"çıkardığı" - Translation from Turkish to Arabic

    • إستخرجها
        
    • تصدره
        
    • سحبه
        
    • الذي يصنعه
        
    • حيث تطور
        
    Ducky'nin Binbaşı Casey'nin cesedinden çıkardığı kurşunları ulaşabildiğim bütün veri tabanlarında arattım. Open Subtitles حسناً. أدخلت الذخيرة القابلة للتقسيم التي إستخرجها (داكي) من الرائد العسكري (كايسي)
    Soldaki, Ducky'nin Patterson'dan çıkardığı. Open Subtitles حسناً، الرصاصة على اليسار هي التي إستخرجها (داكي) من (باترسون).
    Ben hep metal dişleri tercih ediyorum çünkü çıkardığı sesi seviyorum. Bir de gördüklerimin tutma kısmında siyah bir yumruk var. TED أنا دائما أفضل الأسنان المعدنية فقط لأنني أحب الصوت الذي تصدره وتلك التي أعرف تحتوي على رمز القبضة المرفوعة في مقبضها.
    Sanırım Sqweegel, paspasların camlara sürterken çıkardığı ses. Open Subtitles الان , اعتقد ان سوييغل هو الصوت تصدره المماسح عند غسيل الزجاج الامامي
    Dr. Woods'un kurbanımızdan çıkardığı merminin yapısı evde bulduğumuz mermilerin yapısıyla aynı. Open Subtitles تركيب عنصري من الرصاص .الذي سحبه الدكتور وود من الضحية
    Ducky'nin Mantel'in kulağından çıkardığı bu küçük lastik parçasını biliyorsun. Open Subtitles اه,حسنا,هل تعرف هذا الشئ المطاطى الصغير الذى سحبه داكى من أذن مانتيل؟
    - Zavallı babacığını bir görsen çığlık atamadığı için çıkardığı sesleri duysan. Open Subtitles لوكانيمكنكرؤيةوالدك، تسمع الصوت الذي يصنعه لأنه لا يستطيع الصراخ
    Çünkü Ducky'nin Owen'ın cesedinden çıkardığı beş mermiyle ilgili tek kelime söyleyemem. Open Subtitles لأنّه لا يمكنني قول شيء عن الرصاصات الـ5 التي إستخرجها (داكي) من جثة (أوينز).
    Mesela Ducky'nin Yüzbaşı Larabee'nin yeleğinden çıkardığı kurşundan. Open Subtitles مثل تلك التي إستخرجها (داكي) من سترة الملازم (لارابي) الوقية.
    Birden fark ettim ki, Dr. Mallard'ın Freddie Fountain'in kolundan çıkardığı çip özel bir şifre anahtarı içeriyor. Open Subtitles التي إستخرجها الطبيب (مالارد) من ذراع (فريدي فاونتين) كانت تحتوي على مفتاح فك تفشير خاص.
    Hodgins'in arabadan çıkardığı kurşunun balistik raporu geldi. Open Subtitles وصلني للتو تقرير المقذوفات من الرصاصة التي إستخرجها (هودجينز) من السيارة.
    Tardis'in çıkardığı ses var ya? Open Subtitles أنت تعرف ذلك الصوت الذي تصدره التارديس ؟
    Nadiren görünmesine karşın, ilkbahar boyunca birini etkilemek için çıkardığı bozuk ses yüzünden varlığı hissedilir.' Open Subtitles على الرغم من أنه نادرا ما تلحظ وجودها بالصوت الذي تصدره لتجتذب رفيقا في غضون الربيع
    İşte güneşin şu anda çıkardığı ses. Open Subtitles استمعوا اذا للضجيج الذي تصدره الشمس
    Dişi bir yunusun çıkardığı sesle, erkek bir yunusun çıkardığı sesi ayırt edebiliyordu. Open Subtitles كان يمكنه معرفة الفارق " " ... بين الضوضاء التى يصدرها الذكر " و ما تصدره الأنثى .. "
    Minderin arasından çıkardığı silahı görmedim. Open Subtitles لم أر السلاح الذي سحبه من الأريكة
    Excalibur'u Avalon'da Göllerin Hanımı yaptı ve Arthur'un taştan çıkardığı kılıç savaşta kırıldıktan sonra Kral Arthur'a verdi. Open Subtitles (سيدة الحيرة) صنعت "إكسكاليبر" ولكن.. لم يتم إعطاؤه الملك (آرثر) إلا بعدما انكسر السيف الذي سحبه من الصخر بمعركة
    Sadece birinin canını aldığında çıkardığı sesi bilirim. Open Subtitles أعرف فقط الصوت الذي يصنعه عندما يأخذ حياة رجل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more