"çizmek" - Translation from Turkish to Arabic

    • رسم
        
    • أرسم
        
    • ترسم
        
    • لرسم
        
    • الرسم
        
    • ترسمي
        
    • ارسم
        
    • نرسم
        
    • ترسمني
        
    • رسمه
        
    • أرسمك
        
    • والرسم
        
    • لأرسم
        
    • شطب
        
    Hayatın boyunca meyve ve çay partilerinde dans eden insanları mı çizmek istiyorsun? Open Subtitles هذا ما تريدين فعله لحياتك ؟ رسم الفواكه و الرقص وحفلات الشاي ؟
    Aslında kendine kaş çizmek yerine kaşsız gezsen daha iyi olur gibi. Open Subtitles مرحبا , من اللطيف مقابلتك , أتعرفين , بدلا من رسم حواجبك
    Bir araba çizmek istiyorum. Çok çabuk yapacağım. Büyük bir lastik koyuyorum. TED إذاً أريد أن أرسم سيارة صغيرة هنا. سأفعل ذلك سريعاً. وأضع دواليب كبيرة عليها.
    Deney kapsamında karşılaştığım her organizasyon için teknolojiyi de içeren yeni bir şema çizmek zorunda kaldım. TED ولذا لكل منظمة التقيت بها من أجل تجربتي، توجب علي أن أرسم مخططًا تنظيميًّا جديدًا يحتوي على التكنولوجيا.
    Yangın resimleri çizmek onları çıkarmaktan daha iyi değil mi? Open Subtitles أفضل بكثير أن ترسم النيرانِ مِنْ أن تولعها، أليس كذلك؟
    Bugün size dünyanın dört bir yanındaki bilimciler tarafından insan zihninin sinirsel portresini çizmek amacıyla yürütülen bir projeden bahsedeceğim. TED أرغب اليوم في أن أخبركم عن مشروع يشارك فيه العديد من العلماء من مختلف أنحاء العالم لرسم صورة عصبية للعقل البشريّ.
    Tabii, o klas labirenti çizmek için zamanı nereden buldum sence? Open Subtitles بالطبع، وكيف كنت تعتقد أن لدي وقت الرسم تلك المتاهة الغبية؟
    Açık olmak gerekirse, ben gazeteciyim, teknolojist değilim, ve yapmak istediğim kısaca bugünün ve geleceğin nasıl görüneceğine dair bir resim çizmek. TED الآن حتى نكون واضحين، أنا صحفي ولست تكنولوجيا، وبالتالي ما أود القيام به باختصار هو رسم صورة لما سيكون الحاضر والمستقبل عليه.
    Bu sorunu aşmanın bir yolu resim çizmek. TED واحدى الطرق للقيام بذلك هي عن طريق رسم الصور
    Şimdi, yeni iş karmaşıklığı karşısında, tek çözüm, rapor veren çizgilerle beraber kutular çizmek değil. TED الآن، في مواجهة التعقيد الجديد للأعمال التجارية، إن الحل الوحيد ليس في رسم جداول مع سطور الإبلاغ.
    Bu haritayı her birkaç ayda bir yeniden çizmek zorundayım, çünkü birileri belirli tarihlerin yanlış olduğunun keşifini yapıyor. TED علي أن أعيد رسم هذه الخريطة كل عدة أشهر، لأن شخصاً ما يكتشف أن تاريخاً معيناً كان خاطئاً.
    Zenginlere resim çizmek, onların özgürlüğüne sahip olmak.. .... Estella'yı sevmek.. Open Subtitles أن أرسم لسيدة غنية أن أتدخل بحريتهما وأن أحب إستيلا
    Daha fazla izci olmak istemiyorum. Ben çizmek istiyorum. Open Subtitles لا أريد أن أستمر في الكشافة بعد الآن أريد أن أرسم
    Bu duyguyu çizmek istiyorum. Ama yapamıyorum. Open Subtitles أريد أن أرسم هذا الشعور , و لكني لا أستطيع
    Yani çizmek çok acı verdiği için sanat okulunu bırakmak zorunda kaldı. Open Subtitles لقد إضطُرت لترك كلية الفنون لأنّه كان مؤلماً جداً لها بأن ترسم.
    Diğerleri ise çöp adamlar veya gülen yüzler çizmek istedi. TED وبعض الناس قد ترسم أشخاص بالعصي ووجوها ضاحكة.
    Tabi ki hayır. Bunu çizmek için akademik bir çalışmanın asıl verilerini kullandım. TED الآن، جدياً، لقد استخدمت بيانات حقيقية من دراسة أكاديمية لرسم هذا.
    Öncelikle çizmek, olayları düğümleri olan sistemler ve onların ilişkileri olarak algılamamıza yardım ediyor. TED أولاً، الرسم يساعدنا في فهم المواقف كالأنظمة ذات العقد وعلاقاتها.
    Birbirlerinin üstüne işeyen insanlar çizmek zorunda değilsin. Open Subtitles لأيجـب عليك ان ترسمي اي شخص يتبول على اي شخص
    İçerde çizmek zorunda kalacağım o zaman. Seni çizeyim mi? Open Subtitles علي ان ارسم في البيت , اتريدين ان ارسمك ؟
    Tamam, tek yapmam gereken, bir daire daha çizmek ve üçgenlere bölmek. Open Subtitles حسناً، كل ما علينا فعله هو أن نرسم دائرة أخرى و نثلث
    Ama harika bir maceraydı. Oyuncak kediyi bulan ressam kız benim resmimi çizmek istiyor. Open Subtitles وتلك الرسامة التي وجدت القط المحشو تريد ان ترسمني في لوحة
    müzik yaratmakla sanat eseri yaratmak birbirine paraleldir, çünkü çizim için güdün yada başlangıç fikrin, karakterindir -- kimi çizmek istediğine yada özgün bir karakter çizip çizmek istemediğine karar vermek istersin. TED أن هناك تشابه بين تكوين الموسيقى وتكوين الرسوم لان محرك فكرة الرسم أو فكرتك الأولية للرسم الذي تريد رسمه هي الشخصية الكرتونية التي تقرر أن ترسم أو إن كنت تريد أن ترسم شخصية حقيقة
    Tamam. Seni onun içinde çizmek hoşuma giderdi. Open Subtitles حسناً، كنت أود أن أرسمك مرتدية ذلك الثوب
    Halka açık duvarlara resimler çizmek, kuşlarla ilgilenmek ya da artık kimsenin istemediği yaşlı köpeklerin bakımını üstlenmek de olabilir. TED والرسم على جداريات المجتمع أو مراقبة الطيور في بيئتها الطبيعية أو تبني الكلاب كبيرة السن والتي لن يقوم بها أي شخص آخر.
    Harita çizmek için kayak yapmıyorum, herkes Kuzey Kutbunun yerini biliyor. TED ولم أتزلج لأرسم خريطة الجميع يعلم أين يقع القطب الشمالي.
    Adaleti sağlamak defterde bir ismin üstünü çizmek kadar kolaydı. Open Subtitles تحقيق العدالة كان بسهولة شطب أسامي من كتاب.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more