"يبد" - Translation from Arabic to Turkish

    • görünmüyordu
        
    • Görünüşe
        
    • görünmüyor
        
    • gelmedi
        
    • benzemiyordu
        
    Gidecekmiş gibi görünmüyordu. Open Subtitles أنا متأكدة من أنه تأخر لم يبد وكأنه سيغادر
    Jumperlarla ilgili görünmüyordu .şehrin önünü kapattığımız zaman hariç. Open Subtitles لم يبد أنها مهتمة بمركباتنا إلا عندما كنا نسد طريقها إلى المدينة
    O kadar uzun yol varken "Hapishaneden yeni çıktım" demek çok mantıklı görünmüyordu. Open Subtitles ربما لأنني خرجت تواً من السجن لم يبد أنني أملك اختياراتٍ عديدة
    İyi haber şu ki; Görünüşe göre hepimize yaramış bu durum. Open Subtitles حسنا و يبد هذا رائع يبدو ان الامر نجح لكلا الطرفين
    Görünüşe bakılırsa ortak yönlerimiz sandığımdan... daha fazla. Open Subtitles يبد أنه لدنيا الكثير من القواسم المشتركة ثم أعتقد
    - Durum hiç iyi görünmüyor Kaptan. - Midesi bundan fazlasını kaldırmaz. Open Subtitles لم يبد الأمر صحيحا يادراغ معدة الإنسان لا تستوعب أكثر من ذلك
    Şu anlığına bizim için doğru proje gibi gelmedi. Open Subtitles لم يبد أنه المشروع المناسب لنا في الوقت الحالي
    İnsana benzemiyordu, sanırım bir androitti. Open Subtitles هو لم يبد إنساني حتى. أعتقد هو كان رجل droid.
    Söylediğim gibi, dışarıdan öyle çok özel görünmüyordu, ama içeri doğru yürüdüğümde, hemen üç şey dikkatimi çekti: Dışarıdaki bunaltıcı sıcağa rağmen, hoş bir şekilde serindi. TED لم يبد هذا المبنى مميزاً من الخارج، كما قلت، ولكن عندما مشينا إلى الداخل، أصبت مباشرة بالصدمة بثلاثة أمور: أولاً، كان بارداً على نحو لطيف على الرغم من الحر الشيدي في الخارج.
    Son gördüğüm andan farklı görünmüyordu. Open Subtitles لم يبد مختلفاً عن آخر مرة رأيته فيها
    İyileşecek gibi de görünmüyordu. Open Subtitles ولم يبد الأمر أنها ستكون على ما يرام
    Senin için çıldırıyormuş gibi de görünmüyordu. Open Subtitles لم يبد سعيداً بكِ أيضاً
    Senin için çıldırıyormuş gibi de görünmüyordu. Open Subtitles لم يبد سعيداً بكِ أيضاً
    Kafası iyi gibi görünmüyordu, öyle miydi ? Open Subtitles لم يبد كمسطول, أليس كذلك؟
    Meşgul gibi görünmüyordu. Open Subtitles لم يبد أنه مشغول.
    Görünüşe göre teknede 3 kişilik bir takım bırakıyorlar. Open Subtitles يبد وكأنهم يتركون ثلاثة رجال على القارب
    Görünüşe bakılırsa tek başıma yapacağım. Open Subtitles يبد أنني سأطيرها بانفراد
    Görünüşe göre biraz günahkar bir yer. Open Subtitles يبد أنه كان مكانا شريرا تماما
    Doğruyu söylemek gerekirse bu pek mümkün görünmüyor. Open Subtitles و، لقول الحق، ذلك فقط لَم يبد محتمل
    Ortopedi servisindeki şişman adam iyi görünmüyor. Open Subtitles ذلك الرجل السمين بخدمات "أورثو" لم يبد جيداً
    - Durum iyi görünmüyor. Open Subtitles أنه لا يبد جيدا اخرس
    Neredeyse üç yıldır beni görmüyorsun. O kadar sorun ediyormuşsun gibi gelmedi. Open Subtitles أنت لم ترني منذ ما يقارب الثلاثة أعوام لم يبد أن هذا أزعجك جداً عندها
    Bu yüzden insan cesedine benzemiyordu. Open Subtitles لهذا لم يبد وكأنه جسد رجل في البدء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more