"يعتقدون أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • olduğunu düşünüyorlar
        
    • inanıyorlar
        
    • olduğunu sanıyorlar
        
    • düşünüyor
        
    • sanıyor
        
    • olduğuna inanır
        
    • inanıyor
        
    • olduğuna inanan
        
    • olduğunu düşünürler
        
    • olduğunu düşünür
        
    • olduğunu düşündüler
        
    Belki de hâlâ Birleşmiş Milletler hedeflerinin kendileri için değil yalnızca fakir ülkeler için olduğunu düşünüyorlar ama dünya değişti. TED ربما هم يعتقدون أن هذا العالم يشبه العالم القديم عندما كانت أهداف الأمم المتحدة للدول الفقيرة فقط ولم تكن تشملهم.
    Niye insanlar açık göbekle gezmenin yanlış olduğunu düşünüyorlar ki? Open Subtitles لم اولاءك الناس يعتقدون أن هناك خطباً ما بإنتفاخ المؤخرة
    Bilim adamları bu buzlu kabuğun altında ılık su okyanusları olduğuna inanıyorlar. Open Subtitles تحت هذه القشرة المتجمّدة العلماء يعتقدون أن هناك محيطات من الماء الدافئ
    Yapamam Frenchy. Motorda hayaletler olduğunu sanıyorlar. Open Subtitles إنني لا أستطيع فعل ذلك يا فرنشي إنهم يعتقدون أن ذلك المحرك به أشباح في داخله
    Bu anketten anladığımız bazı insanlar, bazı Amerikalılar bu tarz fotoğrafların Obama'nın aslında nasıl göründüğünü en iyi şekilde yansıttığını düşünüyor. TED ووجدنا في هذا الاستطلاع أن بعض الأمريكيين، يعتقدون أن صورًا مثل هذه هي أفضل توضيح، لما يبدو عليه أوباما في الحقيقة.
    Saylonlar onun her iki grup tarafından sorgulanacağını sanıyor, sanırım. Open Subtitles أعتقد أن السيلونز يعتقدون أن ذلك يهم كلا المجموعتين معاً
    Çoğunluk, güvenlik görevlilerinin polis sınavından çakmış insanlar olduğuna inanır. Open Subtitles معظم الناس يعتقدون أن حراس الأمن هم الذين فشلوا في امتحان الشرطة
    Sebebini bilmiyorum fakat kendilerince bu evin perili olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles أنا لا أعلم لماذا. أنهم يعتقدون أن هذا .المنزل مسكوناً
    Birbirimiz hakkında hiçbir şey bilmememizin garip bir şey olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles يعتقدون أن الأمر غريب اننا لانعرف أى شئ عن بعضنا البعض
    Emin değiller ama her şeye mikroplu şarabın neden olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles إنهم ليسوا متأكدين؛ ولكنهم يعتقدون أن سبب كل ذلك هو نبيذ ملوث
    Gündüz vakti bombardımanın hatalı olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles يعتقدون أن لربما القصف النهاري عبارة عن خطأ
    Okyanusun aşılmaz olduğunu düşünüyorlar, Bay Columbus. Open Subtitles إنهم يعتقدون أن المحيط . لا يمكن عبوره ، يا سيد كولومبوس
    Yaşlılar Kaynağın tahtı için Kahin'in bir oyun oynadığına inanıyorlar. Open Subtitles الكبار يعتقدون أن العرافة ستفعل شيء من أجل تتويج المصدر
    Biliyor musunuz? Bu Fundamentalistler, Dünya'nın sadece 5000 yaşında olduğuna inanıyorlar. Open Subtitles أتعلمين، هؤلاء يعتقدون أن الكوكب موجود منذ خمسة آلاف عام فقط
    İnsanlar zamanın düz bir çizgi olduğunu sanıyorlar, ama zaman daha çok şuna benziyor. Open Subtitles الناس يعتقدون أن الوقت كخط مستقيم .لكنالوقتفيالحقيقةكهذا.
    Görünüşe göre, en ufak sorunlarını bile benim sorumluluğum yaparak işlerinin benim zamanımı ve enerjimi boşa harcamak olduğunu sanıyorlar. Open Subtitles هم يعتقدون أن وظيفتهم هو تضييع وقتي وطاقتي بجعل كل خطأ يقومون به مسؤوليتي
    İnsanlar iyi çöreğin ya elle yapılan, yada mayasından ötürü olacağını düşünüyor. Open Subtitles الناس يعتقدون أن السر في صنع الدونات هو الطريقة اليدوية أو العجينة.
    Herkes roketlerin pahalı olduğunu sanıyor, bir dereceye kadar öyleler, normal uçak biletleriyle nasıl bir rekabet yapabiliriz? TED الجميع يعتقدون أن الصواريخ باهظة الثمن، وإلى حد كبير هي كذلك، فكيف يمكننا منافسة تذاكر الطيران هنا؟
    Çinliler, çay yapraklarının şekline bakarak, bunun mümkün olduğuna inanır. Open Subtitles الصينيون يعتقدون أن ذلك ممكن بالنظر لأوراق الشاي
    Ama bugünlerde bir çok kozmolog uzayın sınırlı olduğuna inanıyor. Open Subtitles ولكن الآن العديد من الفليكيين يعتقدون أن الكون له نهاية
    Sonuç olarak, yozlaşmanın önlenemez... ...olduğuna inanan kişiler de var. TED وأخيراً، حسنا، هناك أولئك الذين يعتقدون أن الفساد أمر لا مفر منه.
    Amerikalıların yüzde yetmişbeşi Alaska'nın Kanada'nın bir parçası olduğunu düşünürler. TED 75 بالمئة من الأمريكان يعتقدون أن آلاسكا هي جزء من كندا
    Çoğu insan, bilimin kapalı karanlık bir kutu olduğunu düşünür. Aslında o hepimizin önünde açık bir alan. TED العديد من الناس يعتقدون أن العلم مغلق، صندوق أسود، لكنه في الواقع مجال مفتوح
    İlk başta bunun bir şaka olduğunu düşündüler, sonra onlara fotoğrafları gösterdim. Open Subtitles الآن، كانوا يعتقدون أن هذه مزحة في البداية حتى أظهرت لهم الصور

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more