"يسبق ليّ" - Translation from Arabic to Turkish

• hiç
• önce

Şu ana kadar dikkatimi vermeye değecek çok daha önemli bir konuyla hiç karşılaşmadım.
لم يسبق ليّ أن أكتشفت أي موضوعات أخرى جديرة بإهتمامي

Ama ayar talimatları... Daha önce böylesi yüksek değerler görmemiştim hiç.
لم يسبق ليّ رؤية هذه القراءات العالية يبدوا الأمر مستحيلاً

Yahudi biriyle daha önce hiç sevişmemiştim, biliyor musun?
هل تعلم إنني لم يسبق ليّ و أنّ فعلت هذا من شخص يهودي من قبل؟

Bütün bunlar ben doğmadan önce olmuştu.
لم يسبق ليّ رؤيته يلعب أبداً قبل أن أولد،

Gerçekten, daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim.
بصدق، لم يسبق ليّ و أنّ رأيت شيء كهذا من قبل.

Bu denli cesur bir adamla hiç tanışmadım. Gerçekten o ne oldu çok korkutucu.
لم يسبق ليّ و أن إلتقيت برجل شجاع للغاية و كان خائف للغاية مثلك الآن.

Çocuğu hiç tanımadığımı, sürat cezası yüzünden hapisten çıkarttığımı söylerdim.
سأخبرهم إنني لم يسبق ليّ و أنّ رأيت ذلك الفتى. كُل ما فعلته هو إخراجه من السّجن بسبب مُخالفة السّرعة الطائشة.

- Bu harika. O kadar parayı hiç bir arada görmedim.
لم يسبق ليّ و أنّ حظيت بهذا المبلغ من المال في حياتي، أعني، أبداً.

Şu an hiç bu kadar kötü hissetmemiştim.
لكن الآن، لم يسبق ليّ وأن شعرت بشعور سيء جداً.

Şurası açık ki, daha önce hiç bir sosis ekmeğine girmedim, yani...
بوضوح لم يسبق ليّ وأن غرستفيكعكةأبدًا،لذا..

Hayatımda böyle bir şey hiç görmedim.
لم يسبق ليّ وأن رأيت شيء كهذا طوال حياتي.

Ama böylesini hiç görmedim. Tam benim yerim!
.لكن لم يسبق ليّ رؤية واحدٍ كهذا .إنهُ نوعي المفضل

Etraf hiç bu kadar sessiz olmamıştı.
لم يسبق ليّ رؤية الأمور بهذا الهدوء

Caz kulübüne hiç gitmemiştim.
لم يسبق ليّ الذهاب لنادي الجاز من قبل

Ben bir özel uçakta hiç bulunmadım.
لم يسبق ليّ التواجد على متن طائرة خاصة.

Daha önce bir salyangozla konuşmamıştım. Ne küçüksün, ne hoş.
لم يسبق ليّ أن تكلمت مع حلزون أنت صغير جداً, و مسليّ جداً