"يمنعنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • engel
        
    • alıkoyan
        
    • durduran
        
    • sebep
        
    • engeller
        
    • engelleyen
        
    • durduramaz
        
    • engelliyor
        
    • sebebi
        
    • alıkoyamaz
        
    • engelleyemez
        
    • Bizi durduracak
        
    • kurtaran
        
    • yapmaktan
        
    Evet, ama bu daha önce bizim bir yere gitmemize engel olmadı. Open Subtitles ذلك لم يمنعنا أبدا من الذهاب لأي مكان أردنا الذهاب إليه قبلا
    Birbirimizi vahşi hayvanlar gibi öldürmemize engel olan benimsenmiş bir anlaşmadır. Open Subtitles انه عقد موحد يمنعنا من قتل بعضنا البعض. مثل الحيوانات المتوحشة.
    Bizi hayal gücünün ötesinde işler yapmaktan alıkoyan tek şey kanun adamlarının kamu yararı adına koyduğu ahlakî kısıtlamalar. Open Subtitles والشيء الوحيد الذي يمنعنا من إنجاز عمل مثالي، هي هذه التقييدات الأخلاقية التي يضعها القانون تحت مسمى النظام العام.
    Yani, Bizi durduran ne ki, Başka bir uçağa atlarız ve istediğimiz yere gideriz. Open Subtitles اعني ما الذي يمنعنا من الركوب في طائرة اخرى والذهاب الى اي مكان نريده.
    ...onu tanıdığım altı yıl boyunca ne ben ondan bıktım, ne de o benden ve bu şekilde devam etmememiz için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles في الستة أعوام التي عرفتها فيها, لم أملّ منها, ولا هي منّي، وأنا لا أرى سببًا يمنعنا من أن نواصل الأمر?
    Jedi kanunları kazanmak için bazen yapmamız gerekeni engeller. Open Subtitles دستور الجاداي غالبا ما يمنعنا من الحصول على النصر الكاف
    Kullanmamızı engelleyen kod bir çeşit savunma mekanizmasına bağlı. Open Subtitles الرمز الذي يمنعنا من استخدامه مرتبط بآلية دفاعية ما
    Şu anda bizi kimse durduramaz evlat. Open Subtitles لا أحد يستطيع أن يمنعنا الآن يا ابني
    Isı hala yükseliyor. Bir şeyler soğutma programına erişimimizi engelliyor. Open Subtitles درجة الحرارة ما زالت ترتفع شئ ما يمنعنا من الوصول لبرنامج التبريد
    Bu da bizim eğlenip rahatlamamıza engel oluyor. Open Subtitles ولكن هذا لا يجب أن يمنعنا من الارتياح بامسيتنا لفترة
    Geçen hafta çekmeceleri titretmemize engel olmadı ama. Open Subtitles حسنا، هذا لم يمنعنا من هزّ بعض ساحبي المكاتب الأسبوع الماضي
    Geçen hafta çekmeceleri titretmemize engel olmadı ama. Open Subtitles حسناً، هذا لم يمنعنا من الحديث معاً الأسبوع الماضى.
    Kafeni Notting Hill'de açmamızın önünde hiçbir engel yok. Open Subtitles ليس هناك شيئ يمنعنا عن اعداد مقهاك في نوتنج هيل
    Tekrar bir araya gelip, denize açılıp korsanlık yapmaktan bizi alıkoyan nedir? Open Subtitles ما الذي يمنعنا عن تشكيل طاقم ثانية؟ وارتياد البحار العالية والعودة للقرصنة؟
    Bizi durduran ne? Open Subtitles وما الذى يمنعنا الآن ؟
    Eğer hikayeyi durdurmamızı gerektiren herhangi bir sebep varsa 10 olmadan telefonu kapat. Open Subtitles إذا كان هناك سبب يمنعنا من نشر المقال أغلق الهاتف قبل أن أصل إلى رقم عشرة
    Dünyanın beyaz ses kirliliğidir, birbirimizi tanımamızı engeller. Open Subtitles انها جزء من الضجيج الابيض العالمي هو الذي يمنعنا من معرفة بعضنا البعض بصدق
    Müvekkilinin, onu bağımsız olarak yakalamamızı engelleyen herhangi bir kuralı var mı? Open Subtitles عن خارج المحكمة ؟ أقال موكلك أي شيء ؟ قد يمنعنا
    Artık bizi kimse durduramaz, evlat. Open Subtitles إذن لا شيء يمنعنا الآن ، يا ابني
    Anlaşılan biri bizi bile bile engelliyor. Ya da bir hata olmuştur. Open Subtitles يبدو أن أحدهم يحاول بجدية أن يمنعنا - أو مشـكلة فنية -
    İşimize dönüp, işe yarar bir şeyler yapmamamızın bir sebebi var mı? Open Subtitles هل هناك أي سبب يمنعنا من العودة لعملنا، و القيام بعمل مفيد؟
    Bu, gerçekliğin doğası hakkında öne süreceğimiz diğer kuramlardan bizi alıkoyamaz, bu yüzden aslında bir kuramımızın yanlışlığını gördüğümüz ilerlemedir. TED وهذا لا يمنعنا من قبول كل أنواع النظريات حول طبيعة الواقع إذا تطورنا فعلا لنعرف إن إحدى نظرياتنا خطأ
    Altuzaya geçtikten sonra, bizim bir sonraki varoluş seviyesine geçmemizi hiçbir şey engelleyemez. Open Subtitles عندما نصبح في الفضاء الثانوي لا شيء يمكن أن يمنعنا من الاستمرار على المستوى التالي من الوجود
    Bizi durduracak birşey yok. Yok. Open Subtitles العائلة كلها هنا, و(جورج) هنا, لا شيء يمنعنا.
    Bizi bu gemide pişmekten kurtaran soğutma sisteminden mi bahsediyoruz ? Open Subtitles إنتظر. نظام التبريد هو الذى يمنعنا من أن نتحمص و نموت فى هذه السفينة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more