"يعبروا" - Translation from Arabic to Turkish

    • geçmeleri
        
    • Geçmelerine
        
    • ifade
        
    • geçmek
        
    • geçip
        
    • aşmamıştı
        
    • geçmezler
        
    • geçmemeliler
        
    • sınırı
        
    • geçsinler
        
    Otoyola ulaşmak için şu 3 blok yarıçaplı bölgeden geçmeleri gerekiyor. Open Subtitles عليهم أن يعبروا مدى الثلاثة الأبنية هذا ليصلوا إلى الطريق السريع.
    Gölü geçmeleri gerek ve Luisa oradayken o gölü asla geçemezler. Open Subtitles حتي وان رغبوا في ذلك فلن يعبروا تلك البحيرة ولن يتمكن شيء من عبور تلك البحيره بينما لويسز هناك
    Geçmelerine izin vermeyin. Open Subtitles لا تدعهم يعبروا
    Biz istiyoruz ki, gelecek nesil otizmli bireyler sadece güçlerini ifade edebilmekle kalmasınlar sözlerini sonuna kadar yerine getirebilsinler. TED لا نريد للأجيال القادمة من المصابين بالتوحد أن يعبروا عن قواهم فقط لكن أن يحققوا النجاح.
    Kuzey Kore ve Güney Kore arasındaki sınırı geçmek neredeyse imkansızdı. TED من المستحيل تقريباً أن يعبروا الحدود بين كوريا الشمالية وكوريا الجنوبية
    Böylece oğlum ve sancaktarları Trident'ten geçip yollarına devam edebilirler. Open Subtitles حتى يمكنه هو والرماة أن يعبروا ترايدنت ويمضوا في طريقهم
    Dothraklar hiç deniz aşmamıştı, birini bile. Open Subtitles الدوثراكيون لم يعبروا البحر أي بحر
    Nehrin bu tarafına geçmezler bile. Open Subtitles إنهم لن يعبروا لهذا الجانب من النهر
    Ne olursa olsun, kapıyı geçmemeliler. Şehre girmemeliler. Open Subtitles مهما حدث لا يجب أن يعبروا البوابات أو يدخلوا المدينة.
    İlk tarayıcıya erişmek için koşucuların yaya köprüsünden geçmeleri gerekiyor. Open Subtitles للوصول للفاحص الأول يجب أن يعبروا قمة جسر المشاه
    Puan almak için sürüyü yakalayıp geçmeleri lazım. Open Subtitles تذكّروا، عليهم أن يمسكوا الرزمة، يعبروا الحواجز للحصول على النقاط
    - Geçmelerine izin verme! Open Subtitles لاتدعوهم يعبروا
    Carol Anne onların bu ışıktan Geçmelerine yardımcı olmalı. Open Subtitles (كارول آن) يجب أن تساعدهم لكي يعبروا
    Geçmelerine izin vermeyin! Open Subtitles ! لا تدعهم يعبروا
    Çocuklarımıza hislerini nasıl ifade edeceğini öğretmeliyiz ki onlara aşina olabilsinler. TED نحن بحاجة إلى تعليم أطفالنا كيف يعبروا بوضوح عن احاسيسهم بحيث يصبحوا على دراية بها.
    Bu nedenle çubuğu tutan... korkmadan ve lafı kesilmeden kendini ifade edebilir. Open Subtitles ..لذا من معهالعصا. يعبروا عن أنفسهم بدون خوف أَومقاطعه.
    Oraya ulaşabilmeleri için dünyanın en yüksek sıradağlarını geçmek zorundalar. Open Subtitles عن طريق الطيران إلى المناخ الهندي الدافئ و للوصول إلى مبتغاهم، فيجب عليهم أن يعبروا أعلى سلاسل جبلية في العالم
    Nehri geçmek ve barajı aşmak zorundalar. Open Subtitles يجب ان يعبروا النهر ثم يتخطوا الحواجز
    Ruslar, Volga Nehri'ni geçip... diğer kıyıda Almanların nehir aracılığıyla... şehre... girmelerini engelleyeceklerdi. Open Subtitles الروس عبروا نهر الفولغا مصممين على مساعدة أولئك على الجانب الآخر و لمنع الالمان من ان يعبروا النهر و يحتلون المدينة
    Dothraklar hiç deniz aşmamıştı, birini bile. Open Subtitles الـ"دوثراكي" لم يعبروا البحر.. أيّ بحر.
    Olmaz. Ağaçların o kadar yakından geçmezler. Open Subtitles لا لن يعبروا قريباً منها
    Ne olursa olsun, kapiyi geçmemeliler. sehre girmemeliler. Open Subtitles مهما حدث، لا يجب أن يعبروا البوابات أو يدخلوا المدينة.
    Caddenin karşısına geçsinler diye bekliyorum ve çıldıracak gibi oluyorum! Open Subtitles أكون بإنتظارهم لكي يعبروا الشارع، وأقول في نفسي، اسرعوا قليلاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more