"ولا تقل" - Translation from Arabic to Turkish

    • Ve sakın
        
    • deme sakın
        
    • söyleme çünkü
        
    - Evet Ve sakın korkunç olduğunu söyleme. Open Subtitles نعم، ولا تقل أنها مخيفة لا، لم أكن ساقول هذا
    Ve sakın bana, ama sakın aynı şeyi hissettiğini söyleme! Open Subtitles ولا تقل لي إنّ هذا ليس شعوركَ أيضاً
    Ve sakın CIA deme. Open Subtitles ولا تقل في الاستخبارات المركزية؟
    Tanıdığım erkekler arasında en kolay anlaştığım sensin, biliyor musun? Ama "biliyorum" deme sakın! Open Subtitles أنت أقل رجل معقد أعرفه، ولا تقل "أنا أعلم"
    Deli olduğum için olduğunu söyleme çünkü deli değilim ben. Open Subtitles , ولا تقل أن السبب هو الجنون لأنني بتمام الصحّة
    Ve sakın sana ikramda bulunmadığını söyleme. Open Subtitles ولا تقل أبدا بأنني لم أحضر لك هدية.
    Ve sakın bana şu spa martavalını okuma. Open Subtitles ولا تقل لى "المنتجع الصحى" وأمثلة هذا الهراء.
    Adam konuşurken onu dinle Ve sakın sana bir şeyin fiyatını söylediğinde "taşak geçiyor olmalısın." deme. Open Subtitles استمع اليه اثناء حديثه ولا تقل له: "أنت بالفعل تمازحني"
    Tabii ki sallaman gerek. Ve sakın "yap şunu " deme. Open Subtitles ليس مستغربا أنك أصبحت ترتعش ولا تقل (أتعاطي)
    Ve sakın meşguldüm deme. Open Subtitles ولا تقل أنك كنت منشغلاَ
    Tırnak cilam çizik çünkü Ralph yapıyor. Boyamayı seviyor Ve sakın bana yardıma ihtiyacı olduğunu da söyleme. Open Subtitles وطلاء أظافري مُبقع لأنّ (رالف) يقوم به، فهو يُحبّ الرسم، ولا تقل لي أنّه يحتاج مُساعدة أيضاً،
    Ve sakın yemekleri yüzünden deme. Open Subtitles ولا تقل لي أنه بسبب الطعام
    Ve sakın "İsa" deme! Open Subtitles ولا تقل لي التضرع
    Ve sakın iyi olduğunu söyleme. Open Subtitles ولا تقل إنك بخير.
    Ve sakın, "annenin içinde" deme. Open Subtitles ولا تقل "عند أُمك"
    Ve sakın bana bisiklet deme. Open Subtitles ولا تقل لي "دراجة"
    Kimsin Ve sakın doktorum deme. Open Subtitles من أنتَ؟ ولا تقل "طبيباً"
    Sert, öfkeli olmamalıyım, bu fırsatla adımı da temize çıkaracağım falan deme sakın. Open Subtitles لا مستاء ولا منزعج، ولا تقل... أني سعيد بهذه الفرصة لتبرئة اسمي أو أي هراء مشابه.
    Bu uyuşturucu tahlili deme sakın çünkü sen doktor değilsin. Open Subtitles ولا تقل اختبار المخدرات، لأنك لا shotputter الدموية.
    Ben yapmadım deme sakın dostum, çünkü dün gece seni hummalı bir araştırma yaparken yakaladım, dostum. Open Subtitles ولا تقل شيئاً يا صاح لأنني استيقظت على وقعك... وأنت تقوم ببعض "البحث" العاطفي جداً ليلة أمس يا صاح
    Sevimli olduğu için olduğunu söyleme çünkü bunu yiyeceğimi hiç sanmıyorum. Open Subtitles ولا تقل لي لأنها جميلة لأني غير متأكدة أني سأصدق هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more