"هل أخبرته" - Translation from Arabic to Turkish

    • söyledin mi
        
    • anlattın mı
        
    • bahsettin mi
        
    • Sen mi söyledin
        
    • mu söyledin
        
    • söylediniz mi
        
    • söylemedin mi
        
    • söylemiş miydin
        
    • - Ona
        
    • mı anlattın
        
    Oh, sen rahip olmadan önce bizim çıktığımızı söyledin mi? Open Subtitles أوه هل أخبرته أننا كتا نتواعد قبل أن تصبح قسيساً؟
    Törpüyü yatağa kimin koyduğunu söyledin mi ona? Open Subtitles إسمع يا فتى، هل أخبرته من وضع الأداة في الفراش؟
    Onu gördüğünde defolmasını söyledin mi? Open Subtitles عندما رأيته, هل أخبرته أن يغرب عن وجهكِ؟
    Ona aklından geçeni anlattın mı? Open Subtitles هل أخبرته من قبل عن تفكيرك بهذا ؟
    Nauzad'la yalnızken Simand'dan bahsettin mi? Open Subtitles عندما كنت بمفردك مع ناذل000 هل أخبرته بأمر سيماند0
    Boolie, yemeğe benimle birlikte gelmek isteyeceğini söyledi. Sen mi söyledin? Open Subtitles قال بولي أنك تريد الذهاب معي للعشاء هل أخبرته ذلك؟
    Hiç plağım olmadığını söyle. Ona söyledin mi? Dişinde plak var. Open Subtitles أخبريه أنه ليس لدي أي جير هل أخبرته بذلك؟
    Emirleri Beyaz Saray'dan aldığımızı söyledin mi? Open Subtitles هل أخبرته أن لدينا أوامر من البيت الأبيض؟
    Aynı zamanda şişe üzerinde her türlü incelemenin yapılacağı bir soruşturma başlattığımı söyledin mi? Open Subtitles هل أخبرته أنني أقوم بتحقيق فيدرالي كامل عن الزجاجة ؟
    Değerinin üzerinde vereceğimi de söyledin mi? Open Subtitles هل أخبرته أنني مستعد لدفع ثمن أعلى من القيمة الحقيقية؟
    Ona eski kamyon garajında olduğumuzu söyledin mi? Open Subtitles هل أخبرته إننا سنكون هنا عند مكان التخلص من الشاحنة القديمة ؟
    Ona eski kamyon garajında olduğumuzu söyledin mi? Open Subtitles هل أخبرته إننا سنكون هنا عند مكان التخلص من الشاحنة القديمة ؟
    Biraz şirin doğrusu. Ona arabayı almamasını istediğini söyledin mi? Open Subtitles حسنا هل أخبرته أنك لاتريدينه أن يشتري السيارة؟
    Peki, küçük oğlunun büyüyüp Boston'ı yöneteceğini ona söyledin mi? Open Subtitles إذن , هل أخبرته ؟ أن ولده الصغير كبر ليدير بوسطن ؟
    Cinayet silahını bulduğumuzu söyledin mi? Open Subtitles هل أخبرته إننا بحوزتنا سلاح الجريمة أيضاً ؟
    Bahis parasını nereden bulduğumu anlattın mı ona? Open Subtitles هل أخبرته بتلك القصة حول ذلك العجين ؟
    Evet, belki. Bizi kabul edeceğini demedi. Basınınilgi gösterebileceğini ona anlattın mı? Open Subtitles ربما, لكنه لم يوافق على مقابلتنا بعد- نعم, هل أخبرته أن الصحافة قد تكون مهتمية؟
    Hafıza kaybı da yaşıyor. Bundan da bahsettin mi? Open Subtitles , نعم , و تعاني من فقدان الذاكرة أيضاً هل أخبرته بذلك؟
    Adımı ona Sen mi söyledin? Open Subtitles بنجامين لينوس هل أخبرته بإسمي؟
    Ona kar-kazanmayan bir organizasyon olduğumuzu mu söyledin? Open Subtitles هل أخبرته بأننا منظمة خيرية؟ أي أننا معفيين عن الضرائب؟
    - Bu öğleden sonra geri döneceğimi söylediniz mi? Open Subtitles هل أخبرته أنه يتحتم علي التحليق عائدة هذا المساء؟
    Senin beni hiçbir yere gönderemeyeceğini söylemedin mi? Open Subtitles طلب منك جعلي أصعد هل أخبرته أنك لا ترسلني لأيّ مكان؟
    Hayır. Apandisi patladığında başından gitmesini söylemiş miydin? Open Subtitles هل أخبرته بأن يمشي مُباشرة بعد نزع زائدته الدّوديّة؟
    - Ona çıkabileceğini söyledin mi? - Evet. Open Subtitles ـ هل أخبرته أنه بإمكانه الخروج من هُنا ؟
    Nasıl yani? Firestorm matrisinin detaylarını mı anlattın? Open Subtitles هل أخبرته بتفاصيل مصفوفة العاصفة النارية؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more