"وحدنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • yalnız
        
    • yalnızız
        
    • sadece
        
    • tek
        
    • baş başa
        
    • bize
        
    • başbaşa
        
    • ikimiz
        
    • rahat
        
    • yalnızdık
        
    • özel
        
    • yalnızca
        
    • yalnızken
        
    • kendimiz
        
    • yanlız
        
    beraber yalnız olduğumuz en son zaman, beklemeye değer bazı şeyler olduğunu söylemiştin. Open Subtitles آخر مره كنا فيها وحدنا سويا أنت قلت أشياءا كانت تستحق الأنتظار لأجلها
    Bizi Monty'yle yalnız bırakmayacak asla. - Ona mesaj ulaştırmalıyız. Open Subtitles لن يتركنا وحدنا مع مونتى يجب ان نوصل رسالة له
    Beni hedef alıyorsun çünkü ben... uzayın sonsuzluğunda yalnız olmadığımızı düşünüyorum, öyle mi? Open Subtitles هل تسخر مني لأنني أؤمن أننا لسنا وحدنا في هذا الفضاء الغير منتهي؟
    - İstediğinizi yapmakta özgürsünüz. - Bay Roark, burada yalnızız. Open Subtitles أنت حر لتفعل ما يحلو لك سيد رورك، نحن وحدنا الأن
    Sanırım bundan sonra sadece sen ve ben varız dostum. Open Subtitles أعتقد أنه من الآن سنصبح أنا وأنت وحدنا يا رفيقى
    Bir dakika onunla yalnız kalabilir miyim veda etmek için? Open Subtitles هل يمكن ان اجلس معها وحدنا لدقيقة ؟ لكى اودعها؟
    Kartlarınızı doğru oynarsan belki ikimizin yalnız geçirecek zamanı olur. Open Subtitles تصرف بذكاء و ربما يمكننا قضاء بعض الوقت وحدنا معا
    Hazır yalnız kalmışken, seninle kalmama izin verdiğin için teşekkür etmek istiyorum. Open Subtitles و بما أننا وحدنا أريد أن أشكرك على سماحك لي بالإقامة معك
    Hazır yalnız kalmışken, seninle kalmama izin verdiğin için teşekkür etmek istiyorum. Open Subtitles و بما أننا وحدنا أريد أن أشكرك على سماحك لي بالإقامة معك
    Nihayet sonunda yalnız kalabildik. Nihayet birbirimizi daha iyi tanıyabileceğiz. Open Subtitles نحن وحدنا أخيراً، يمكننا أخيراً أن نتعرف على بعضنا أفضل.
    Başkan ameliyattayken, ...onun vücuduyla beş dakika yalnız kalmamız gerekiyor. Open Subtitles بمجرد موت الرئيس، سنحتاج إلى خمس دقائق وحدنا مع الجثه.
    Dinledikçe bize karanlıkta yalnız olmadığımızı hatırlatır biçimde. TED بطريقة تذكرنا ونحن نستمع بأننا لسنا وحدنا في الظلام.
    Evrende yalnız oluşumuzun öncesi ve sonrası var: kıtaların keşfini falan unutun. TED هناك قبل وبعد كوننا وحدنا في الكون: لننسى إكتشاف أي قارة،
    PM: Milo ailesi tarafından eve çağırıldı, yalnız kalmamız ve ona yardım etmemiz için zaman veriyor. TED بيتر مولينكس : هنا مايلو .. يتم مناداته من قبل والديه وهذا الوقت نتصرف به وحدنا بدون وجود مايلو لكي نساعده قليلا
    Şey, yalnız olduğumuza göre, gezi gemisindeki cinayet hakkında daha fazla şey dinlemek isterim. Open Subtitles والآن بما أننا وحدنا أود سماع المزيد عن جريمة السفينة
    yalnızız. Beni şehir gezisine çıkarabilirsin. Open Subtitles بما أننا الآن وحدنا يمكنك اصطحابي إلي البرج السياحي للمدينة
    Ve umarım, yardımlarıyla, -bizim evimiz olan ama sadece bizim olmayan- bu Dünya'da nasıl yaşayacağımızı öğreneceğiz. TED و نأمل، بمساعدتهم، سنتعلم كيف نعيش على هذه الأرض، في هذا البيت الذي هو ملك لنا ، و لكن ليس ملكا لنا وحدنا.
    Şimdi sizlerden, bizlere resmen yardım etmenizi istiyorum çünkü bunu tek başımıza yapamayız. TED والآن أودُ أن أطلب منكن رسميًا مساعدتنا، لأننا لن نستطيع القيام بهذا وحدنا.
    baş başa konuşabileceğimiz bir yere gidelim. Ben sonra gelirim. Open Subtitles . لنذهب لمكان نكون فيه وحدنا . سألاقيك هناك لاحقاً
    -Tek başımıza olduğumuzu söylüyor. -Sanırım bize yardımcı olmaya çalışıyor. Open Subtitles .يقول اننا وحدنا فى هذا الشيىء أعتقد أنه يحاول مساعدتنا
    Bu bir nişan yüzüğü. Sana daha önce verecektim ama başbaşa kadar bekledim. Open Subtitles دبلة الخطوبة كان يجب أعطيها لك من قبل لكنى أردت الإنتظار حتى نكون وحدنا
    Bunu başka hiç kimse yapmayacaksa ikimiz tek başımıza yaparız. Open Subtitles وإذا كان لا أحد يريد أن يفعلها أنا وأنت سنفعلها وحدنا
    Çekil şu kapıdan, bizi rahat bırak. Open Subtitles إبتعدي عن هذا الباب ودعينا وحدنا أنا السيدة ويلكس يا كابتن بتلر
    İyi iş. yalnızdık ama muhtemelen değişecek. Open Subtitles فعلناها بإتقان، أننا كنا وحدنا و لكن من الممكن أن يتغير هذا الآن
    Beyler, Bay Morse'la özel olarak görüşmek istiyorum. Open Subtitles ايها السادة اود التحدث الي السيد موريس وحدنا
    Sık sık hatalarımızın yalnızca bize ait olduğu söylenir ama zafer paylaşılan bir fayda. TED قيل لنا كثيرًا أن أخطاءنا هي أخطاؤنا وحدنا. لكن النصر هو منفعة مشتركة.
    Ve bu gece yatak odasında yalnızken, yüzü kıpkırmızı oldu. Open Subtitles هو احمر خجلاً هذا المساء عندما كنا في غرفة النوم وحدنا
    Yani yapacağımız şey, aslında bu toplantıları kendimiz düzenlemek. TED يجب القيام بشيء آخر سوف نقوم باعداد هذه اللقاءات وحدنا ..
    ..yanlız kalmaktan korkuyorum, Justin artık bunun beni incitmetsini yada korkutmasını istemiyorum. Open Subtitles كنت سأكون وحدى , جاستن وانا لا اريد هذا وسوف نكون وحدنا هنا ام ستخيفنى ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more