Tesisin ısıtma sistemini devreye aldım. Bu bize biraz zaman kazandıracaktır. | Open Subtitles | نشّطتُ نظامَ التدفئة وهذا لا بد أن يُكْسبَنا قليلاً مِنْ الوقت |
Unutmayın, buz torbasıyla, ısıtma yastığını sırayla koyarsanız, kasılmalara iyi gelir. | Open Subtitles | وتذكري ،وضع كيس من الثلج مع وسادة التدفئة مساعد جدا للتشنجات |
Unutmayın, buz torbasıyla, ısıtma yastığını sırayla koyarsanız, kasılmalara iyi gelir. | Open Subtitles | وتذكري ،وضع كيس من الثلج مع وسادة التدفئة مساعد جدا للتشنجات |
Dairemizde merkezi ısıtma var, ama olayın özünü anladım; iradeli ol. | Open Subtitles | شقتنا تملك تدفئة مركزية و لكن أفهم الفكرة العامة إبقي قوية |
İşte şu atlı bir araba, ısıtma sistemi yok. | TED | وهذه عربة مفتوحة تجرها الدواب. أنها لا تحتوي تدفئة. |
Isıtma, soğutma, akrobasi arısı, dökücü, karıştırıcı vızıldama, dedektif numara yedi, kıl koordinatörü, çizgi danışmanı kene bakıcısı. | Open Subtitles | تسخين , تبريد , تدوير مفتش رقم سبعة, مشرف المساعدة ما رأيك ؟ |
Elektrik, merkezi ısıtma, motorlu araç sahipliği. Hepsi %0'dan %100'e çıktı. | TED | الكهربة, التدفئة المركزية, وملكية السيارات الآلية, ذهبت جميعاً من صفر إلى مئة بالمائة. |
Bu servisler herşeyi içine alıyor, yediğimiz yemek, giydiğimiz kıyafetler, izlediğimiz TV, ısıtma | TED | هذا يشمل كل شيء، الطعام الذي نأكله ، الملابس ، التلفاز، التدفئة . |
Maalesef merkezi ısıtma sistemi buraya kadar gelmiyor. | Open Subtitles | أخشى أن التدفئة المركزية لا تصل إلى هذا الحد، |
Onlara küçük bahçeler ve pencereler verdik, ve ısıtma sistemleri kurduk. | Open Subtitles | ,أعطيناهم الحدائق الصغيرة والنوافذ, وقمنا بتوليد المياه والضوء, وأنظمة التدفئة |
Kabanlarımızla oturuyorduk çünkü ısıtma yoktu. | Open Subtitles | كنا نجلس مرتدين معاطفنا لأن وسائل التدفئة كانت معطلة |
Ben... Evin bu bölümünde ısıtma sistemi çok iyi değil. Soğuk alıp üşütmenizi istemem. | Open Subtitles | التدفئة ليست جيدة جداً فى هذا المنزل . لا اُريدك أن تأخذى نزلة برد |
Söylesen, merkezi ısıtma ile ilgili sorun yaşıyormusunuz? | Open Subtitles | أخبريني، هل لديك أية مشكلة مع نظام التدفئة المركزية؟ |
Tamam, Jack, ah, panel 7'de, B-MAG 2 numara, ısıtma gücü. | Open Subtitles | و الآن من اللوحة السابعة.. دائرة التدفئة |
Ama 1929'da ve kesinlike 1950'de Her yere merkezi ısıtma yayılmıştı. | TED | ولكن بحلول عام 1929, بالتأكيد بحلول عام 1950, كان لدينا تدفئة مركزية في كل مكان. |
Yeni bir ısıtma ve soğutma sistemi, tesisatın yenilenmesi, sanatsal zemin ve yeni kirişler. | Open Subtitles | نظام تدفئة جديد، ونظام تبريد، أجزاء مُجدّدة، و أشعة ضوئية متحركة مستوردة، و أرضية فنية جديدة |
Ne su, ne ısıtma, ne kahvaltı var... 12 çocuk, kampta nalları dikti. | Open Subtitles | ليس لدينا أى ماء ولا تدفئة و نصطاد فطورنا لقد مات 12 طفلاً فى معسكرنا نحتاج للمال لندفع أتعاب المحامين |
Ve yapması da çok zor! Isıtma, soğutma, karıştırma. Krelman sürecinden geçiyor! | Open Subtitles | و من الصعب صنعها هناك تسخين و تبريد و تدوير |
Bir mağazadaki en büyük üç enerji tüketimi ısıtma ve iklimlendirme, sonra ışıklandırma ve en son da soğutma. | TED | اكبر 3 استخدامات للطاقة في المحال كانت : التسخين وتكييف الهواء ، ثم الإضاءة ، وبعدهم التبريد. |
Her şeyi var. Yeni çamaşır makinesi, merkezi ısıtma sistemi. | Open Subtitles | مجهزة بكل شيء غسّالة و مدفئة |
Isıtma için buradalar. | Open Subtitles | إنهم هنا للتدفئة. حسنًا , هناك نار بالأسفل. |
Rica etsem söyler misiniz, Monsieur Lee, evinizde merkezi ısıtma var mı? | Open Subtitles | (أخبرنى من فضلك سيد (لى هل منزلك به تدفئه مركزيه؟ |
Ev biraz soğuk, kusura bakma. Isıtma çok iyi değil. | Open Subtitles | عذراً لو كان الجو بارداً المدفئة متعطلة قليلاً |
Buradan da yeraltı ısıtma sistemine gireceğiz. | Open Subtitles | ومن هنالك نتقدم مباشرة إلى التدفئه المركزيه |
lsıtma sistemini beslemek gündelik olarak, otelin ısıtma sistemini çalışır kılmak olabilecek hasarları tamir etmek kötü hava koşullarının etkisini engellemek. | Open Subtitles | هذا بصفه عامه يتألف من تشغيل الغلايه لتدفئة مختلف الأقسام فى الفندق بطريقه متناوبه يومياً إصلاح التلفيات الناجمه |
Merkezi soğutma ve ısıtma. İtalyan mermer zemin ve granit tezgah. | Open Subtitles | تكييف مركزي وتدفئة, أرضيات رخام أيطالي و , قواطع من الغرانيت. |