| Bir gün bir Afgan kabilesi beni hapis tutan asileri öldürdü. | Open Subtitles | ذات يوم قام رجل من القبائل الأفغانية بقتل الثوّار الذين أسروني |
| Bu kasabadan biri onu öldürdü! Kim olduğunu bulmanızı istiyorum! | Open Subtitles | وقد قتله احد سكان هذه البلدة أريدك أن تجد الفاعل |
| O tartıştığı Crow'u hızlı bir şekilde silahını çekerek öldürdü. | Open Subtitles | لقد قتل كرو، الذي يتحدثون عنه جيدا حول سرعته بمسدس |
| Onu öldürdü, onu kancasıyla deşti, ve sonra bebeği de öldürdü. | Open Subtitles | قتلها. شق مفتوحها بخطّافه , وبعد ذلك قتل الطفل الرضيع أيضا. |
| Önce o öldü, sonra annemi öldürdü. Annem de çalışanları. | Open Subtitles | كان أول الواحد يموت، ثم قتل أمي وبعدها قتلوا الموظفين |
| Sigara içen arkadaşın babamı o kaset yüzünden öldürdü. Sonra da beni öldürdü. | Open Subtitles | لديك سيجارة التدخين صديق قتل والدي لهذا الشريط ، وقتل ثم قال لي. |
| Birkaç gün içinde her seferinde 5 genç kadın öldürdü. | Open Subtitles | يقتل في كل مرة خمس شابات، وفي غضون أيام قليلة. |
| Belki de ikisini birden öldürdü. Vasiyette daha fazla para kalırdı. | Open Subtitles | ربما قام بقتل كلاهما وهكذا سيحصل على المزيد من مال الميراث |
| Bütün Ejder Sürücülerini öldürdü, bir tek ben kaçmayı başardım. | Open Subtitles | قام بقتل كل شخص من نوعي أنا الوحيد الذي هربت |
| 1994'te VUK adını verdikleri bir adamı senin verdiğin emirle adamların öldürdü. | Open Subtitles | عام 1994 الوحده التى كنت تديرها لقد قاموا بقتل رجل أسموه فوك |
| Samuel Prometheus'un sabote edileceğini biliyordu... ve bu bilgi onu öldürdü. | Open Subtitles | سامويل كان يعلم ان بروميثيوس خُربت. وهذه المعلومة السبب في قتله. |
| Sana ölü olan birşey söyleyeyim. Vaudeville. Onu ne öldürdü peki? | Open Subtitles | ساخبرك مالذي مات ، الاستعراض المسرحي من يعلم من قتله ؟ |
| Bu adam 15 Ekim 1938'de bir siyasi sürgünü öldürdü! | Open Subtitles | لقد قتل رجل , مُنفى سياسي في 15 أكتوبر 1938 |
| Bu sokaklarda iki kişiyi öldürdü. Ve üçüncüyü öldürmeye hazırlanıyor. | Open Subtitles | لقد قتل شخصان في هذه الشوارع وعلى وشك قتل الثالث |
| Torunum öldü, ve o piç onu öldürdü, ve bundan kurtuldu. | Open Subtitles | قتلت حفيدتي، و قتلها ذلك الوغد و فر بفعلته دون عقاب |
| Deli olabilir, ama yalan söylemiyor. Onu öldürdü gerçekten de. | Open Subtitles | ربما أنه مجنون, و لكنه لا يكذب, لقد قتلها فعلاً |
| Bu adamlar kızı yakalamak için bir sürü insanı öldürdü. | Open Subtitles | هؤلاء الثلاثة قتلوا الكثير من الأشخاص للحصول على هذه المرأة |
| Sayın Yargıç, bu adam ve adamları 100'den fazla insanı öldürdü. | Open Subtitles | جلالتك , هذا الرجل و اتباعه قتلوا أكثر من 100 شخص. |
| Bu elektik teknisyeni 15 yıldır banka soyguncusuydu ve iki F.B.I ajanını öldürdü. | Open Subtitles | هذا الكهربائي كان لص بنوك منذ 15 سنة وقتل عميلي إف بي آي |
| Clay kendisini Irak ve Afganistan'da yaşananlardan dolayı öldürmedi. Clay kendisini ülkesine döndükten sonra kaybettiklerinden dolayı öldürdü. | TED | كما تعلمون، كلاي لم يقتل نفسه بسبب ما حدث في العراق وأفغانستان. لقد قتل نفسه بسبب ما خسره حينما عاد إلى الوطن. |
| Onlara tepelerde ihtiyacı olduğunu söyledi ve sonra hepsini öldürdü. | Open Subtitles | قال لنا أنه وجد رجالنا في التلال وأنه قتلهم كلهم |
| Başkalarına da gevezelik edip söylemeden önce kadın onu öldürdü. | Open Subtitles | و هي قتلته قبل أن يخبر أي شخص آخر بالأمر |
| O sikik kara derili babamı öldürdü, onu ben hallederim. | Open Subtitles | لو كانَ ذلكَ الزِنجي الحقير قتلَ والدي، سوفَ أتكفلُ به |
| İki insanı öldürdü bile-- geleceğimiz için iyi bir örnek sayılmaz. | Open Subtitles | لقد قتلت شخصان حتى الأن إنها ليست بالتأكيد فتاه الدعايه لمستقبلنا |
| Keşke bende de olsaydı. O prezervatif beni öldürdü. | Open Subtitles | اتمني لو كانت لدي واحده ذلك الواقي قتلني |
| Bir gece, Jensen bir grup insanı öldürdü ve UMACI'nın yaptığını iddia etti. | Open Subtitles | ذات ليلة قتل جينسون مجموعة من الناس مدعيا أن البعبع هو من فعلها |
| Ve kadın reddettiğinde veya işler ters gittiğinde, onu öldürdü. | Open Subtitles | و عندما رفضت, او سار اى شئ مسارا خاطئا قام بقتلها |
| Ve sanırım içki bu kez bağımlısını değil, olmayanı öldürdü. | Open Subtitles | لاحظت أن المشروبات الكحولية تقتل الذين يشربون والذين لا يشربون |