"ودائما" - Translation from Arabic to Turkish

    • hep
        
    • daima
        
    • sürekli
        
    • her zaman
        
    Filmlerde beline hep fazlasıyla ip sarılıdır ve mutlaka bir yede kullanır. Open Subtitles نعم لديه دائما الكثير من الحبال حوله في الافلام ودائما ما يستعملها
    Barmensen, 40'ını aştıysan ve sevişirken hep üstteysen insanlar kadın olduğunu unutuyor. Open Subtitles الناس ينسون بأنّك إمرأة عندما تعمل ساقي وتناهز 40 ودائما على القمة
    Ve ders verdiğim öğrencilere ve doktora sonrası araştırmacılara hep derim ki, kibirli olmayın, çünkü kibir merakı öldürür. TED ودائما ما أقول للطبية الذين أقوم بتدريسهم لا تكن متغطرساً ، فالتغطرس يقتل الفضول.
    Ve o daima kadınlara kusursuz denge ve orantı duygusunu verir. Open Subtitles ودائما مع الشعور بالكمال.. مع التوازن والتناسب
    Ve fonda sürekli Rus toplarını duyuyordum. Open Subtitles ودائما في الخلفية يمكنني سماع اطلاق الروس النار
    Faturaları ödeyemiyoruz, hastalara bakamıyoruz ve her şeyi, her zaman Naomi'den yapmasını bekliyoruz. Open Subtitles نحن لا نحاسب كفايه لانرى مرضى كثير ودائما نتوقع ناعومي تقوم بكل شيئ
    Taliban yılları boyunca hatırlıyorum bazen usanırdım hayatımızdan ve hep korku içinde olmaktan ve geleceği görememekten. TED خلال سنوات طالبان كانت هناك أوقات يخيب فيها أملي من حياتنا وأصاب بالإحباط ودائما ما أكون خائفه ولا أرى المستقبل
    Dünya'ya doğru düşüyorlar ama her zaman kaçırıyorlar ve bu yüzden hep düşüyorlar. TED هم دائما يسقطون باتجاه الارض، ودائما يخطئونها، وهكذا، فهم يسقطون طوال الوقت.
    Buraya geldiğimizde her birimizin bir hayali vardır, genelde yeniden yazılması ve hep değiştirilmesi gereken bir hayal. TED كل واحد منا لديه حلم عندما أتى إلى هنا حلم، في بعض الأوقات يجب علينا صياغته مجدداَ ودائما بحاجة لإعادة توظيفه
    Malum, her şeye bir cevabı olan bir adam gibi ve ama bunu yapan zaten hep doğanın kendisiydi. TED لانه كما بدا انه لديه اجابة لكل سؤال ودائما كانت الإجابة هي الطبيعة
    hep emirlere itaatsizlik edip kendi bildiğini okumalısın. Open Subtitles دائما ما تكسر القوانين ودائما ما تقوم بالأمور بطريقتك
    hep çok fazla şey bekliyorum ve hayal kırıklığı yaşıyorum. Open Subtitles دائما ما أتطلع إلى المزيد، ودائما ما أصاب بالإحباط
    Vega. Arecibo'da çok taramıştım. hep negatifti. Open Subtitles فيجا اننى افحصه باستمرار فى آراسيبو ودائما ما يكون سلبى,
    Ama söz konusu olan ailen ya da çocuğunsa senin için hep kötü bir şeyler olacaktır, ta ki yoluna koyana dek. Open Subtitles ودائما سيكون على ما يرام، ما دمت في الطريق الصحيح
    Tembelin tekiydim ve okuldan hep nefret ettim. Pişman da değilim hani. Open Subtitles أنا كنت طالبا فاشلا ودائما كنت أكره المدرسة ولا أهتم بها
    Dr. Sedwick, Ari'nin hep çok zeki olduğunu, güzel kızlarla gezdiğini ve daima Haswari adını kullandığını söyledi, Ari'yi değil. Open Subtitles قال دكتور سيدويك أنه كان ذكيا ودائما مع امرأة جميلة وينادى دائما بحصواري
    Kadınlar daima kocalarının aldatıp aldatmadığını bilmek isterler, ve anlatana da daima darılırlar. Open Subtitles النساء دائما تقول بأنها تريد معرفة إذا زوجها يخونها ودائما يستاؤون من الشخص الذي يخبرهم بذلك
    Ve de daima, Kay Teyze'nin bankaya gitmek için evden çıktığı ve Mickey'in onu eve getirdiği saatler arasındaydı. Open Subtitles ودائما في الساعات التي تغادر فيها العمة كاي الى البنك وعندما يقلها مايكي الى المنزل
    sürekli yolculuk yapıyorum ve sürekli ailemden uzaktayım. Open Subtitles أنا أسافر كثيرا ودائما أكون بعيد عن أسرتي
    Pekâlâ, hanımefendi, söylediklerinize göre, aslında sizin olmayan ama sürekli geri dönen bir çocuğunuz var. Open Subtitles نعم , ولكن هذه المرة الامر مختلف حسناً سيدتي , الأمر انة لديك فتاة والتى فى الحقيقة ليست أبنتك , ودائما ما تعود
    Bu deneyleri yıllar boyunca yaptık ve her zaman aynı sonucu elde ettik. TED قمنا بهذه التجارب على مدى عدة سنوات، ودائما حصلنا على نفس النتائج.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more