"نملكه" - Translation from Arabic to Turkish

• sahip
• elimizde
• Elimizdeki
• bizde
• Bizim
• ait
• olmayan
• vaktimiz
• elimizden

Bu gece öldürülen hayvanlardan biri, sabah uyandığımda onu ölü buldum ve çok kötü hissettim, çünkü o sahip olduğumuz tek boğaydı.
هذه إحدى الابقار التي قتلت ليلآ, وعندما إستيقظت في الصباح وجدتها ميتة, وشعرت بالسوء, لأنه كان الثور الوحيد الذي نملكه.

O, hidrolik kırılma ve kaya gazı icatlarının sonucu olarak, sahip olduğumuz doğal gazı kullanabilir.
إنها تستطيع العمل على الغاز الطبيعي كنتيجة للاختراعات في مجال التكسير الهيدروليكي للغاز الصخري، الذي نملكه نحن هنا.

elimizde olmayan o çok değerli kitabı açan bir yüzüğün var.
لديك خاتم يفتح كتاب غالي جداً والذي لا نملكه في الاصل

elimizde pek bir şey olmadığını biliyorum ama ne varsa sizindir efendim.
أعلم أننا لا نملك الكثير ولكن كل ما نملكه ملكك يا سيدي

Bu, Elimizdeki tüm o veriler sayesinde bizde olan türden bir güç.
تلك هي القوة التي نمتلكها بسبب كل ما نملكه من بيانات.

Fakat, bunu yapmak için sadece üç günümüz vardı, ve Elimizdeki tek kumaş başka bir mukimin geride bıraktığı yatak kılıfıydı.
ولكن كان لدينا ثلاثة أيام فقط لصنعه، والنسيج الوحيد الذي نملكه كان غطاء لحاف قديم تركته أحد المقيمين وراءها.

İnsanoğlu, psikolojik bağışıklık sistemi olarak düşünebileceğimiz bir şeye sahip.
حسناً، لقد تبين أنه نفس الجهاز الرائع الذي نملكه نحن جميعا

Hayatta kalabilmek için, sahip olduğumuz her şeyi sattık.
سيتوجب علينا ان نبيع كل ما نملكه فقط لنحيا

sahip olmadığımız şey de bu zaten.
حسناً .. هذا هو بالضبط ما لا نملكه ، يا دكتور

sahip olmadıklarımıza ağlayacağımıza sahip olduklarımıza şükredelim.
بدلاً من أن نُشغِل أنفسنا بما لا نملكه يجب أن نحمد الله على ما نملكه

Bunu önlemek için elimizde olan her kaynağa ihtiyacımız olacak, işlerin tepetaklak olmaması için.
سيتطلب الأمر كل ما نملكه للحفاظ على تماسك حضارتنا

En önemlisi Bizim elimizde olduğunu bildiğiniz Eskiler'den kalan silah.
أهمها سلاح القدماء والذي تعرف أننا نملكه

Sanırım yetmek zorunda. Sanırım elimizde olanın hepsi bu.
حسنا ، أعتقد أن هذا ما ينبغى أن يكون أعتقد أن هذا كل ما نملكه

Belki de elimizde olan budur , sadece bugün için , şuan için.
ربما كان هذا كل ما نملكه فقط اليوم، الآن.

Elimizdeki en güçlü radyo vericisi. Virüs'ü yüklediğinizde haber verecek.
هذا أقوى ناقل راديو نملكه وسيخبرنا عند تحميل الفيروس

Dürüstlüğümüz beş para etmiyor ama Elimizdeki tek şey bu.
إن استقامة أنفسنا قليلة جداً إن هذا فقط ما نملكه فقط

İşe yarar bir görgü tanığı ya da tam bir adli kanıt olmadan Elimizdeki tek şey profil olacak.
حسنا ,بدون شاهد مفيد أو قطعة صلبة من أدلة الطب الشرعى المحللين هم كل ما نملكه

Peki karında olup bizde olmayan nedir?
إذا . ما الذي تملكه زوجتك ولا نملكه نحن ؟

İnsanlar Bizim şefkatli olduğumuzu görürse Halifelik karşısında en etkili silahımız o olur.
إنه أكثر سلاح فعّال نملكه ضد جيش الخلافة إن رأى الناس أننا رُحماء

Üzümbağının orada, bize ait tuğla binayı biliyor musun?
هل تعرفين العقار الطوبى القديم الذى نملكه فى فينيارد نعم

Artık, elimizdekiler ile kaybettiklerimizin hesabını yapma vaktimiz geldi.
فقد آن الأوان لكي نحصر ما نملكه وما نكاد نفقده

Tek söylemek istediğim şu ki bizler genciz ve çekici insanlarız ve hazır elimizden gitmemişken bu boku kabul etmemiz gerek.
كل ما أقوله أننا يافعون ونحن وسيمون ويجدر بنا استغلال هذا بينما نملكه