| Gelecek şimdi yarattığımız ve inşa ettiğimiz şeyden devam ediyor. | TED | المستقبل لا يزال مستمر بفضل الذي نبنيه و ننشئه الآن |
| Ve Malezya'da inşa ettiğimiz proje bir müteahhid için apartman binaları. | TED | والمشروع الذي نحن نبنيه في ماليزيا هو مباني سكنية للتطوير العقاري. |
| etkisiz bırakmıştı ve konuşmanın gidişatını hatta inşa ettiğimiz şeyi değiştirmişti. | TED | وغير مجرى الحديث، وقد غير حتى ما كنا نبنيه في السابق. |
| Sana uğramak istiyordum ama inşa ettiğimiz bu hastane yüzünden biraz sıkıntı yaşıyorum. | Open Subtitles | لقد أردت القدوم إليك ولكن أشكو من كوابيس من ذاك المستشفى الذي نبنيه |
| Yalnızca şehirler inşa etmiyoruz, ancak şehirlerle birlikte hayaller kuruluyor ve bilim insanı, doktor olmanın hayalini kuran insanlar. | TED | انها ليست فقط ما نبنيه من مدن ولكنها المدن التي تضم الاحلام والناس الذين يطمحون ليكونوا علماء ودكاتره. |
| İnsanlık olarak inşa ettiğimiz geleceği düşünmeye başlamak zorundayız. | TED | يجب علينا البدء بالتفكير للمستقبل الذي نبنيه للبشريّة. |
| Umursayan insanlar, senin gibi insanlar geleceğin inşa edileceği temelleri oluşturacak. | Open Subtitles | لأن الأناس الذين يهتمون مثلك، سيكونون أساس المستقبل الذي نبنيه |
| Sonra inşa edip oraya organik madde gönderelim. | Open Subtitles | وبعد ذلك نبنيه, وبعد ذلك نرسل مواد عضويه هناك |
| Sonra makineyi inşa edip oraya organik madde göndereceğiz. | Open Subtitles | وبعدها نبنيه ونرسل المواد العضوية إلى هناك. |
| Evet, sığınağı kendimiz inşa edip güvenlik güçleri tutmamız gerekecek. | Open Subtitles | أجل، علينا أن نبنيه بأنفسنا ونجد كل قوى الأمن للحرص على الولاء التام |
| Nasıl inşa ettiğimiz önemli değil, ne inşa ettiğimiz önemli. | TED | لا يهم كيف نبني، ما يهم هو ما نبنيه. |
| Bunu gerçekten değiştirebiliriz, çünkü onu inşa edenler biziz. | TED | يمكننا بالفعل تغييره، لأننا من نبنيه. |
| "Dünya Tanığı" ile iki dünya göreceğiz; geride bıraktığımız dünya ve gelecek nesiller için inşa ediyor olduğumuz dünya. | TED | سيُرينا "شاهد على الأرض" عالمين : العالم الذي سنخلِّفه وراءنا، والعالم الذي نبنيه للأجيال القادمة. |
| Ve inşa etmeye çalıştığımız köprünün diğer tarafından çok fazla güzel haber geliyor. | TED | وهناك الكثير من الأخبار الجيدة تأتي من ذاك الطرف من الجسر الذي نحاول أن نبنيه كذلك . |
| Bunun altında birlik olamıyorsak ulusumuz için inşa ettiğimiz nasıl bir gelecektir? | Open Subtitles | ما هو المستقبل الذي نبنيه لأمتِنا؟ |
| Burada ne inşa ediyoruz? | Open Subtitles | ما الذي نبنيه هنا؟ |
| İnşa ettiğimiz bu güzelim şeyi aldılar ve Yeni Dünya Ordusu'nu yok ettiler. | Open Subtitles | لقد أخذ هذا الشيئ الجميل .... الذي كنا نبنيه لتدمير جيش الأرض الجديد - من قام بتدميره؟ |
| Asıl duvarı inşa etmezsek mahvoluruz. | Open Subtitles | سيدمرنا إن لم نبنيه |
| Burada Bay Campbell, lokomotiflerin dönmesi için bir alan inşa ediyoruz. | Open Subtitles | ما نبنيه هنا سيد (كامبل)،مائدة مستديرة |
| Burada inşa ettiğimiz şey... | Open Subtitles | ما نبنيه هنا |