"نحن بحاجه" - Translation from Arabic to Turkish

• ihtiyacımız var
• ihtiyacımız olacak

Bunları anlamaları ve onları korumaları için binlerce savcıya ihtiyacımız var.
نحن بحاجه إلى مدعيين ليدركونهم ويحمونهم.

Sadece bilgiye ihtiyacımız var.
نحن بحاجه إلى هذه المعلومات فحسب هذا كل شي

Bizi daha ileri götürebilecek büyük bir lidere ihtiyacımız var.
نحن بحاجه الي شخص بقياده عظيمه ليوحد صفوفنا وينقلنا الي الامام

Zamana ihtiyacımız var Yüzbaşı. Onu oyalaman gerek.
أيها النقيب, نحن بحاجه للمزيد من الوقت ماطل معه

Biraz ürpertici, şöyle tehlikeli havada bir müziğe ihtiyacımız var. Başla.
حسناً ، نحن بحاجه لبعض الموسيقى الخطيره المخيفه هنا

Nihai Soru'ya ihtiyacımız var, ya da onun kadar etkili bir şeye.
نحن بحاجه للسؤال المطلق أو أى سؤال يبدو مطلق

Hadi, adamım. Çokça tam saha koşusuna ihtiyacımız var.
هيا نحن بحاجه الى المزيد من الضربات القاضيه

Bu ameliyat sana zaman kazandıracak ve bizim daha fazla zamana ihtiyacımız var .
تلك العملية ستمنحكَ وقتاً لازماً و نحن بحاجه لوقت أكثر

Fırlatma koduna ihtiyacımız var, Şerif.
نحن بحاجه إلى رمز الإنطلاق يا حضرة العميد

Hepinizin zombi midye hasadı gibi planı yoksa yemeğe ihtiyacımız var.
نحن بحاجه لنأكل بأستثناءكل خططك عن المصابين

Pekala çocuklar, sinema gecesi için iki gönüllüye ihtiyacımız var.
حسنا يأولاد نحن بحاجه الى وظيفتين جديدتين لفيلم الليله

Tatlım. Mutlu olmak için neden bir milyona ihtiyacımız var?
عزيزتى لماذا نحن بحاجه لميلون دولار لنكون سعداء؟

C-5, benimle gel, çamaşırhanede birine ihtiyacımız var.
ت5 ,تعال معى نحن بحاجه إلى رجل فى المغسله.

Norveç'de elektrik enerjisine ihtiyacımız var.
فى النرويج, نحن بحاجه إلى الطاقه الكهربائيه

Tutuklama emrine falan ihtiyacımız var.
نحن بحاجه للحصول على أمر تقيد أو شيء من هذا

Genç bir kana ihtiyacımız var ve bence o sensin.
أجل , هذا حقاً نحن بحاجه إلى صوت شاب لطيف , وأعتقد بأنك تسطعين هذا

Biraz daha siyah keçeli kaleme ihtiyacımız var mı?
هل نحن بحاجه لبعض العلامات المميزه على السلاح ؟

Ama bizim şimdi ek kültürlere ihtiyacımız var ki, daha çok bilgimiz olsun.
ولكن نحن بحاجه الى فحوصات مخبريه إضافيه و المزيد من التحاليل لتعطينا النتائج المضمونه.

Kurbanın kimliğine olabildiğince çabuk ihtiyacımız var.
نحن بحاجه لمعرفه هوية الضحية بسرعه قدر الامكان.

- Böyle bir şeye ihtiyacımız var. - Ruhsal şeyler beni gerer.
نحن بحاجه إلى ذلك النوع تلك الأحذية تجعلني عصبية

Peki, eğer bu genç adam sıkılırsa, burada bir çok gönüllüye ihtiyacımız olacak.
ان ضعر هذا الفتى بالضجر, نحن بحاجه للعديد من المتطوعين في المشفى هنا