Bu çok romantik olur. İleride çocuklarımıza anlatacak bir anı olur. | Open Subtitles | ستكون خطوة رومنسية وشيئاً جميلاً نقصه على مسامع أولادنا يوماً ما |
Neden bu aptal herifin çocuklarımıza bu çılgın sporu öğretmesine izin vermiyoruz? | Open Subtitles | مهلا , لماذا لا ندع ذلك الغريب يُعلم أولادنا تلك الرياضة المجنونة؟ |
çocuklarımıza korku içinde yaşamamalarını öğretmeye çalışıyoruz, ama bu zor. | Open Subtitles | نحاول تعليم أطفالنا أن لا يعيشوا في خوف، لكنه صعب. |
Belki de hepimiz çocuklarımıza değerli bir miras bırakacağız, parasal anlamda değil. | TED | لذا ربما سنحتاج ترك لأولادنا ميراث قيّم، وليس ثروة مالية |
Anlaşılması zor konuları çocuklarımıza ne zaman açıklayacağımıza dair kararlar alırız. | Open Subtitles | يجب علينا القيام بتلك القرارات الغريبه عن ماذا نقول لأطفالنا ومتى |
Yolsuzluğa karşı savaş kendimize, ailemize, arkadaşlarımıza ve hatta çocuklarımıza yaptırımlar getiriyor. | TED | محاربة الفساد يجلب مصائب لأنفسنا وأسرنا , و أصدقائنا , أو حتى أبنائنا |
İşlerimize hakim değiliz, çocuklarımıza hakim değiliz ve kesinlikle bu gezegene hakim değiliz. | Open Subtitles | نحن لا نتحكم في زمام وظائفنا نحن لا نتحكم في زمام اطفالنا وبالتأكيد نحن لا نتحكم في زمام هذا الكوكب |
çocuklarımıza ne kadar iyi bir sınavlarda başarılı olunabileceğini öğretmemeliyiz. | Open Subtitles | لا ينبغي ان نُعلم اولادنا أن يُصبحوا جيدين في الامتحانات |
Yapmamız gereken çocuklarımıza uyuşturucudan uzak durmaları için sadece güvenmek. | Open Subtitles | حسنا, يجب ان نثق بأطفالنا انهم سوف يبتعدون عن المخدرات. |
çocuklarımıza gelenekleri ile onur duymalarını öğretmeye çalıştık, ama bu çok zor. | TED | وقد حاولنا أن نعلم أولادنا أن يفخروا بتقاليدهم، لكنه صعب جدا . |
Onur insanı insan yapan şeydir, çocuklarımıza öyle demiştin. | Open Subtitles | الشرف هو هبه التي يعطيها الرجل لِنفسه. هذا ما أخبرت بهِ أولادنا. |
çocuklarımıza insanların görünüşleri yüzünden daha iyi olacaklarını söylemeliyiz. | Open Subtitles | لا أن نخبر أولادنا أنهم ليسوا جيدون بسبب طريقة نظرة الآخرين لهم |
Ve eğer çocuklarımıza yalnız olmayı öğretmezsek, sadece nasıl yalnız kalınacağını bilecekler. | TED | و إذا لم نعلم أطفالنا أن يكونوا لوحدهم، فإنهم سيعرفون فقط كيف يكونون وحيدين. |
Ebeveynler olarak içgüdümüz çocuklarımıza emir vermemizi söyler. | TED | لدينا غريزة كوالدين وهي تنظيم محيط أطفالنا. |
Belki analitik yeteneklere ihtiyaç duyarlar diye çocuklarımıza satranç öğretiriz. | TED | نعلم أطفالنا الشطرنج، لربما يحتاجون المهارات التحليلية. |
Burayı çocuklarımıza bırakıp onlara sonsuz imkânlar sağlamış oluruz. | Open Subtitles | ونورث الأرض لأولادنا ونعطيهم فرص ليست لها مثيل |
Filmin çocuklarımıza uygun olup olmadığına bakıyorum. | Open Subtitles | إذا كان لا بد أن تعرف فقد بقيت هنا لكي أرى فيما إذا كان الفيلم مناسباً لأولادنا |
Biz onu, çocuklarımıza, torunlarımıza ve asla karşılaşmayacağımız bizden sonraki nesillere sapasağlam aktarmakla sorumluyuz. | TED | ندين لأطفالنا ولأحفادنا وللأجيال التي لن نلتقي بها أبدا بأن نبقيه محميا ونمرره لمن بعدنا. |
Şimdi, devlet kurumlarından umudunu kesmiş olanlarımızın çocuklarımıza bırakmak istediğimiz dünya ile ilgili kendimize sormasının zamanıdır. | TED | الآن بالنسبة للذين قد يئسوا من الحكومة منا، حان الوقت لنسأل أنفسنا حول العالم الذي نريد أن نتركه لأطفالنا. |
çocuklarımıza kusur bulurken fark ediyoruz ki o çocuğun olduğu yerde önceleri sessizlik vardı, şimdi o da dünyada bir iz bırakacak. | TED | ونوبخ أبنائنا ثم ندرك يوماً ما أن الصمت يعم حيث كان ذلك الفتى، الذي يشق طريقه الآن في الدنيا. |
- çocuklarımıza anlatırsın. | Open Subtitles | -احتفظ بها لكى احكيها الى اطفالنا -هذا يكفى |
Bu insanları evimize alıyoruz çocuklarımıza bakıyorlar, arabalarımızı park ediyorlar ama onları ülkemize almıyoruz. | Open Subtitles | نحن نسمح لهؤلاء الناس بالدخول لبيوتنا يعتنون بأبنائنا ويركنون سياراتنا لكننا لانسمح لهم بالدخول لبلادنا هل هذا منطقي بالنسبة لكم ؟ |
Tabii ki, yüz yıl önce lise hareketiyle Amerika'nın yaptığı gibi, kendimize ve çocuklarımıza yatırım yapmayı karşılayabiliriz. | TED | بالطبع يمكننا الاستثمار في أنفسنا وأطفالنا كما فعلت أمريكا قبل مائة عام مع حركة المدرسة الثانوية. |
Onun yokluğunda çocuklarımıza nasıl mümkün olan en iyi ebeveyn olabileceğimi sordum. | TED | سألت إيمي كيف من الممكن أن أكون أفضل أب لأبنائنا علي الرغم من غيابها. |
çocuklarımıza iyi bak. | Open Subtitles | اعتن بأولادنا جيداً |
Ve her şey planladığımız gibi giderse yarın gece çocuklarımıza kavuşmuş oluruz. | Open Subtitles | و اذا سار كل شيء حسب الخطة سنتحد مع أبناءنا ليلة الغد |
çocuklarımıza ve onların çocuklarına yaşanabilir bir gezegen bırakabiliriz. | Open Subtitles | سنتمكن من إيجاد عالم يتمكن أبناؤنا وأحفادنا من العيش فيه |
Diğerlerine, özellikle çocuklarımıza sürekli gösterdiğimiz ne sevilebilir, değerli ya da övgüye değer ve ne değil gibi değerlerden bahsediyorum. | TED | أعني أننا نُظهر باستمرار للآخرين ولأطفالنا تحديدًا، ما هو مقبول أو جدير بالثناء، وما هو عكس ذلك. |