Bay Ateş ve Bay Buz birbirleriyle hiç dövüşmediler... fakat görevleri gereği Los Angeles Polis Müdürlüğünde bir araya geldiler. | Open Subtitles | سيد نار وسيد ثلج لم يتقاتلوا معا ولكن الواجب قادهم لادارة بوليس لوس انجلوس |
Bay Ateş ve Bay Buz örneğini aklınızda tutun. | Open Subtitles | مع اخذ مثال سيد نار وسيد ثلج في الاعتبار |
Jane'nin ayağı kaymış ve Bay Dixon ileri atılıp onu ölümden kurtarmış! | Open Subtitles | عندما انزلقت جين على الحجر وسيد ديكسون توقف ولنقذ حياتها من موت محتم |
Cohen'in adamlarını vurdurttu meclis üyelerine sistematik şantaj yaptı Susan Lefferts, Pierce Patchett, Sid Hudgens ve Vincennes'i öldürttü. | Open Subtitles | وهذا ما يشمل اغتيال معاوني ميكاي كوهين وابتزاز جميع الرسميين واغتيال سوزان لفرتز وبيرس باتشت وسيد هادغنز |
Size söylediğimize göre Syd'in odasına giren ölümlü ruhlar sadece Syd ve hizmetçiydi. | Open Subtitles | ترى، كنا أدى إلى الاعتقاد الوحيد على ارواح الموتى لدخول أرباع سيد ل كانت الخادمة وسيد نفسه. |
Uğraş veriyordun. Avukat, özenti Fed, elinden her iş gelen, hiçbir şeyde usta olmayan. | Open Subtitles | أردت أن تكون محاميا، عميلا فيدراليا حرفي لكل شيئ، وسيد اللاشيئ. |
Peki ya rakip Zaman Lordu, usta? | Open Subtitles | وسيد الوقتِ المنافسِ، هو السيد؟ |
Zengin, yakışıklı ve yatak odasının efendisi. | Open Subtitles | غني, وسيم وسيد صحيفة البودير "البودير: هى صحيفة للفضائح" |
Siz ve Bay Shayes aynı hukuk firmasında ortaktınız. | Open Subtitles | اذن أنتِ وسيد شايس كنتم شركاء في نفس شركة المحاماة نعم |
ve Bay Hastings, ...Iütfen derse zamanında gelin. | Open Subtitles | وسيد هاسينج ارجوك أن تأتي في الموعد ولا تتأخر |
Bay Finch ve Bay Wright, listeyi yarın öğlene kadar getirin. | Open Subtitles | سيد فنتش وسيد رايت، سلما قائمة العملاء ظهر الغد |
Gün değişim çizgisini geçtiğinizde ise ayın 17'si olmuştu ve Bay Groff yarım saat içinde burada olacak. | Open Subtitles | وبتجاوزك فترة الطياران هذا يعني انك اليوم بتاريخ17 وسيد خروف يكون هنا خلال 30دقيقة |
Birlikte çalıştığım iki beyefendi, Bay Harken ve Bay Hicks sana oraya kadar eşlik edecekler. | Open Subtitles | , سيقوم سيدان يعملان معي سيد هاركين وسيد هيكس سيرافقونك إلى هناك |
Cep telefonu ve kredi kartı kombo kampanyamıza yazıldığınız için teşekkürler Bay Kerkovich ve Bay Rose rekabetçi %38 faiz oranımızla. | Open Subtitles | شكرا لك للتسجيل للهاتف الخلوي وبطاقه الأئتمان,بطاقة كومبو, سيد كيركوفيتش وسيد روز لدينا أسعار تنافسية 38? |
Bay Daniel Arthuis ve Bay Rouslan Guerasiev, mahkemenin kararı 25 Kasım'da tarafınıza iletilecektir. | Open Subtitles | سيد دانيال أرتويس وسيد روسلان غيريازيف سنعلمكما بنتيجة قرارنا في 25 نوفمبر. |
Adam yolladık: Bay Wrench ve Bay Numbers. | Open Subtitles | الممتلكات وزعت بواسطة سيد رنش وسيد نمبرز |
Sen benim bildiğim Sid'in bildiği Sameer'sin. Ve Priya sadece şunu bilmeyi umuyordu o Sameer olsaydın bizim Sameer'ımız mağlup olacak mıydı! | Open Subtitles | أنت لست هذا السمير , أنت سمير الذي أعرفه وسيد يعرفه وبريا تمنت فقط أن تعرف |
Gelmiyorlar ve Sid'in satması gerek, yoksa satıcısıyla başı belâya girer. | Open Subtitles | لن يأتوا، وسيد عليه أن يبيع أو انه في وضع صعب مع التاجر؟ |
Ve Sid Hulse, yemeği 7 yerine 7.30'da yiyebilir miyiz diye sordu? | Open Subtitles | وسيد هولز يريد ان تعرف ان كان بامكانك تناول العشاء عند السبعة بدلا من السابعة والتصف |
Syd çok yeteneklidir. | Open Subtitles | موهوب جدا وسيد. |
Benim adım Robin, Huntingdon Kontu ve bu toprakların Lordu. | Open Subtitles | إسمى (روبن)َ الأيرل (هانتينجدون) وسيد هذة المنطقة المترجم : (الأيرل) هو لقب أنجليزى |
Yalanın yaratıcısı ve efendisi, | Open Subtitles | يا صانع وسيد الخداع |