| Suikast demek... Silahsızken boş bir anında onu öldürmemiz, değil mi? | Open Subtitles | الاغتيال يعني أن نقتله خلال أوقاته الخاصة عندما لا يكون مسلحاً |
| Eğer tekrar canlanmışsa, onu öldürmemiz gerek. | Open Subtitles | لو أنها جثة عادت للحياة , علينا أن نقتله |
| Şansımız varken onu öldürmemiz gerektiğini söylemiştim. | Open Subtitles | لقد قلتُ لك أننا كان يجب أن نقتله عندما كانت لدينا الفرصة |
| Ama bunu yapmak için, onu öldürmemiz gerek. | Open Subtitles | لكن إذا فعلنا ذلك سيكون لزاما علينا أن نقتلها لكي نحصل على عصا المِكنَسة |
| Arkasında cesetler bırakıyor dostum onu öldürmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | إنها تقتل يا رجل، وهذا معناه أنه يجب أن نقتلها |
| öldürmemiz için bize para verdiğin kişinin Tony Stark olduğunu söylememiştin. | Open Subtitles | أنت لم تخبرنا أن الهدف الذي دفعتَ لنا لنقتله هو (توني ستارك) العظيم كما ترى |
| Bu da demek oluyor ki, eğer güvenliği sağlamak için onları öldürmemiz gerekirse, Tanrı'nın da yardımıyla bunu yapacağız! | Open Subtitles | هذا يعني أنه إن اضطررنا لقتلهم لتأكيد هذه السلامة أقسم بالله أن نفعل |
| Birini öldürmemiz gerekirse öldürme işini ben yaparım. | Open Subtitles | فإن اقتضى الحال منا بأن نقتله عندها سوف أقوم أنا بقتله |
| Asıl onu öldürmemiz gerek. Diğeri sadece yüksek sesli bir şırfıntı. | Open Subtitles | إنه من يجب أن نقتله إنها مجرد عاهرة بصوت مرتفع |
| Irwin, bu adamı öldürmemiz gerekecek. | Open Subtitles | إيروين .. سينبغي علينا أن نقتله |
| - Onu öldürmemiz gerekiyor, beni değil. | Open Subtitles | من المفترض علينا ان نقتله هو ولست انا |
| Kaçmış. Size onu öldürmemiz gerektiğini söylemiştim | Open Subtitles | لقد ذهب اللقيط قلت لك انه يجب ان نقتله |
| Bu gece ne zaman ve nasıl öldürmemiz gerektiğini düşünüp sana cevabımı vereceğim. | Open Subtitles | لننتظر حتى الغد بعدها أقرر كيف نقتله. |
| Onu yakalamamız gerekiyor,öldürmemiz değil. Silahını çekti. | Open Subtitles | من المفترض ان نحضره لا ان نقتله |
| Onu öldürmemiz gerektiğini düşündüğünü biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك تفكر أننا يجب أن نقتله |
| Onu öldürmemiz ya da yanımıza almamız gerekiyor. | Open Subtitles | إن تم القبض عليها سنضيع كلنا إما أن نقتلها أو نأخذها معنا |
| Davina'yı geri getirmek için öldürmemiz gereken cadıyı bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | نجهل من الساحرة الصحيحة التي نقتلها لكيّ نعيدها. |
| Janet? Söylediğim gibi. öldürmemiz gerekti. | Open Subtitles | "جانيت" ، لقد اخبرتك انه كان يجب علينا ان نقتلها |
| Kereste şirketi onlar ölene kadar onları kesemez, ve kereste şirketi de ağaçları öldürmemiz için bizi tutar böylece biz öldürürüz onlar da gelip keserler. | Open Subtitles | حسناً، شركة تقطيع الخشب لا يُمكنها قطع الأشجار مالم تكون ميتة، لذا شركة تقطيع الخشب توظفنّا لكي نأتي هُنا و نسمم الأشجار، لذا، نحن نقتلها و هم سوف يأتون و يقومون بقطعها. |
| sonra da ilacın etkisi geçmeden onu öldürmemiz lazım. | Open Subtitles | ثم يجب أن نقتلها قبل أن يزول الشلل |
| Cotton, onu öldürmemiz lazım. Hayır. | Open Subtitles | لابُد أن نقتلها |
| Biraz zaman öldürmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | يبدو انه لدينا بعض الوقت لنقتله . |