"يقطع" - Translation from Arabic to Turkish

• keser
• kesiyor
• kesmek
• kesip
• kesti
• kesmesini
• kesmiş
• kesebilir
• kesmeye
• keserken
• kesmesi
• kesecek
• kesmeyecek
• koparır
• kesiyordu

- Ne tür bir psikopat birinin sikini keser ki?
أي نوع من المرضى النفسيين الذي يقطع أعضاء الرجل الذكورية؟

Gece vakti, sadece bu üçgenin üstünde bulunan bir tepe camındaki bir sıra ışık dağı kesiyor.
وفي الليل، فقط سطر واحد من الضوء من يقطع خلال الجبل، وهي كوة على رأس هذا المثلث.

Bay Fanning'in usturasını alıp boğazını kesmek için!
نعم ، يستعير موس الحلاّق السيد فايننغ ثم يقطع عنقه

kesip geçer, ezip geçer. Oluk gibi kanı döküp gider.
سوف يقطع وقال انه سوف سحق وسيتم تشغيل الدم سميكة.

Metros için alıyor. Miller'ın önünü kesti, ikinci için gidiyor.
تسجل لـ ميتروس يقطع على ملير , يرفع لإثنان

İstediğin kadar bağır, seni duyacak kimse yok. Annem, yatağın altına bıçak koyarsan, acıyı keser derdi.
كانت أمي تقول إن و ضعتِ سكيناً تحت الفراش فسوف يقطع الألم

Ama o bir ağacı keser gibi ileri geri hareket etmeye devam etti.
وظل يحرّكها للأمام والخلف وكأنه يقطع شجرة صغيرة بمنشار

"Sen, Fransız" diyerek, eliyle boğazını keser gibi yapıyordu.
ليقوم بعدها بحركة و كأنه يقطع حنجرته كان لذلك وقع السحر بكل تأكيد

Bakırdan yapılmış Mısır kılıçlarını, bir saman gibi kesiyor.
اٍنه يقطع فى نحاسنا المصرى مثل السكين فى القش

Joseph! Benim dallarımı kesiyor.
جوزيف , انه يقطع فروع أشجاري أنت تراه , أليس كذلك ؟

Tabii ameliyat yaptığı zamanlar hariç. - Benden daha derin kesiyor.
ما عدا أنه عند التشغيل فإنه يقطع بشكل أعمق مما أنا أفعل

Bir insanın dilini kim kesmek ister?
حسناً، ولماذا يُريد أيّ شخص أن يقطع لِسان رجلٍ ما؟

Eti ve kemiği kesmek için, yeterince keskin.
هذا السلك يمكن ان يقطع اللحم والعظم بسهوله

3:15'de Nordberg elektriği kesip, alarmları susturacak.
الساعة تلاتة وربع نور يقطع الكهربة ويفصل الانذار

Bir bıçağın, insan etini kesip, altındaki kemiği kazımasının nasıl bir his olduğunu bilir misin?
أشعرت من قبل بسكينٍ يقطع لحم البشر و يخرج العظم من تحته؟

Kiraz ağaçlarını kesti, çocukların kollarını ve bacaklarını değil.
كان يقطع أشجار الكرز وليس أذرع وأرجل الأولاد

Yarımşar ya da değil kimsenin bir yerimi kesmesini istemiyorum.
قسمين أو الكل لكن لن يقطع أحد شيء من جسدي

Ayakkabısının bağıyla kendini asmış veya gizli bir tereyağı bıçağıyla bileklerini kesmiş değil.
و المشكلة أنه لم يشنق نفسه برباط الحذاء و لم يقطع شرايينه بسكين

Şimdi, sert hayvan postunu kesebilir.
يمكنه الآن أن يقطع الغطاء عن ذلك البرطمان.

Trilamid verdiyse , katil onu kendini kesmeye zorlamış olabilir.
تعرف, لو كان يأخذ ترايمليد لكان الجانى يقدر على ان يجعله يقطع نفسه

Büyük çeneli karıncalar otu keserken onu antibiyotik salyaları ile kaplar ve böylece, bu mantar hariç tüm mantarları öldürürler.
يقطع النمل ذو الأفكاك الكبيرة العُشب ويُغطّيه باللّعاب المُضاد للجراثيم الذي يقتل جُلَّ أنواع الفِطر باستثناء هذا.

Bir de anneme babamın rüyasına gelip, sandöviçlerimizi nasıl kesmesi gerektiğini öğrettirir misin?
وهل يمكنك أن تطلب من أمي أن تزور أبي في حلم وتعلمه كيف يقطع الساندويشات الخاصة بنا.. ؟

Bizimle oynadığına dair kızı ikna etmesi gerekiyor, yani ciddi ciddi bilekliğini kesecek.
يجب ان يقنعها أنه يستغلنا، مما يعني أنه يجب أن يقطع جهاز قدمه كحقيقة

Kimse kan dökmeyecek, ağaç kesmeyecek hiçbir canlıyı öldürmeyecek.
فلا يجوز لأحد أن يسفك بها الدماء أو أن يقطع بها شجرة ، أو يقتل أى شيء حي في مكة المكرمة

Dalları kırar ve bütün güzel yaprakları koparır.
انه يقطع السيقان وينزع جميع البتلات الجميلة

Bir gün babam evin arkasında ağaç kesiyordu.
و في أحد الأيام كان أبي في الخارج يقطع شجرة