"هنالك مكان" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir yer var
        
    • hiçbir yer
        
    • bir yer olduğunu
        
    • yer kalmadı
        
    Nadiren doğru çıkar. Özel olarak konuşabileceğimiz bir yer var mı? Open Subtitles ونادراً ما يكن صحيح هل هنالك مكان خاص يمكننا التحدث به؟
    Kuzey Kutup Dairesi'nin yakınlarında Laponya diye bir yer var. Open Subtitles أتعلم أن هنالك مكان قرب "الدائرة القطبية الشمالية" يدعى" لابلاند"
    Annenden ve kız kardeşinden uzaklaşmanın zor olduğunu biliyorum ama senin için daha iyi bir yer var Open Subtitles أعرف مدى صعوبة رحيلك عن أمك و أختك لكن، هنالك مكان أفضل لك
    Gerçekten güzel 24 saat açık bir yer var. Open Subtitles لانها هنالك مكان جيد يعمل على مدار الساعة
    Önce kaçmayı düşündük ama gidecek hiçbir yer yoktu. Open Subtitles في البداية فكرنا في الهروب ولكن لم يكن هنالك مكان نذهب إليه
    Eun Kyul gitmemiz gereken bir yer olduğunu söyledi. Open Subtitles أن قيول قال بأن هنالك مكان يجب أن نذهب إليه
    Özel olarak konuşabileceğimiz bir yer var mı? Open Subtitles هل هنالك مكان يمكننا التحدث بهِ في خصوصية من دون أزعاج الأخر الأكبر؟
    Yerel halkin Dewer's Hollow diye bahsettigi bir yer var. Open Subtitles هنالك مكان هي أرض محلية نوعاً ما تسمى "ديورز هولو"
    Gidebilecegi tek bir yer var, her seyin basladigi yer. Open Subtitles هنالك مكان واحد سيذهب إليه سيعود إلى حيث بدأ كل شيء
    Tamam, bunu gerçekleştirebileceğimiz kameraların olmadığı tek bir yer var. Open Subtitles اوكي , هنالك مكان واحد فقط نستطيع البيع فيه في المكان الذي لا يوجد به كاميرات
    Yerel halkın Dewer's Hollow diye bahsettiği bir yer var. Open Subtitles هنالك مكان هي أرض محلية نوعاً ما تسمى "ديورز هولو"
    Gidebileceği tek bir yer var, her şeyin başladığı yer. Open Subtitles هنالك مكان واحد سيذهب إليه سيعود إلى حيث بدأ كل شيء
    Buraya gelmek için geçmek zorunda oldukları bir yer var. Open Subtitles سوف يكون هنالك مكان سوف يتوجب وجودهم فيه قبل ان يأتو إلى هنا
    Bu evrende bir yerde Nerede zaman boşluklarına bağlı olan bir yer var. Open Subtitles في هذا الفضاء، هنالك مكان أصبح منطقة تربط الأزمنة
    Onu tutabileceğimiz güvenliği daha yüksek bir yer var mı? Open Subtitles هل هنالك مكان أكثر أمناً بوسعنا وضعه فيه ؟
    Sean'la benim, şu kameralardan kurtulup da, başbaşa olabileceğimiz bir yer var mı? Open Subtitles هل هنالك مكان نستطيع . . انا و ان نــ نكون بعيدين عن هذه الكاميراتِ؟
    Konuşabileceğimiz bir yer var mı? Open Subtitles هل هنالك مكان يمكننا الذهاب إليه والتحدث؟
    Büyük Acem şairi Mevlana bunu şöyle ifade etmiş: "Yanlış ve doğru hakkındaki fikirlerin ötesinde bir yer var. TED ووصفها الشاعر الفارسي رومي على النحو التالي "خارج أفكارنا .. عن الامور الصحيحة والخاطئة .. هنالك مكان ..
    Dünya üzerinde hâlâ yaban hayatının devam ettiği ve büyük sürülerin özgürce koştukları bir yer var. Open Subtitles تـرجــمــة " Synchronized By : هنالك مكان على الأرض
    Bizi her an yakalayabilirler. Güvende olduğumuz hiçbir yer yok. Open Subtitles يمكنهم القضاء علينا بأيّ مكان، ليس هنالك مكان سنكون فيه بأمان
    Melinda bana gidebileceği ve yalnız olmayacağı bir yer olduğunu söylemiştin. Open Subtitles أخبرتني (مليندا) بأن هنالك مكان سترحل إليه ولن تكون وحيداً عندها
    Ailemizin yeni üyeleriyle birlikte mekânda yeterli yer kalmadı. Open Subtitles مع أسرتنا الجديدة، ليس هنالك مكان في النزل ..

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more