"يقولون بأن" - Translation from Arabic to Turkish

    • olduğunu söylüyorlar
        
    • olduğunu söylüyor
        
    • Diyorlar ki
        
    • olduğunu söylerler
        
    • söylenir
        
    • Derler ki
        
    • olduğunu söylediler
        
    • Söylediklerine göre
        
    • Dediklerine göre
        
    • olur derler
        
    Montana'daki geyiklerin bufalolar kadar kocaman olduğunu söylüyorlar. Open Subtitles حَسنا، سام يقولون بأن الايائل ستجتمع في مونتانا كبيرة بحجم الجاموس في هذا العام
    Luce'nin bir prensle evli olduğunu söylüyorlar, ama adamın o kadar çok karısı varmış ki, onu Amerika'ya göndermiş. Open Subtitles انجلو: أنهم يقولون بأن لوسي كانت متزوجة من أمير ولكن كانت عنده زوجات كثيرات لذلك ارسلها الى اميركا
    Öğretmen her çan çalışında bir meleğin kanatları olduğunu söylüyor. Open Subtitles المعلّمين يقولون بأن كلما يدق الجرس فإن ملاكاً يحصل على جناحيه
    Öğretmen her çan çalışında bir meleğin kanatları olduğunu söylüyor. Open Subtitles المعلّمين يقولون بأن كلما يدق الجرس فإن ملاكاً يحصل على جناحيه
    Biliyor musun... Diyorlar ki veba şimdiden 10 bin adamı öldürmüş. Open Subtitles أتعرف, يقولون بأن الطاعون قضى على عشرة ألاف رجل بالفعل.
    Her şeyin bir sebebi olduğunu söylerler. Bu sebep, kaderdir. Open Subtitles الناس يقولون بأن أي شيء يحدث بسبب وهذا السبب هو المصير
    Fransız kızların her türlü numarayı bildiği söylenir. Open Subtitles يقولون بأن الفتيات الفرنسيات يعلمن كل أشكال العهر
    Derler ki, babalar ve kızlar bir zamanlar geçmiş hayatlarda sevgiliydiler. Open Subtitles يقولون بأن الآباء وبناتهم كانوا ذاتَ مرّةٍ أحباء في حياتهم السابقة.
    Göbek bağının ilmik gibi olduğunu söylediler. Open Subtitles إنهـم يقولون بأن الحبل السري يشبه حبل المشنقة
    Söylediklerine göre, jetin yakıt ikmali... Open Subtitles يقولون بأن الطائرة الخاصة سيعادتعبئتهابالوقود..
    Anne! Arayıcı'nın kasabada olduğunu söylüyorlar. Ama, Arayıcı ölmüştü. Open Subtitles أمي، يقولون بأن الساعي بالمدينة لكن الساعي قُتل؟
    Bugünlerde revaçtaki çılgınlığın serserilik olduğunu söylüyorlar. Open Subtitles يقولون بأن حسنين المظهر هم مشردين هذه الأيام.
    San Diego'nun da harika bir yer olduğunu söylüyorlar. Open Subtitles إنهم يقولون بأن سان دييغو عظيمة أيضا.
    Halk onun kızının varis, sizinkinin piç olduğunu söylüyor. Open Subtitles فالناس يقولون بأن أبنتها هى الوريثة وأن أبنتك لقيطة.
    Bir grup çocuk, buranın perili olduğunu söylüyor. Open Subtitles لديّ مجموعة من شباب مرعوبين يقولون بأن المكان مسكون
    Kuzey İttifakı komutanları Taliban'ın kuzeydeki son kalesinin de düşmek üzere olduğunu söylüyor. Open Subtitles قادة الحلقاء الشماليون يقولون بأن هذه هى اخر معركة لأخر نقطة حصينة لحركة طالبان
    Diyorlar ki bu sene bütün Parisli güzel kızlar sarı giyiyormuş. Open Subtitles يقولون بأن جميع الفتيات البروسيات أصبحن يرتدين اللون الأصفر في هذا الموسم
    Moğolların bir kurdun atası olduğunu söylerler. Open Subtitles يقولون بأن المنغوليين . تتعارك مثل الذئب
    Ve Ravan'ın arabasından yapıldığı söylenir. Open Subtitles ..يقولون بأن الذهب الذي صنعت منه كان من تاج رافان
    Derler ki bazen büyüler bir kadını kısır yapabilir. Open Subtitles يقولون بأن تلك التعاويذ يمكن أن تجعل المرأة عاقرة.
    Okur-yazar olduğunu söylediler. Open Subtitles يقولون بأن يمكنك أن تقرأ وتكتب.
    Evet,Söylediklerine göre Shadowlaw tanınmış bir biolojist olan Professor Sadler adında birine para sağlıyormuş. Open Subtitles يقولون بأن "الشدولو" يرسلون المال إلى .البروفيسور (سادلر), وهو أحيائي مشهور
    Dediklerine göre 1 dolar, artık 5 milyar mark yapıyormuş. Open Subtitles يقولون بأن معدل تبادل دولار واحد هو خمس مليارات ماركس
    Ben şöyle diyeceğim: "Mutlu evliliklerde bir nebze sihir olur derler." Open Subtitles و أقول , يقولون بأن أفضل الزيجات هي التي تحتوي على بعض السحر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more