Örneklerde bulunan bir şey hastalığa sebep olduğu düşünülen bakterileri öldürüyordu. | TED | كان هناك شيء ما في العينة يقتل البكتيريا التي يفترض أنها تسبب المرض. |
Bir kez az kalsın birini öldürüyordu. Sadisttir. | Open Subtitles | لقد رأيته يكاد يقتل رجل ذات مرة هو يحب هذا |
Bay Copeland kötü bir adamdı. Adamlarımdan birini öldürüyordu. | Open Subtitles | كان السّيد كوبيلاند رجلا سيئا كان ينوي يقتل أحد صبياني |
Bunu yapan süvari sarı saçlarımı görene kadar neredeyse öldürüyordu beni. | Open Subtitles | الجندي الذي فعل بي هذا كاد يقتلني قبل أن يرى شعري الأشقر |
Nerdeyse sizi ve oğlunuzu da öldürüyordu. Gerçekler bunlar. | Open Subtitles | كاد أن يقتلك أنتي وأبنك ؛ هذه هيا الحقائق |
Benim oğlum bir sünepe olabilir ama onunkine dokunduğumda, neredeyse beni öldürüyordu. | Open Subtitles | بامكاني أن أصفع ابني بقوة لكن عندما لمست ابنها كادت أن تقتلني |
Kangren olan bir cüzzamlı yüzünden neredeyse Ishal bizi öldürüyordu. | Open Subtitles | كانت الغرغرينا تملاه فكاد الاسهال ان يقتلنا |
New Orleans'a gel, nasıl eğlenilir sana göstereyim. Lestat, gecede iki bazen de üç kişi öldürüyordu. | Open Subtitles | تعال خارج نيو اورليانز ودعني أريك شيئا ما على الحقيقة ليستات كان يقتل أثنين واحيانا ثلاثة كل ليلة |
Lestat, gecede iki bazen de üç kişi öldürüyordu. | Open Subtitles | ليستات كان يقتل أثنين واحيانا ثلاثة كل ليلة |
Karındeşen hep arka sokaklarda öldürüyordu... ama bunlar her zaman, kalabalık sokakların yanı başındaydı. | Open Subtitles | القاتل يقتل في الممرات ولكن عاده في الشوارع المزدحمه |
O da insanları öldürüyordu. Ben de aynı imgeleri görüyordum. | Open Subtitles | المقصد هو أنه كان يقتل الناس ،و كانت تراودني نفس الرؤى عنه |
Yanlış yaptıkları için kötüleri öldürüyordu. | Open Subtitles | أجل تعلم أنه كان يقتل فقط الأشرار لأنهم يقومون بالخطأ |
Bu suç beni öldürüyordu. Kim olduğunu öğrenmeliyim. | Open Subtitles | الذنب كاد يقتلني كان لا بدّ أن أعرف من كان |
Bulduğum şeyi kimseye söyleyememek beni öldürüyordu. | Open Subtitles | كان يقتلني , أنني لم أكن قادراً على إخبار أي شخص بما قمت بأكتشافه |
Bu imkansız. Buraya sadece asansörle çıkmak bile beni öldürüyordu. | Open Subtitles | ذلك مستحيل، صعدتُ للتو بواسطة المصعد وكاد ذلك يقتلني. |
Önce seni kurtardı, şimdi de öldürüyordu. | Open Subtitles | أنقذك المرة الماضية, وكاد أن يقتلك اليوم. |
Önce seni kurtardı, şimdi de öldürüyordu. | Open Subtitles | أنقذك المرة الماضية, وكاد أن يقتلك اليوم. |
Doktorlarım, ciğerlerimin kapasitesinin yüzde 70'e düştüğünü söylediler, ve bu beni öldürüyordu. | TED | قال لي أطبائي أن قدرة رئتي إنخفضت إلى 70 في المائة وأنها تقتلني |
Hadi, birisi köpeğini dışarıda bırakmış ve o da yola gelmiş, neredeyse bizi öldürüyordu. | Open Subtitles | اوه هيا شخص ما فقط سمح لكلب ما بالخروج وذهب على الطريق وكاد ان يقتلنا |
Onu neredeyse öldürüyordu. | Open Subtitles | الشئ اللعين اقترب من أن يقتله هذا ما فعله. |
Öldürdüğümüz hayvanlar bizi ve gezegeni öldürüyordu. | Open Subtitles | الحيوانات ذاتها التي نقتلها كانت تقتلنا في الكوكب. |
Anlaşılan üzerinde çalıştığımız tüm o iyi müzik neredeyse seni öldürüyordu. | Open Subtitles | يمكننا القول،الموسيقى الجيدة التي عملت عليها كادت ان تقتلك |
Erkek arkadaşın, neredeyse beni bu tüfeklerden biriyle öldürüyordu. - Şimdi sen de... | Open Subtitles | خليلكِ قتلني تقريبًا بواحدة من تلك البنادق... |
Tek bir insana bile saadetinizi vermeniz sizi öldürüyordu. | Open Subtitles | -مباركةُ انسانٍ واحد كادت تقتلكِ . |
O gizli bir davaydı. Tüm saygımla efendim, baştaki dedektif bir aptaldı, az daha beni öldürüyordu. | Open Subtitles | ومع كامل أحترامي ،ولكن رئيس المحققين كان غبيا لقد اوشك أن يستبب بمقتلي |
Bu herif eski kahverengi bir kamyon kullanıyor ve neredeyse bizi öldürüyordu. | Open Subtitles | هذاالرجليقودشاحنةبنّيةقديمة ... وكان سيقتلنا تقريباً ... |
Sizin de arabaya koyduğunuz bomba beni ve Michael'ı öldürüyordu, ödeştik sayılır. | Open Subtitles | حسنٌ، تفخيخكم للسيارة كاد يتسبب بقتلي و(مايكل) لذا، أعتقدُ أننا متعادلان |
İnsanları öldürüyordu ama bunu istememişti. | Open Subtitles | كانت تقتل الناس، لكنّها لم تقصد أذيّة أحد. |