Ama damat bir şey söyledi ki içime acayip oturdu. | Open Subtitles | لكن العريس قال شيئاً يا رجل , لقد علق معى |
farkına varmıştı. Stüdyomdaki duvara astığım bir şey söyledi. | TED | قال شيئاً قمت بوضعه على جدار الأستوديو الخاص بي |
Denemediğimden değil ama şöyle bir şey söyledi: | Open Subtitles | إنه ليس إنني لم احاول لكنها قالت شيء مثل : |
Dün akşam annesiyle babasının kavga etmesiyle ilgili bir şey söyledi. | Open Subtitles | لقد قال شيء عن أن والدتة ووالده قد تشاجرا ليلة أمس |
Stanley McChrystal: Bence Rick çok önemli bir şey söyledi. | TED | ستانلي ماكريستال : أعتقد أن ريك قال شيئا مهما جدا. |
Sonra da, bir daha asla unutamayacağım bir şey söyledi. | Open Subtitles | وبعد.. ، قالت شيئاً لَن أتمكّن مِن نسيانه. |
Başka biri de bana yakın bir zamanda buna benzer bir şey söyledi. | Open Subtitles | نعم, هناك شخص آخر , قال شئ ما , مثل هذا القول لى حديثا |
- Dur be kafamı karıştırma benim. Bir dolu şey söyledi adam, kafayı toparlayayım azıcık. | Open Subtitles | لا تشوشوا علي الطبيب قال أشياء كثيرة، دعوني أصفي ذهني |
", "Muhtemelen o bir şey söyledi ama ben duymadım. | TED | أتعرفون؟ من المحتمل أنه قد قال شيئاً ما ولم أسمعه جيداً. |
Galiba aptalca bir şey söyledi. | Open Subtitles | هلا توقفت عن ضربه لأنني أعتقد أنه قال شيئاً مجنوناً |
Lucas bugün canımı sıkan bir şey söyledi de. | Open Subtitles | .. انه فقط لوكاس قال شيئاً مقلق حقاً اليوم |
En iyi tanıdığım genç kadına fabrikada tam olarak ne iş yaptıgını sordugum zaman bana kulağa Çince gibi gelen "qui xi" diye bir şey söyledi. | TED | وقالت عندما سألت Lu Qingmin، امرأة شابة تعرفت عليها عن قرب، ما فعلته بالضبط على أرضية المصنع، قالت شيء لي في الصينية تبدو مثل "qiu xi." |
Fakat, Leydi Margaret , o başka bir şey söyledi. | Open Subtitles | لكن، سيدة مارجريت، هي قالت شيء آخر |
Peder Vincent, çok nazikti, ...kibardı jest olsun diye bir şey söyledi, ...ben de karşılık verdim. | Open Subtitles | الاب فنست كان عطوفا مؤدب جدا قال شيء ما من باب الدعابة |
Bu çocuk bana siz ikinizin anlayamayacağı bir şey söyledi. | Open Subtitles | الفتى هُنا قال شيء لي أنتم الاثنان لن تفهموا. |
Onyx Pass yakınındaki bir kampa gitmesi gerektiği gibi bir şey söyledi. | Open Subtitles | قال شيئا عن الحاجة الى توصيلة الى مخيم قريب من ممر اونيكس |
- Lucas bugün canımı sıkan bir şey söyledi de. | Open Subtitles | لوكاس قال شيئا حقا أقلقني اليوم مالذي قاله؟ |
Başta emin değildim ama sonra bunu düşünmeme sebep olan bir şey söyledi. | Open Subtitles | في البداية لم أكن متأكداً لكنها بعد ذلك قالت شيئاً دفعني للتفكير |
Asıl mesele bu değil. Ve sonra şöyle bir şey söyledi... | Open Subtitles | هذه ليست الفكرة ثم قال شئ كهذا |
Hiç söylenmemesi gereken bir çok şey söyledi. Prensimiz Beelzebub ve onurlu arkadaşları hakkında da kötü konuştu. | Open Subtitles | ولقد قال أشياء لا ينبغي أن تنطق أبداً ولقد شجب وأدان أميرنا النبيل بعل زبوب وأصدقائه المكرمين |
- Hakkımda bir şey söyledi mi? | Open Subtitles | هل قالت أى شىء عنى ؟ ماذا ستقول هى لا تعرفك بالاساسا - |
Kusursuz bir fırtınaya tutulmuş gibiydim. O bir şey söyledi, sonra ben başka bir şey. | Open Subtitles | لقد كانت عاصفة مثالية , هي قالت شئ , وانا قلت آخر |
O kadar erken nereye gittiği hakkında bir şey söyledi mi bu sabah? | Open Subtitles | هل قالت لك هذا الصباح إلى أين ستذهب مبكرًا؟ |
Ama emlakçınızla tenis oynuyorum ve o bir şey söyledi. | Open Subtitles | لكني كنت ألعب التنس مع سيّدة منزلكم وهي أخبرتني شيئاً. |
Beni güzelce patakladıktan sonra tepemde dikildi ve asla unutamayacağım bir şey söyledi. | Open Subtitles | وبعد ما قام بضربي وتوبيخي, وقف امامي وقال شيئاً لن انساه مُطلقاً. |
Annette'i aradım ve bana bir şey söyledi... | Open Subtitles | كنت أتحدث مع آنيت وقالت شيئاً ما. |
Anne ya da baban, şu diğer skandal hakkında bir şey söyledi mi? | Open Subtitles | إذا هل أمك أو أبيك قال أي شيء حول هذه الفضيحة الأخرى؟ |
Anka kuşu gibi küllerinden doğma hakkında bir şey söyledi. Ne demek istedi? | Open Subtitles | قال شيئًا عن النهوض كعنقاء، ما معنى ذلك؟ |