"هذا كُلّ" - Translation from Arabic to Turkish

• Bunların hepsi
• hepsi bu
• bunu her

Pekâlâ, Bunların hepsi yok etme büyüsünün ters tepmesi yüzünden.
حَسَناً، هذا كُلّ فقط a إشتعال خلفي إلى نوبةِ الإختِفاء.

Ya Bunların hepsi bir dolapsa ?
ماذا لو أنّ هذا كُلّ هذا خدعة؟

Bunların hepsi geçmişte kaldı-- önce Will'in şirket dışı kalmasını, ...sonra da yerini başka birisinin alması için oylama yapmalıyız.
هذا كُلّ خلفياً - نحن يَجِبُ أَنْ نُصوّتَ سَخارج، ثمّ يُصوّتُ لصالح a بديل.

Sadece yakınlaşma istiyorsun, hepsi bu.
تُريدين الحميميّة, هذا كُلّ ما فى الأمر.

Aşırı derecede sivriydi, hepsi bu.
مُمتلئة بالحيويّة, هذا كُلّ ما فى الأمر.

Ben bunu her gün yapıyorum, sen de yapabilirsin.
أنا أفعْلُ هذا كُلّ يوم، و أنت يُمْكِنُك ذلك

Bunların hepsi bugünden.
هذا كُلّ شيء بالنسبةِ لهذا اليوم.

- Bunların hepsi Maris'in suçu.
أوه، هذا كُلّ عيب ماريس.

Bunların hepsi tuzak.
هذا كُلّ الفَخ.

Bunların hepsi senin suçun!
هذا كُلّ عيبكَ!

Bunların hepsi bir rüya, değil mi?
هذا كُلّ a حلم، حقّ؟

Bunların hepsi Puckett in mektuplarımı?
هذا كُلّ بريد (باكيت)؟

Tamam. Senin sorunun komplimana alışık olmaman. hepsi bu.
حسنا, أنت فقط لا تستطيع التعامل مع المجاملات هذا كُلّ ما فى الأمر

Ve hepsi bu değil. Onun ile evlenmek için çok yaşlı, ve kız da çok genç.
و لَيسَ هذا كُلّ شيء ,فهو أكبرُ سناً بكثير من أن يتزَوجها ,وهي لا تزال صغيرة جداً

Birbirimizi anlıyoruz hepsi bu.
نحن فقط نَفْهمُ بعضنا البعض هذا كُلّ ما في الأمر

Biliyor musunuz? Muhtemelen bunu her zaman duyuyorsunuzdur, ama siz gerçekten akıllısınız.
تَعْرفُ، تَسْمعُ هذا كُلّ من المحتمل إنّ الوقتَ، لَكنَّك ذكي جداً.

Niye bunu her sabah yapmak zorundayız?
الذي يَعمَلُ نحن يَجِبُ أَنْ نَعمَلُ هذا كُلّ صباح؟