"يعرفون أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • olduğunu biliyorlar
        
    • olduğunu bilir
        
    • bilmez
        
    • olduğunu biliyor
        
    • olduğunu bilmiyorlar
        
    • olduğunu biliyorlardı
        
    • olduğunun farkındalar
        
    Amerikalı'ların yaklaştığını biliyorlar, ve bizim savaş suçları hakkında delilimiz olduğunu biliyorlar. Open Subtitles يعرفون أن الأمريكان قريبون منهم ويعرفون أن لدينا دليل على جرائم حربهم
    Artık, teknede başka birinin de olduğunu biliyorlar. Open Subtitles الآن، إنهم يعرفون أن شخصاً ما كان معه على متن القارب
    Bakın sabit diske el koymanız gerektiğini biliyorum, ama teknik olarak o görüntüler Kanal 13 haberlerine ait ve patronlarım o depoda bir şeylerin olduğunu biliyorlar ve biz... Open Subtitles أعرف أن عليك أن تتخلصي من السواقة لكن تقنيّاً تلك السواقة هي من ممتلكات القناة 13 الإخباريّة و مدرائي يعرفون أن شيئاً ما حصل في ذلك المستودع و أننا
    Tüm avcılar Koca ayak'ın bir uydurma olduğunu bilir. Open Subtitles كل الصيادين يعرفون أن ذا القدم الضخمة مجرد خرافة
    Çoğu kişi, insan gözünün kendi görüş alanında bir kör noktası olduğunu bilmez. Open Subtitles معظم الناس لا يعرفون أن العين البشرية لها مناطق عمى في مجال رؤيتها
    Bu oyunda, bilgilendirilen ortada dört dolar olduğunu biliyor. TED في هذه الحالة، أنهم يعرفون أن هناك أربعة دولارات.
    Burada bir senaryomuz olduğunu bilmiyorlar mı? Open Subtitles ألا يعرفون أن لدينا سيناريو هنا؟
    Sizin için önemli bilgilerim olduğunu biliyorlardı. Open Subtitles إنهم يعرفون أن لدى معلومات هامه لك
    Evet muhtemelen yanlış alarm olduğunun farkındalar. Open Subtitles حسنا, على الغالب لأنهم يعرفون أن هذا انذار خاطئ
    Anlamalarını beklemiyorum ama dışarıda tuhaf bir şeyin olduğunu biliyorlar. Open Subtitles لا أتوقع أن يفهموا ولكنهم يعرفون أن شيئاً ما غريب يوجد في الخارج
    Ama aynı zamanda, istediğim ve hak ettiğim şeyin bu olduğunu biliyorlar. Open Subtitles لكنهم في الوقت نفسه، يعرفون أن هذا ما أريده وأستحقه.
    Çocuklar korkunç bir şey olduğunu biliyorlar. Open Subtitles الصغار يعرفون أن شيئا فضيعا قد حدث
    Çocuklar korkunç bir şey olduğunu biliyorlar. Open Subtitles الصغار يعرفون أن شيئا فضيعا قد حدث
    Onları dün gece uyutmayanın Hayallerinin Doktoru olduğunu biliyorlar mı? Open Subtitles هل يعرفون أن (ماكدريمي) هو من يبقيهم مستيقظين طوال الليل؟
    Fiona'nın Jimmy'le beraber olduğunu biliyorlar. Open Subtitles يعرفون أن " فيونا " مع " جيمي " فربما أنهم
    Ayrıca hiçbir sağlık görevlisi buraya kimseyi getirmez çünkü hepsi buranın kapalı olduğunu bilir. Open Subtitles وليس هناك المسعفين في هذه الولاية التي من شأنها تقديم أي شخص هنا لأنهم يعرفون أن تم إغلاق هذا المكان.
    herkes şükran gününün benim tatilim olduğunu bilir. Open Subtitles الجميع يعرفون أن عيد الشكر هو عطلتى
    Çünkü sen hariç herkes onun en kötüsü olduğunu bilir. Open Subtitles لان كل الاشخاص عداك يعرفون أن هذا العنب
    Herkes sandalyenin sarı boyalı olduğunu bilmez. Open Subtitles إن الجميع لا يعرفون أن هذا الكرسى مدهون باللون الاصفر
    Sadece birkaç kişi bu adanın tam olarak nerede olduğunu biliyor, ve bunu bir sır gibi saklıyorlar. Open Subtitles هناك قله من الناس الذين يعرفون أن تقع بالضبط و بالطبع يبقون هذا سراً
    Dolunay olduğunu bilmiyorlar. Open Subtitles انهم لا يعرفون أن ان القمر بدرٌ الليلة.
    Puritan'ın eve gelmekte olduğunu biliyorlardı. Open Subtitles كانوا يعرفون أن "البوريتاني التطهري" قدعادللوطن.
    Sence onlar bizi Helena'dan korumazlar mı? Birinin bizim peşimizde olduğunun farkındalar. Open Subtitles ألا تظني أنهم سيحاولون (حمايتنا من (هيلينا. هم يعرفون أن شخص ما يقتلنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more