"çok daha büyük bir" - Translation from Turkish to Arabic

• أكبر بكثير
• أكبر مما
• هناك من هم أكبر
• أضخم بكثير
• أكبر مستوي

Bu ipler, mahalleden çok daha büyük bir şeylere katkı koyabileceğimiz bir alan yaratıyorlardı.
أحدثت هذه الحبال مساحة حيث كنا قادرين على المساهمة بشيء ما الذي كان أكبر بكثير من الحي والجيرة.

Bu yüzden de çoğu kişi bildiğimiz yalan itirafların çok daha büyük bir buzdağının ucu olduğunu söylüyor.
ولهذا السبب، يعتبر العديدون أن الاعترافات الكاذبة التي نعلم بها هي قمة جبل جليدي أكبر بكثير.

65 milyon yıl önce, çok daha büyük bir nesne Dünya'ya çarptı ve büyük bir yok oluşa sebebiyet verdi.
قبل 66 مليون سنة، جسمٌ أكبر بكثير ضرب الأرض، مما تسبب في حدوث انقراض هائل.

Bu arabayla eve gidişin, sizin düşündüğünüzden çok daha büyük bir etkisi var.
جولة السيارة هذه لها تأثير أكبر مما تتصورون،

Evet, ve bize de sanki çok daha büyük bir şeymiş gibi göstermek istedi.
أجل، وليجعلنا حيارى جعل الأمر يبدو أكبر مما كان عليه

Benden çok daha büyük bir balıkla karşı karşıyasın.
هناك من هم أكبر مني

Düşünebileceğinden çok daha büyük bir şeye bulaştın.
أنتِ متورطة فى شىء أضخم بكثير مما يمكنكِ تخيله

Düşünebildiğimizden çok daha büyük bir fark yarattık.
إختلاف أكبر مستوي مِنْ أعتقد أيّ منّا كان يُمكنُ أنْ يَتخيّلوا.

Verilerinizi paylaşma fikrine açık olmalısınız, ki bu web sitenizi ya da bilgisayarınızı paylaşmaktan çok daha büyük bir adımdır.
لذا يجب أن نكون منفتحين لتقاسم البيانات، التي هي خطوة أكبر بكثير من مجرد مشاركة صفحة على الشبكة، أو من حاسبك.

Böylece bir okul kurdum ve bu süreçte çok daha büyük bir şey öğrendim.
لذا أنشأتُ مدرسة، وخلال تلك العملية، تعلّمت شيئًا أكبر بكثير.

Bizden çok daha büyük bir şeyler ucundasın Michael.
أنت على حافة شيء أكبر بكثير منا يا صديقي

Ancak şu anda baktığımız, çok çok daha büyük bir şeyin küçücük bir parçası.
لكن ما ننظر إليه هو فقط جزءاً ضئيلاً من شيءٍ أكبر بكثير.

Bu inanılmaz mağara daha büyük bir hikâyenin bir parçası çok daha büyük bir hikâyenin... 65 milyon yıl önce dünya tarihindeki en yıkıcı çarpışmalardan biri burada yaşandı.
هذا الكهف المدهش جزءٌ من قصة أكبر، قصة أكبر بكثير. قبل خمسة وستين مليون عام، كان هذا هو موقع

çok daha büyük bir gizem - Belki de nihai gizem.
بينما يحاوِلون حل لُغز المادّة، أدرك عُلماء الفيزياء أنهم على دربٍ للُغزٍ أكبر بكثير .. رُبما اللُغز المُطلق.

Haklıymışsın, Şebeke'nin işi değil. çok daha büyük bir şeyler dönüyor.
لقد كنت محقاً , الشبكة لا تسعى خلفه لان هذا شيئاً أكبر بكثير

Bu çok daha büyük bir kontrol seviyesi gerektirir. Pratik yapmalıyız.
يتطلب درجة أكبر بكثير للسيطرة علينا أن نتدرّب

Başlattığımız bu küçük şey, hayal edebileceğimizden çok daha büyük bir şeye dönüştü.
هـذا الشـيء الـصـغـيـر الذي بـدأنـاه تحول الى شيء أكبر مما يمكن أن نتصوره أي وقت مضى

Bundan çok daha büyük bir savaşla karşı karşıyasın, çaylak.
لديك معركة أكبر مما توقعت، أيتها المجندة المبتدئة.

Gelmesini söyle yoksa şu andakinden çok daha büyük bir sorunu olur.
أخبره أن يكون هناك، خلاف ذلك هو ستكون لديه مشكلة لعينة أكبر مما يملك أصلا.

2008'de adanın güney ucunda çok daha büyük bir buzla kırılmaya başladı.
في عام 2008، رفٌ جليديٌ أضخم بكثير يقع عند الطرف الجنوبي من شبه الجزيرة بدأ في التكسّر

Kuşlar kadar nehirdeki canlıların da göç rotası üzerinde yer alan Shanghai şimdi çok daha büyük bir istila için hazırlanıyor.
وتقع على الطريق الرئيسية الهجره لالطيور فضلا عن نهر الحياة شنغهاي تستعدّ الآن لإحتلال أكبر مستوي