"şoke" - Translation from Turkish to Arabic

    • صدمة
        
    • مصدوم
        
    • صُدمت
        
    • صدمت
        
    • صدم
        
    • تندهشا
        
    • المصدومة
        
    • ستصدم
        
    • صادمة
        
    • أفاجئه
        
    • أُصدم
        
    • يصدمكم
        
    • صعقت
        
    Biliyor musun, yakında benim haberlerim bile kimseyi şoke etmeyecek. Open Subtitles تعلمين عما قريب لم أكن قادرة علي أي صدمة آخرى
    Köşeme çekilmeden önce havaya uçtuğumu görseler eminim şoke olurlardı. Open Subtitles أنه من المؤكد أن صدمة أن يروا لي تفجير نفسي قبل أن يتقاعد وأنا.
    Bu olayın arka bahçelerinde gerçekleşmesi komşuları şoke etti. Open Subtitles الحي مصدوم بأن هذا يحدث في ساحتهم الخلفية
    Bu seni şoke etmiş olmalı, müdür. Open Subtitles أنا متأكد من أنك مصدوم و مرتاع حضرة المدير
    şoke oldum, büyük süpriz oldu... incindim, ve çok üzüldüm. Open Subtitles ,تفاجأت, صُدمت .جُرِحت, وحزنت بشكل كبير
    Dr. Garner'ın onu zorla orada tuttuğunu öğrenince en az senin kadar şoke oldum. Open Subtitles أنا صدمت مثلك لإكتشاف أن دكتور جارنر كان يحتجزه هناك ضد رغبته
    Bu alan, hepimizi şoke eden Martha Livingston cinayetleri ile biliniyor... Open Subtitles والمهتمين في هذا المجال يتذكرون قتل مارثا ليغفنسون الذي صدم الجميع
    Tanıklar bir konuda hem fikirdi. Az sonra duyacakları ses o kadar şoke edici, şaşırtıcıydı ki bugün hala kulaklarında. Open Subtitles كل الشهود قد وافقوا كان صدمة ما حدث بعد ذلك
    Bu senin için şoke edici olabilir, ama Ben sandığım kişi değilim. Open Subtitles حسنا ً ، هذا سيكون صدمة كبيرة ، لكن أنا لست من تعتقد أنني هي
    Şimdi söyleyeceğim şey seni şoke edebilir ama zamanla bunun iyi bir şey olduğunu göreceksin. Open Subtitles حسنا ، ما أنا على وشك أن أقول قد يبدو مثل صدمة ولكن في الوقت المناسب ، وأعتقد سوف يأتون لرؤية انها هدية
    Oğlunun itfaiyeyi seçmesi onu şoke etmişti. Open Subtitles مصدوم من أن ابنه انضم لقسم الحرائق
    Bak bebeğim, şoke olduğunu biliyorum. Open Subtitles اسمع، عزيزي، أعلم أنك مصدوم. مصدوم؟
    şoke olmuş. Bir açıklama arıyor. Open Subtitles كان مصدوم بحث عن تفسير
    Polis kuvvetlerine ilk katıldığımda bir şeyin ne sıklıkla başka bir şeye yol açtığını görünce şoke oldum. Open Subtitles أعني، عندما إنضممت إلى الشُرطة لقد صُدمت كيف غالبًا ما يحدُث شيء... شيء واحِد يُؤدي إلى شيء آخَر،
    - Bir sürtük olmam seni şoke mi etti? Open Subtitles -هل صُدمت من أنني عاهرة هكذا ؟
    Gazetedeki üstsüz resminizi görünce şoke olmuştum. Open Subtitles لذلك صدمت لرؤية صورك عارية على الشاطئ في بعض الصحف
    Ama daha sonra bütün dünyayı şoke eden bir açıklama geldi. Open Subtitles و بعدها جاء ذلك الأعلان الذي صدم العالم كله.
    "...şoke olmayın diye söyleyeyim dedim." "Adam siyah sonuçta şimdi..." Open Subtitles "ولا أريدكما أن تندهشا لأن رجل أسود".
    Buna şoke olan sadece ben miyim? Open Subtitles هل أنا الوحيدة المصدومة من هذا النبأ؟
    İnsanlar şoke olacak, kızacak, dehşete düşecek, korkacak. Open Subtitles الناس ستصدم وتفزع .. ويصيبهم الغضب والقلق
    Medyadaki kampanya şoke edici bir tecrübe oldu. Open Subtitles الحملة الاعلامية كانت صادمة
    Bu noktada, seyirci her zaman onları şoke etmemi bekliyor. Open Subtitles في هذه المرحلة الجمهور يتوقع مني أن أفاجئه طوال الوقت
    - Kolay şoke olmadığımı anlayacaksın. Open Subtitles -ستجدين أنه ليس من السهل أن أُصدم
    Şimdi, birazdan size gösterecek olduğum şeyler sizi şoke edip aynı zamanda eğitebilir. Open Subtitles ما أنتم مقبلون على مشاهدته قد يصدمكم ويعلّمكم.
    Bunun üzerine öğretmen Billy'nin ailesini arar ve şöyle der: "Bugün küçük Billy'nin hakkınızda söyledikleri karşısında şoke oldum. TED فيتصل المعلم بأهله ويقول لهم لقد صعقت عندما إدعى بيلي اليوم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more