"öğrenciyi" - Translation from Turkish to Arabic

    • طالب
        
    • الطالب
        
    • الطلاب
        
    • طالبة
        
    • طالباً
        
    • الطلبة
        
    • طالبًا
        
    • للتلميذ
        
    • تلميذًا
        
    • الطلّاب
        
    • الطالبة
        
    Asla, tekrar ediyorum, hazır olmayan bir öğrenciyi asla geçirmeyeceğim. Open Subtitles بمرور طالب اخر ليس مستعدا للطيران ..لذا الامر متعلق بذلك
    Sadece dil yeteneklerine bakarak bir öğrenciyi kabul etmemek doğru olur mu? TED الآن، هل يصح رفض أي طالب بناء على إمتحان لغة وحسب؟
    Sicilimin bozulmasından korkmasam... çoktan duvara çivilemiştim o öğrenciyi. Open Subtitles ذلك الطالب لو لم تعتمد وظيفتي على ذلك لكنت سحقته سحقًا بهذا الجدار منذ زمن طويل هنا بالضبط، فوق الأرضية قليلاً
    Geçen sene bir sürü öğrenciyi Shenzhen'e gönderdik ve Shenzhen'de fabrika içindeki yenilik yapanlarla beraberce oturdular ve bu harikaydı. TED قبل عام أرسلنا مجموعة من الطلاب إلى مدينة شنجن وجلسوا عن الأرض المصنع مع المبتكرين في شنتشن و كان مدهش
    Bir öğrenciyi topla fırlatma girişiminde bulunma kararından pişmanlık duyuyor musun? Open Subtitles هل تندمين على خياركِ بمحاولة إطلاق طالبة من مدفع ؟
    - Mads değil. Bu hafta her gün farklı bir öğrenciyi çekiyorum. Open Subtitles كل يوم هذا الأسبوع, سأصور طالباً مختلفاً.
    Ve unutmayın, geçen sene dört yüzden fazla siyah öğrenciyi öldürdüler. Open Subtitles ...وتذكروا لقد قتلوا أكثر من 400 طالب أسود في العام المنصرم
    Zaman talepleri harika, ve zayıf bir öğrenciyi.. Open Subtitles إن الوقت يحتاج إلى طالب ممتاز وانا لاأريد التعرض للخطر
    Üç yıl önce, hipnoz ilacı verip Princeton'lı öğrenciyi... gömdüğü yeri öğrenmeye çalıştılar. Open Subtitles محاولين أن يعرفوا منه أين دفن طالب من برينستون
    Tamamen dahi bir mühendismiş, başka bir öğrenciyi öldürmeye çalışana kadar. Open Subtitles هي كانت مهندسة بارعة حتى قامت بقتل طالب آخر
    Bu geleceği parlak ve onurlu genç öğrenciyi kim kurtaracak? Open Subtitles -من سوف ينقذ هذا الطالب المتفوق الواعد؟ هاى هاى هاى..
    Bu öğrenciyi Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'ne kaptırmak istemiyoruz. Open Subtitles أردنا قبول هذا الطالب قبل أن يقوم معهد ماساتوستس للتكنولجيا بانتزاعه.
    Kovulan öğrenciyi geri almazsak, fabrikayı kapatacaklarmış. Open Subtitles يطالبون بإرجاع الطالب الذي فصلُ وإلا سيغلقون مصنع الفولاذ
    Başkomiser, her bir öğrenciyi sürükleyerek getirebiliriz sorgulama için, onları terleterek doğruları öğreniriz. Open Subtitles الكابتن، يمكننا سحب كل من الطلاب أسفل إلى الاستجواب، عرق الحقيقة للخروج منها.
    Şimdi kampüsümün (Maryland Üniversitesi, Baltimore County, UMBC) her türlü öğrenciyi, sanat, beşeri bilimler bilim ve mühendislik alanlarında eğitme konusundaki başarısından bahsedeceğim. TED سأتحدث عن نجاح جامعتي، جامعة ماريلاند في مقاطعة كاونتي، في تعليم الطلاب من كل الفئات، في الفنون والعلوم الانسانية ومجالي العلوم و الهندسة.
    Bir çalışmada araştırmacılar, çalışan 260 öğrenciyi gözlemledi. TED في إحدى الدراسات، قام الباحثون بملاحظة 260 من الطلاب وهم يدرسون.
    14 kız öğrenciyi bıçaklamakla kalmadı. Sanat yapıyordu. Open Subtitles لم ينتزع أحشاء 14 طالبة وحسب لقد كانَ يصنع الفن.
    Bir öğrenciyi tehdit ediyordunuz, yani evet bir sorun var. Open Subtitles أنت تقومين بتهديد طالبة لذا نعم , انا أقول بأن هناك مشكلة
    Küçük bir öğrenciyi vursan ölebilirdi! Open Subtitles لو أصبت طالباً صغيراً ! لكان من الممكن أن يموت
    Tüm dünyadan 100 yetenekli öğrenciyi her yaz biraraya getiriyoruz. TED فننظم كل صيف لقاءا يجمع حوالي 100 من الطلبة الموهوبين حول العالم.
    -Genç ve yetenekli bir öğrenciyi. Open Subtitles كان طالبًا يافعًا، موهوبًا بصورة استتثنائية.
    Üçbüyücü Turnuvası'nı kazanan öğrenciyi bekleyen şey bu. Open Subtitles هذا سباق للتلميذ الذى يفوز بعنوان المسابقه
    Evet, şu memurun geçen bir öğrenciyi dövdüğüne eminim. Open Subtitles - نعم، هذا شرطي يضرب تلميذًا يحاول المرور.
    20 yıl önce bir grup öğrenciyi öldürdü. Open Subtitles لقد قتل شرذمة من الطلّاب مذ 20 عامًا.
    eğer yeterince iyi bakarsan, "A" lık öğrenciyi bulabilirsin. ve bulduğunda, yanlarına oturmaya çalış, böylece sınavda kopya çekebilirsin. Open Subtitles إن بحثت بجدية ستجدين الطالبة ذات درجات الإمتياز وحين تجدينها حاولي الجلوس بجوارها لتنقلي الإجابات أثناء الإمتحان

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more