Eğer bu çizdiğin şey, bu bomba, doğruysa.... ...hepimiz ölüyüz demektir. | Open Subtitles | , إن كان هذا الشئ الذي رسمته , هذه القنبلة , لو كانت حقيقية سنموت جميعاً |
Aramızda senin çizdiğin bir çizgi var. Çizgi falan değil. Bir duvar var. | Open Subtitles | هناك خطّ بيننا رسمته أنتِ انسي ذلك؛ صار الآن جدار |
Sanırım aklım hala çizdiğin o korkunç resmimdeydi. | Open Subtitles | أعتقد أن عقلي كان مشغولا بالصورة الفظيعة التي رسمتها لي |
Tanya'nın kızı uğradı ve onu çizdiğin resimleri gördü. | Open Subtitles | ابنةُ تونيا أتت وشاهدت الصور التي رسمتها |
Biliyorsun ben, uh... son çizdiğin için teşekkür ederim ama sorun şu ki yine yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنت تعلم , أنا أردت أن أشكرك على تلك الرسمة لكن الأمر هو |
Biliyorum. 40 dakikadır kusmuk torbasının üzerine çizdiğin haritayı çalışıyorum. | Open Subtitles | انا اعلم , لقد كنت ادرس هذا الخطه التي رسمتيها على كيس الترجيع لمدة 40 دقيقه |
performans, ne yaptığındır; ne kadar hızlı koştuğun ne tür resimler çizdiğin, ne tür yazılar yayınladığın. | TED | حسنًا، الأداء هو ما تفعله ما مدى سرعتك في الركض، وما نوع اللوحات التي ترسمها ما نوع الصحف التي تنشرها |
- Morty, yanlış anlama ama 8 yaşındayken beni çizdiğin resim, kaza sonucu oluştuğum gerçeğini unutturmayacak bana. | Open Subtitles | -لا تشعر بالاهانة لكن إحدى رسومك عندما كنت في الثامنة لن تشعرني بالتحسن |
Kapının arkasına çizdiğin o korkunç ayı beni çok korkuturdu. | Open Subtitles | ذلك الدب المروع- .الذي رسمته وراء الباب .كان يخيفني كثيراً |
Tatlım, benim için çizdiğin o ev vardı ya... Onu nerede gördün? | Open Subtitles | المنزل الذي رسمته من أجلي أين رأيته؟ |
Belki bana çizdiğin şeyi gösterebilirsin. | Open Subtitles | اتعجب اذا كنت تريد ان ترينى ما رسمته. |
Tatlım, benim için çizdiğin o ev vardı ya... | Open Subtitles | صغيري البيت الذي رسمته لي |
Zihnini izle, haritanı... Kuma çizdiğin o sembolleri... | Open Subtitles | ما رسمته في الرمال هو دليلك |
Kafanda çizdiğin o toz pembe tabloyu canlandıramayacağının gayet farkında. | Open Subtitles | هي تعلم أنّها لا تمكنها مواصلة حياتها وفقًا للصورة الصغيرة الجميلة التي رسمتها لها في مخيّلتك. |
çizdiğin şu resme bak. | Open Subtitles | انظر إلى تلك الصورة التي رسمتها |
Senin bilinçaltında çizdiğin. | Open Subtitles | و أنتَ من لاوعيكَ رسمتها أيضاً |
çizdiğin resmin ne anlattığını biliyorum. | Open Subtitles | أعرف ما تعنيه الصورة التي رسمتها |
Senin çizdiğin saatimi bugün yıkayıp çıkarttırdı bana. | Open Subtitles | اليومَ جعلتني أملأ فراغات الرسمة التي قمتَ برسمها |
Senin çizdiğin saatimi bugün yıkayıp çıkarttırdı bana. | Open Subtitles | اليوم جعلتني أملأ فراغات الرسمة التي قمتَ برسمها |
Bu da evimizi çizdiğin harita. | Open Subtitles | هذه هي الخريطة التي رسمتيها لمنزلنا. |