Bu sadece laf, ve senin için hayattan daha önemli. | Open Subtitles | هذه فقط مادة، وقد أصبحت أكثر أهميّة لك من الحياة |
Nikki, Bu sadece bir gözden geçirme. Kendine çok yüklenme. | Open Subtitles | هذه فقط قراءة سريعة يا نيكى فلا تقسى على نفسك |
Bu sadece o işin yan geliri. Ve Bu daha başlangıç. | Open Subtitles | هذه فقط بداية ,استطيع ان آتي اليك بما تريد , مايكل. |
Sadece...bu kanal burada çok iyi çekiyor. | Open Subtitles | هذه فقط المحطة الوحيدة الَّتي تكون إشارتها واضحة هنا |
bunlar sadece iki ülke. | TED | هذه فقط دولتين أردنا أن نذهب أبعد من ذلك و معاينة كل دول العالم إن استطعنا |
Varlıklı biri olduğunu bildiğimi biliyorsun, Bu sadece küçük bir saygı jesti. | Open Subtitles | أنا وأنت نعلم انك رجل له قيمه هذه فقط بادرة من الاحترام |
Eğer işin altında terörist oluşumu yatıyorsa, Bu sadece bir başlangıçtır. | Open Subtitles | إذا كانت خالية إرهابية هي المسؤلة إذا ستكون هذه فقط البداية |
Peki, Bu sadece tişörtünün üstüne sütyen taktığın bir fotoğraf. | Open Subtitles | حسنا هذه فقط صورة لكِ مرتدية حمالة صدر فوق قميص |
Ve bunu hissettiniz. Pekala, Bu sadece ısınmaydı. | TED | ولابد أن تشعروا بذلك . حسناً ، هذه فقط البداية |
SS: Minnettarim, onur duyuyorum, mutluyum ve Bu sadece en baslangici. | TED | ش س : أنا ممتنة، لي الشرف ، وأنا سعيدة، هذه فقط البداية الأولى. |
Bu sadece ilk olumlu sonuç ama bu tarz araştırmalar bize Alzheimer'ın bir hastalık olduğunu, onu anlayabileceğimizi ve tedavi edebileceğimizi gösteriyor. | TED | هذه فقط نتيجة إيجابية أولية، إنما بحث كهذا يرينا أن الزهايمرز علة يمكننا محاولة فهمها و إصلاحها. |
Bu sadece her şey için üzgün olduğumu söylemek için bir not. | Open Subtitles | ... هذه فقط ملاحظة ... إننى آسف . على كل ما حدث |
Bu sadece her şey için üzgün olduğumu söylemek için bir not. | Open Subtitles | ... هذه فقط ملاحظة ... إننى آسف . على كل ما حدث |
Bu sadece saldaki adamın ihtiyacı olan aptal bir şey. | Open Subtitles | هذه فقط لخداع ذلك الرجل من مشروع التجنيد الاجباري |
Ama Bu sadece bir benzetim. Canını yakmaması gerekir. | Open Subtitles | نعم , لكن هذه فقط محاكاة لايجب أن يكون هذا مؤلماً |
Çok iyi anladım ki bu bir iş meselesi ve Bu daha başlangıç. | Open Subtitles | من الواضح لى أن من فعل هذا يقصد التجاره. وأن هذه فقط هى البدايه. |
Ve sizi temin ederim ki, Bu daha başlangıçtır! Silahı ateşleyin. - Sorun nedir? | Open Subtitles | هذه فقط البداية قمبتشغيلالسلاح. ما هي المشكلة ؟ |
Ama her ne olduysa, Bu daha başlangıç | Open Subtitles | ولكن أيّاً كان ما حدث ، هذه فقط البداية |
Bence Sadece bu onu gölgede bırakıyor. | TED | وأظن أن هذه فقط تفوق ما عِشتُه. |
bunlar sadece birkaç örnek, bunları gibi daha çok resim var. | TED | هذه فقط مجموعة من الأمثلة، و لكن هنالك المزيد من تلك الأمثلة. |
..kendi filmlerimizi bile yapabiliriz. Sadece bunu Buddy ile yapmamız gerek. | Open Subtitles | يجب أن نتعامل مع بادي في هذه فقط |