"وافقت" - Translation from Arabic to Turkish

    • kabul ettim
        
    • kabul ettin
        
    • razı
        
    • evet dedim
        
    • izin
        
    • evet dedi
        
    • kabul etmiş
        
    • onayladı
        
    • anlaşmıştık
        
    • karar
        
    • verdim
        
    • kabul ettiniz
        
    • onay
        
    • kabul edersem
        
    • kabul etmiştim
        
    kabul ettim. Başka seçeneğim yoktu. Hakkımda çok şey biliyordu. Open Subtitles وقد وافقت, لم يكن لدىّ اختيار فقد عرف عنى الكثير
    Seni görmeyi kabul ettim, çünkü ciddi ve saygıdeğer, biri olduğunu duydum. Open Subtitles لقد وافقت أن أقابلك لأننى سمعت أنك رجل جدى يجب معاملتة باحترام
    Ama sen neden onu ülkenin bir ucuna götürmeyi kabul ettin? Open Subtitles لكن لمَ وافقت أنت على السياقة نصف الطريق المارّ بالبلد كلّها؟
    Açıkçası seninle herhangi bir yere gitmeye razı olmasına şaşırdım. Open Subtitles صدقًا، إنّي مندهش لكونها وافقت على الذهاب لأيّ مكان معك.
    Onlara evet dedim bile. Görür görmez buraya bayıldım. Open Subtitles لقد وافقت بالفعل اننى أحببتها لحظة أن رأيتها
    Onu sorgulamana izin verdim, ona saldırgan bir köpekmiş gibi davranmana değil. Open Subtitles وافقت على أن تستجوبها، لا أن ترميها بمخدر كأنها مصابة بداء الكلب.
    Bu sefer, yüzde 50 "evet" diyeceğine, yüzde 25 "evet" dedi. TED وبدلاً من نسبة الـ50% التي وافقت من قبل، وافق 25% فقط.
    Seni görmeyi kabul ettim, çünkü ciddi ve saygıdeğer biri olduğunu duydum. Open Subtitles لقد وافقت أن أقابلك لأنني سمعت أنك رجل جدي يجب معاملتة باحترام
    Başta karşı çıksam da, sonunda FBI'ın ricasını kabul ettim. Open Subtitles و ضد حكمي فقد وافقت علي هذا كخدمه للمباحث الفيدراليه
    Islah evinden erken çıkartıldım çünkü kamu hizmeti yapmayı kabul ettim. Open Subtitles لقد خرجت من الحجز مبكراً لأنني وافقت على عمل خدمة المجتمع
    Okul, tiyatro öğretmenliği teklif etti ve ben de kabul ettim. Open Subtitles المدرسة تسأل ان كنت أريد أن أبقى كناصحة دراميّة وقد وافقت
    Ama o garip günden dolayı bu toplantıyı kabul ettim. Open Subtitles لكن كما تعلم بسبب ذلك اليوم الموحش وافقت على المقابلة
    Anlat bakalım, Livesy, neden dediklerini hemen kabul ettin ? Open Subtitles تبا يا ليفزي لماذا وافقت على اقتراح القبطان
    kabul ettin. Her şeyi öğrenmek isteyecekler. Open Subtitles .. لقد وافقت عليه هذا كل ما يريدوا معرفته
    Ve kilise boşaldı mı gizlice sizi hanımefendi ile evlendirmeye razı oldu. Open Subtitles وبمجرد أن يتم إفراغ الكنيسة ، وافقت هاث لك أن تتزوج في السر الخاصة بك لعشيقته.
    Onlara çoktan evet dedim. İlk görüşte bittim. Open Subtitles لقد وافقت بالفعل اننى أحببتها لحظة أن رأيتها
    Yeteneklerini bilemene izin verdim ama bu iş bir çıkmaz sokak. Open Subtitles أنا وافقت لتتمكن من تنمية قُدراتك. ولكن هذهِ اصبحت مُهمه مجنونه.
    Oraya piknik için gittik ve o meşe ağacının altında seviştik ve ona sordum, o da evet dedi. Open Subtitles ذهبنا هناك لقضاء العطله و طارحتها الغرام تحت تلك الشجرة و طلبت منها الزواج و وافقت
    - İki tokat çakmıştır herhalde. - Hayır, kabul etmiş. Open Subtitles أراهن بأنها قد صفعته على وجهه كلا لقد وافقت
    Bayan Crawford takıları ve elbiseyi onayladı. Open Subtitles وافقت السيدة كروفرد على الفستان والمجوهرات
    Ayda bir cumartesi çocuklarla vakit geçirme konusunda anlaşmıştık. Open Subtitles وافقت على أن تقضي يوم سبت واحد بالشهر مع أطفالك
    Steven ve ben, Charlie'ye bu konudan bahsetmemeye karar verdik. Open Subtitles ستيفن وأنا وافقت لا يجب أبدا أن يخبر تشارلي عنه.
    Eğer benim hastam değilseniz, neden burada buluşmayı kabul ettiniz? Open Subtitles إذا لم تكن مريضي إذاً لماذا وافقت أن تقابلني هنا؟
    Bannion'ın ortadan kalkmasına onay verseydin, Larry sorun çıkarmazdı. Open Subtitles لو كنت وافقت على التخلص من بانيون, ما كان ليُصبح مشكلة الآن
    Eğer bunu yapmayı kabul edersem, biliyorsun ki sana bir GDO veremem. Open Subtitles اذا وافقت علي ذلك , فتعلم انه لايمكنني ان اعطيك حق العودة
    En son onlardan içtiğimde sanat tarihi dersimdeki bir kızla çıkmayı kabul etmiştim. Open Subtitles عندما تناولت واحداً من هذه في المرة الأخيرة وافقت على الخروج بصحبة فتاة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more