"و كأنّه" - Translation from Arabic to Turkish

    • gibi
        
    • sanki
        
    Bu adamın bana yaptıklarını sanki hiç olmamış gibi gösterdiler. Open Subtitles يجعلون كل ما فعله بي يبدو و كأنّه لم يحدث
    Şuna bak, derginin sahibiymiş gibi davranıyor. Open Subtitles يركض في أرجاء المكان و كأنّه يملك المجلة.
    Kendimi, 50'lerdeki erkek öğrenci kuruluşlarına ışınlanmış gibi hissediyorum. Open Subtitles أشعر و كأنّه تمّ إرجاعي بالزّمن إلى نادي الطّالبات الجامعي في الخمسينات
    sanki bir isi, bir görevi yerine getiren bir pilot gibi. Open Subtitles و كأنّه يحمل نفسه عبء واجب, مهمة, كالطيّار
    Cesedin üst kısmının yarısı sanki yanmışa benziyor. Open Subtitles الجزءالأعلىمن جسدهكاملاً، يبدوا و كأنّه أحرقَ.
    Siz ikiniz hala kafeslerinizde tıkılıp kalmış hiçbir şey değişmemiş gibi davranıyorsunuz. Open Subtitles أنتما تتصرّفان و كأنّه لم يتغيّر شيئاً و كأنّكم مازلتم مُحاصَرين في حدود أقفاصكم
    Başına ne gelirse gelsin başa çıkabilecekmişsin gibi hissediyorsun. Open Subtitles يجعلك تشعرين و كأنّه لا يوجد شئ في هذا العالم لا يمكنك تخطيه و التغلب عليه
    Nabzın yükselir ve herkes gibi ... sonun için hızlı nefes alıp verirsin. Open Subtitles تسارع نبضات القلب , ذروة الوعي بأن تتمتّع بكل نفس تأخذه و كأنّه سيكون آخر نفس في حياتك
    Buradaki adam bana okulda olanları biliyormuş gibi bakıyor. Open Subtitles لا ينفكّ هذا الرجل ينظر إليّ و كأنّه يعرف بما حدث في المدرسة.
    Yukarıda, bazı kıyafetler vardı. Küçüklerdi. sanki çocuk kıyafeti gibi. Open Subtitles و في الأعلى، يوجد لباسٌ صغير، و كأنّه لطفل؟
    Ortadan kaybolmasını istedim sanki, sanki hiç var olmamış gibi. Open Subtitles أردت .. أردته أن يختفي فحسب . و كأنّه .. وكأنّه لم يوجد أبداً
    Bir şeyler dönüyor sanki. Bana söylemedikleri bir şeyler. Open Subtitles و كأنّه ثمة أمر يحدث أمرٌ ما لا يريدوا أخباري به
    Adam sanki havaya karıştı. O günden beri onu gören olmadı. Open Subtitles و كأنّه تلاشى بالهواء ولا أحد رآه مذاك الحين
    Delice gözükebilir ama sadece bir kısmını görebildim. sanki bir pencereden geçiyormuş gibiydi. Open Subtitles أعلمُ أنّ هذا يبدو جنوناً، لكن لم أستطع رؤيةَ سوى جزءٍ منه، و كأنّه يمرّ عبر نافذة
    - Hayır, sanki illa kaşımam gereken bir kaşıntı gibi. Open Subtitles كلاّ، و كأنّه .. كأنّه خدشٌ يحتاج لمن يحكّه . لايتوقّف الأمر أبداً
    - Hayır, sanki illa kaşımam gereken bir kaşıntı gibi. Open Subtitles كلاّ، و كأنّه .. كأنّه خدشٌ يحتاج لمن يحكّه . لايتوقّف الأمر أبداً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more