| - Bu akşamüstü çalışmam gerekiyor. | Open Subtitles | بيبي تعرفين أنه يجب أن أعمل عصر هذا اليوم |
| Evet, Quake'e gidersem, dışarı çıkmam biraz zor olabilir çünkü gece vardiyasında çalışmam gerekiyor. | Open Subtitles | أجل، بعد ذهابي لمطعم الزلزال، وأعتقد أن لديّ مشكلة في الخروج لأنني يجب أن أعمل في الدوام الليلي |
| Oldu ben kaçtım. Radyo istasyonu'nda çalışmam gerekiyor. | Open Subtitles | حسناً, أنا راحلة, محطات الراديو سوف تعطي هدية سيارة فان, وأنا علي العمل |
| Ama bazen çalışmam gerekiyor, ya da özel işlerim oluyor. - Anlamalısın. | Open Subtitles | لكن أحيانا علي العمل أو القيام ببعض الأمور |
| Daha hâlâ "Johnny'nin Muzları" için onunla her gün çalışmam gerekiyor. | Open Subtitles | وما زال عليّ العمل معه في "الموزة جوني" يومياً |
| Bay Carson, bana itibar etmeniz için bu evde daha ne kadar çalışmam gerekiyor? | Open Subtitles | سيد (كارسون)، كم من الوقت عليّ العمل في هذا البيت -لأحظى بأي ثقة؟ |
| Wichita'daki eğitim programına başvurmak istiyorum ama başvurmadan önce, şubede veznedar olarak 100 saat çalışmam gerekiyor. | Open Subtitles | أود ان أتقدم بتعبئة طلب المدير التنفيذي للبرنامج التدريبي في ويتشتا لكن قبل ان أستطيع فعل ذلك ، يتوجب عليّ أن أعمل 100 ساعة كصراف في البنك الفرعي |
| Sadece sınıfa yetişebilmek ve ...geçer not almak için daha çok çalışmam gerekiyor. | Open Subtitles | أنا فقط علي أن أعمل بجد أكثر لكي أكون مستعداً بشكل أفضل لهذا الدرس القادم |
| Davetimi geri çekeceğim, ama bu olay üzerinde çalışmam gerekiyor. | Open Subtitles | سأقوم بسحب دعوتي له لكني أحتاج للعمل علي هذه القضية |
| - Oh, keşke seninle gelebilseydim, ama tüm öğleden sonra çalışmam gerekiyor. | Open Subtitles | اه , اتمني لو استطيع ولكن للأسف لا بد لي من العمل بعد ظهر اليوم |
| - Oh, hayır,hayır çalışmam gerekiyor. | Open Subtitles | تذهبين لجولة معى |
| Sadece daha sıkı çalışmam gerekiyor. İlacın etkisini telafi edebilmek için. | Open Subtitles | و لكن فقط يجب أن أعمل بمجهود أكبر لأعوض توقفى عن تناوله |
| Üzgünüm ama bütün haftasonu çalışmam gerekiyor. | Open Subtitles | أنا آسف، إنّما... يجب أن أعمل طوال نهاية الأسبوع. |
| İyi, şimdi söylüyorum cuma benim çalışmam gerekiyor, | Open Subtitles | حسناً. ها أنا أخبرك. يجب أن أعمل يوم الجمعة، لذا (كاثرين) ستأخذ (إم. |
| Çok çalışmam gerekiyor, tatlım. Baban bir çok "saçma sapan vaatte" bulundu. | Open Subtitles | علي العمل بجهد يا صغيرتي، عقد أباك الكثير من "الوعود المجنونة" |
| Benim de çalışmam gerekiyor, hatırladınız mı acaba? | Open Subtitles | ياليت ،لكن علي العمل ايضاً أتذكر؟ |
| Ve bunun üzerinde çalışmam gerekiyor. | Open Subtitles | و... عليّ العمل على هذا |
| Gündüzleri masrafları ödemek için çalışmam gerekiyor. | Open Subtitles | حسناً، عليّ أن أعمل يومياً وأدفع ثمن دروسيّ كما قال (هال): |
| Hey, dinle evlât, çalışmam gerekiyor, ...bu yüzden bisiklet sürmen için Beth gelip seni alacak, tamam mı? | Open Subtitles | مرحبا يا صاحبي اسمع علي أن أعمل لذا فأن بيث ستأخذك لركوب الدراجة اتفقنا؟ |