"çıktığını" - Translation from Turkish to Arabic

    • خرجت
        
    • خرج
        
    • تواعد
        
    • غادرت
        
    • غادر
        
    • تخرج
        
    • تواعدين
        
    • يواعد
        
    • خارجة
        
    • تخرجين
        
    • خرجتِ
        
    • خروج
        
    • خلع
        
    • تغادرين
        
    • يواعدها
        
    Gördün mü, onun buradan eli boş çıktığını düşünmesini sağladım. Open Subtitles أترين، زرعت الفكرة التي جعلتها تعتقد أنها خرجت خالية اليدين
    Bekar bir kadın bir herifle tanışır... ve adam, hapisten yeni çıktığını söyler. Open Subtitles إمراءة غير متزوجة تقابل فتي وهو يخبرها أنه قد خرج لتوه من السجن
    Bize senden çok bahsetti iyi bir delikanlıyla çıktığını görmekten çok mutluyuz. Open Subtitles إنها أخبرتنا بالكثير عنك و حسناً نحن فقط مفتونين بأنها كانت تواعد شاباً لطيفاً
    Evini aradım ama ablan çoktan çıktığını söyledi. Open Subtitles حاولت الاتصال بك في المنزل، لكن أختك قالت إنك غادرت بالفعل
    Annesi dün kahvaltıdan sonra çıktığını ve bir daha geri dönmediğini söyledi. Open Subtitles أمه قالت أنه غادر البارحة في الصباح الباكر.. ولم يعد من وقتها
    Kızların neden matematikçilerle değil de müzisyenlerle çıktığını şimdi anladım. Open Subtitles الآن أفهم لماذا تخرج الفتيات مع الموسيقيين و ليس الرياضيين
    Acımasız, katil bir toplum düşmanıyla çıktığını bilemezdin. Open Subtitles ازاي معرفتيش انك تواعدين قاتل شري مجنون؟
    Peki, o zaman, oğlunuzun beyaz bir kızla çıktığını öğrendiğinizde nasıl hissettiniz? Open Subtitles حسنا,إذن ما الذي شعرت به عندما إكتشفت أن إبنك يواعد فتاة بيضاء؟
    Fırının ordan geçiyordum ve bu güzel kekikin ocaktan yeni çıktığını gördüm. Open Subtitles كنت في المخبزة ، حيث خرجت هذه الكعكة الطاجزة لتوها من الفرن
    Jas, Tom'a benimle sadece Robbie'yi kıskandırmak için çıktığını söylemiş. Open Subtitles جاز أخبرت توم بأنك خرجت معي فقط لجعل روبي يغار.
    Kontrolden çıktığını bilmiyordum. Kayıtsızdım. TED لم أعرف أنها قد خرجت عن السيطرة. لم أكن أبالي أبدا.
    Şoför tekne teslim ediyormuş. Öteki adamın aniden ortaya çıktığını söyledi. Open Subtitles سائق الشاحنة كانت يوصل قارباً قائلاً أن الرجل الآخر خرج فجأةً
    Çünkü şu an o kadar yorgunum ki ağzımdan ne çıktığını bilmiyorum. Open Subtitles حقا انا تعبه للغاية لا اعلم ماذا خرج من فمي من كلمات
    Dünyamızın kontrolden çıktığını anlamak için cephe hattında olmak gerekmiyor, değil mi? TED ليس من الضروري أن تكون في الواجهة، لتدرك أن عالمنا خرج عن السيطرة، صحيح؟
    Önemli olan... ..onun bir erkekle çıktığını görüp rahatlamaları. Open Subtitles المهم هو أنه، ستكون بهم الراحة بعد أن يرون أنها، تواعد رجل
    Niçin hala lisedeki kızlarla çıktığını merak ediyor musunuz? Open Subtitles هل يوجد أى تعجب بعد ذلك من أنك تواعد بنات الثاوى ؟
    Evden terlikle çıktığını fark etmiş de. Open Subtitles لاحظت لتوها انها غادرت المنزل مرتدية خفها
    Kulübü aradım. İki saat önce çıktığını söylediler. Open Subtitles أتصلت في النادي وقالو أنك غادرت منذ ساعتين
    Polise verdiğiniz ifadenizde, Bayan French'in öldürüldüğü gece Leonard Vole'un evden saat 7:30'da çıktığını ve 9:25'de geri döndüğünü söylediniz. Open Subtitles لقد أقريت للشرطة أن فى ليلة مقتل مسز فرينتش غادر ليونارد فول المنزل فى السابعة و النصف و عاد فى التاسعة و 25 دقيقة
    Tüm çıkışları tutuyorum. Dışarı çıktığını sanmıyorum. Open Subtitles أننى أراقب جميع المخارج لا أعتقد أنه غادر بعد
    Kızların neden matematikçilerle değil de müzisyenlerle çıktığını şimdi anladım. Open Subtitles الآن أفهم لماذا تخرج الفتيات مع الموسيقيين و ليس الرياضيين
    Çoğu kişi senin çok yaşlı bir adamla çıktığını düşünüyordu. Ya da dindar biriyle. Open Subtitles الكثير من الشباب ظنُّوا بأنكِ تواعدين شاباً كبيراً , أو أنكِ كنتِ شديدة التدين
    Senin VESLU'dan biriyle çıktığını unutmuşum. Open Subtitles أوه لقد نسيت .. بايتمان يواعد شخصا من الإتحاد الأمريكي للحريات المدنية
    Bir gün onu takip ettim sanki tanımadığım biri gibi apartmandan çıktığını izledim. Open Subtitles تبعتها إحدى الأيام , شاهدتها وهى خارجة من شقة
    Ya da ben senin dışarı çıktığını görebilirim. Ben ya da güvenlik. Open Subtitles أو آراكِ تخرجين الأن , إما أن آخرجكِ أنا أو رجال الأمن
    Neden onunla çıktığını bana bir kez daha hatırlatsana. Open Subtitles ذكريني من جديد لماذا سبق لكِ و أن خرجتِ معه
    Çenesini tutamadı ve babamın hapisten çıktığını herkese söyledi. Open Subtitles لم يستطع إبقاء فمه مغلقاً بخصوص خروج أبي من السجن
    Bu da Stewart Bradley'nin omzunun neden çıktığını açıklıyor. Open Subtitles وهو ما قد يفسر ستيوارت برادلي خلع في الكتف بعد الوفاة.
    Ve o gece kliseden çıktığını gördüm.. ..yüzünde bir gülümseme vardı.. Open Subtitles وليلتئذٍ رأيتك تغادرين الكنيسة وتلك النظرة تعتلي محياك
    Skandalla ilgili bir şey sormadı. Sadece Voss'un kiminle çıktığını sordu. Open Subtitles حسنا، لم يسألني عن أعمال فوس، كل ما أراد معرفته عمن كان يواعدها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more