evet , son olarak "komik" e gelelim. Cevabım yine aynı hikaye olacak. | TED | إذاً الآن ، أخيراً ماذا عن الفكاهه ، وجوابي ، أنه نفس القصة |
Bu tüm kitapları ile aynı hikaye. Bunların Yok yasak hak. | Open Subtitles | إنها نفس القصة بكل الكتب لا أحد منهم يستحق أن يُترك |
Demek istediğim, aynı hikâye. Yalnızca farklı isimlerle. | TED | أعني، إنها نفس القصة ولكن بأسماء مختلفة. |
Farklı bir yer, ama ne yazık ki hep aynı hikâye. | TED | مكان مختلف، ولكن للأسف نفس القصة القديمة. |
Örneğin, eğer telekomünikasyon sektörüne bakacak olursak, aynı hikâyeyi fiber optikler hakkında anlatabilirsiniz. | TED | إذا كان ننظر، على سبيل المثال، إلى صناعة الاتصالات السلكية واللاسلكية، يمكن أن أقول لكم نفس القصة عن الألياف البصرية. |
Bu kahrolası aynı hikayeyi bu hafta tam altı hastamdan dinledim. | Open Subtitles | لقد سمعت نفس القصة لعنة هذا الاسبوع من ستة مرضى. |
Ama yine aynı hikaye. Arka planı kaldırdığımızda, yanılsama geri geliyor. | TED | لكن مجدداً نفس القصة أنه إن أبعدنا الخلفية، فأن الوهم يأتي مجدداً. |
Birbirilerini tanımadıklarını iddia eden iki kişi tarafından kelimesi kelimesine, birebir aynı şekilde anlatılmış aynı hikaye. | Open Subtitles | نفس القصة بالضبط رويت بنفس الطريقة من قِبَل رجلين يدعون أنهم لا يعرفون بعضهم البعض |
Hep aynı hikaye. | Open Subtitles | ها نحن نبدأ من جديد إنّها نفس القصة القديمة |
Yaşlandım, yavaşladım. aynı hikaye. Ağlayacağım. | Open Subtitles | لقد اصبح شيئا قديما , تركته ورائى نفس القصة القديمة كم محزنة بالنسبة لى |
Gittiğimiz her yerde aynı hikaye. Bok Mark Whitacre'a atılıyor. | Open Subtitles | في كل مكان نذهب اليه هناك نفس القصة دائما الق المشاكل على مارك وايتكر |
Ne zaman kötülere karşı bir davamız olsa, her zaman durumu kötü yapan aynı hikaye. | Open Subtitles | في كل مرة نرفع قضية ضد الأشرار هي دائماً نفس القصة الحقيرة التي بسببها تعمل |
Her yerde aynı hikâye var amına koyayım. Sen nasıl girdin X-Cred'e? | Open Subtitles | نفس القصة في كل مكان وأنتي كيف تقدمتي لهذه الشركة؟ |
Hep ama hep aynı hikâye. | Open Subtitles | انها نفس القصة تتكرر مرات و مرات ثانية |
Her derste aynı hikâye. "Lütfen, efendim, formam yok, efendim." | Open Subtitles | كل درس,نفس القصة, "أرجوك ياسيدي,ليس لدي الثياب". |
Aynı karakterler, aynı hikâye, yeni bir tat. | Open Subtitles | نفس الشخصيات, نفس القصة, نكهة جديدة |
Bir de bana aynı hikâyeyi iki kere anlattı, ki oldukça cesaret kırıcıydı. | Open Subtitles | أيضاً قالت لي نفس القصة مرتين والتي كانت محبطة للغاية |
aynı hikâyeyi veriyor sadece şehirler ve oyuncular farklı. | Open Subtitles | إنّها نفس القصة فقط مدن مختلفة وأشخاص مختلفون |
Durma beni tanık kürsüsüne çıkar, aynı hikayeyi yine anlatırım! | Open Subtitles | هيا يارجل ضعنى على منصة الشهود وسأقول نفس القصة |
Ve her yıl, o gelmediğinde annemden aynı hikayeyi anlatmasını isterdim. | Open Subtitles | وكل سنة لا يأتي هذا الشخص و أطلب من أمى أن تروى لى نفس القصة |
Eğer her yaklaştığımızda onu kitaba alsaydık her gün aynı şeyi yazıyor olurduk. | Open Subtitles | اذا توجب علينا ان نذكره في الكتاب كل مرة اصحبنا فيها قريبين منه كان المفروض ان نكتب نفس القصة كل يوم |
Hepimiz farklı birimlerden, ülkenin farklı yerlerinden geliyoruz ama hepimizi hikâyesi aynı. | Open Subtitles | ،لقد أتينا من جميع الوحدات المختلفة مناطق مختلفة من أنحاء البلدة لكننا لدينا نفس القصة |
Hatta karakoldaki polise sordum ve o da aynı şekilde anlattı. | Open Subtitles | في الواقع سألت الشرطي في المخفر وقال لي بالضبط نفس القصة |
Brian'ın filmi için kullandığı hikayeyle aynı. | Open Subtitles | نفس القصة التي يستخدمها برين أندروز لفلمه |