çevrede iki ısı kaynağı arıyoruz. | Open Subtitles | نحن نبحث عن مصدرين للحرارة متجاورين في المناطق البعيدة من القبو |
| Aynı ilişkiye sahip başka birini daha arıyoruz? Eşit değiller. | Open Subtitles | نحن نبحث عن شخص يبحث عن مثل هذه العلاقات ؟ |
| Parkı iyi bilen birini arıyoruz. Yerel biri iyi olur. | Open Subtitles | نبحث عن شخص ما يعرف الطرق في المنتزة, شخص محلي |
| Belli ki klasik müzikten oldukça... nefret eden birini arıyoruz. Şuna bak. | Open Subtitles | حسناً ، من الواضح أننا نبحث عن شخص يكره حقاً الموسيقى الكلاسيكية |
| Bu adamı ya da ailesini tanıyan evini bilen birilerini arıyoruz. | Open Subtitles | نحن نبحث عن من يعرف هذا الرجل، عائلته، أو أين يعيش. |
| Hala son olarak Sekizinci Cadde'de görülen kedi hırsızını arıyoruz. | Open Subtitles | لازلنا نبحث عن اللص القط اخر مشاهدة على الدربِ الثامن |
| Ayrıca arama izni de çıkartıyoruz. Platin bir alyans arıyoruz. | Open Subtitles | كما أنّنا سنستصدر مذكّرة تفتيش، نبحث عن خاتم زواج بلاتينيّ |
| Kampüste çalışan, soruşturmaya dahil olma sebebi ve imkanı olan birini arıyorduk. | Open Subtitles | كنا نبحث عن شخص كان جزءا من الحرم وكان لديه الفرصة والدافع |
| Eee, bungee jumping, paraşütle atlama falan gibi heyecan yaratıcı programlar arıyorduk. | Open Subtitles | نحن نبحث عن شيء مختلف شيء مثير جداً واشياء نثل قفزة البانجي |
| Bu da cinayet silahını yanlış evde aradığımız anlamına geliyor. | Open Subtitles | مما يعني أننا نبحث عن سلاح جريمة في منزل خاطئ |
| Bu kitabın kopyalarını aradığımızı duyurduğumuzda bu arayışta yalnız olmadığımızı öğrendik. | Open Subtitles | حينما أعلنّا أننا نبحث عن نسخ للكتاب، وجدنا أننا لسنا الوحيدين |
| Eğlendiğini görmek ne güzel. Pardon ama, aşçıyı arıyor olmamız gerekmiyor muydu? | Open Subtitles | أنا سعيد أنك مستمتع، آسفٌ، أليس من المفترض أننا نبحث عن الطاهي؟ |
| Kişisel seçimlerimizi destekleyen çevreler ararız. | TED | نحن نبحث عن بيئات تعزز اختياراتنا الشخصسية |
| Ama biz Wills i aramıyoruz yani 5 milyon dolar yok | Open Subtitles | لكننا لا نبحث عن ويلز لذلك ليس هناك 5 ملايين دولار. |
| Afedersiniz Rahatsız ettiğim için özür dilerim. Bir misafir arıyorum Larry Zwibell. | Open Subtitles | المعذرة انا آسفة للمضايقة لكننا نبحث عن ضيف |
| Yani, yaşanılabilir dünyalar ararken yıldızlarının arasında yaşanılabilir bölgeler olan gezegenleri aramak istiyoruz. | TED | لذا عند البحث عن عوالم صالحة للحياة، علينا بالتأكيد أن نبحث عن الكواكب الموجودة ضمن النطاق الصالح للحياة حول نجمها. |
| O halde, Kore bağlantılı bir endüstriyel dikiş fabrikası araştırıyoruz. | Open Subtitles | لذا نحن نبحث عن عملية خياطة صناعية مع علاقة بالكوريين |
| Dereye gittik ve fosil aramaya başladık. | TED | وخرجنا إلى النبع وبدأنا نبحث عن الحفريات. |
| Kamp malzemelerine bakıyoruz. Hava yatağının pompası nerede biliyor musun? | Open Subtitles | نبحث عن أدوات التخييم هل تعرف أين مضخة الفراش الهوائي؟ |
| - Güzel, yani ne tür bir silah... - ...aramamız gerektiğini biliyoruz. | Open Subtitles | جيد، وحتى الآن نحن نعرف ما نوع من بندقية نحن نبحث عن. |
| Ticarete açığım, ama sizce kendimizi savunmak için bir yol bulmamız gerekmiyor mu? | Open Subtitles | أنا مع التجارة. لكن يجب أن نبحث عن طريق للمساعدة في الدفاع عن أنفسنا؟ |
| Evin geri kalanı ile alakasız olan bir oda veya kapı mı arayacağız? | Open Subtitles | لا أعرف مكانها نبحث عن غرفة أو باب لا يتفق مع بقيّة المنزل |