"açıklamanız" - Translation from Turkish to Arabic

• تفسير
• توضيح
• لتشرح
• لتفسير
• تفسيراً
• التوضيحات

Ajan Mulder'ın garip davranışlarıyla ilgili bir açıklamanız var mı ?
عندك أيّ تفسير بالنسبة إلى سلوك الوكيل مولدر الغريب؟

Bana kalırsa klasik şeytana tapma olayı ama sizin başka bir açıklamanız vardır dedik.
إنها حالة عبادة شيطانية تقليدية بقدر ما رأيته، ولكننا نأمل أن يكون لديكما تفسير آخر.

Bayım, az önce 185 ile gidiyordunuz. Umarım iyi bir açıklamanız vardır.
سيدي كنت تنطلق بسرعة 115 ميل بالساعة اتمنى ان يكون لديك توضيح مناسب

Durun bakalım. Bana olayı açıklamanız gerekiyor.
حسناً ، أمسكت به ، أحتاجك لتشرح لي ذلك

Bu mucizevi keşfi göz önüne alarak dedik ki Dedektif Adams'la olan ilişkinizi açıklamanız için size bir şans daha verelim.
ونظراً للطبيعة الإعجازية لهذا الإستكشاف فكرت أنها فكرة جيدة أن نعطيك فرصةً أخرى لتفسير

Normalde bir kerede anlarım ama bu sefer kusuruma bakmayın bir kere daha açıklamanız gerekecek.
أنا بالعادة لاأطلب تفسيراً لأكثر من مرة ... يجب عليك أن تسامحيني

Şöyle tepki verdim, "Pekâlâ zeki çocuklar, bana olan şey şu ve buna dair açıklamanız varsa, duymak isterim."
فقلت: "حسناً، أيها الأذكياء، هذا هو ما يحدث معي، وإن كان لديكم تفسير لي أود سماعه."

Adamın neden bulunamadığına dair bir açıklamanız var mı?
هل لديك أى تفسير عن عدم إستعادة الجثة ؟

-Herşeye açıklamanız var dimi ?
لديك تفسير لكـُل شيء، ألستُ كذلك؟

Pekala, Yoldaş Polenin... yaşanan bu hayal kırıklığı için bir açıklamanız var mı?
حسنًا, رّفيق بولينين ... هل لديك تفسير لخيبة الامل هذه ؟

Bunun için bir açıklamanız var mı?
هل لديك تفسير لخيبة الامل هذه ؟

Her zaman uzun ve net bir açıklamanız var, değil mi?
لديك دائما تفسير سهل حاضر

Başka bir açıklamanız var mı?
ألديك تفسير أخر ؟

Sizin bunun için bir açıklamanız var mı?
وأنت عندك تفسير لذلك، نعم؟

Bu konuda bir açıklamanız var mı?
هل لديك أي تفسير لذلك؟

- Daha iyi bir açıklamanız var mı?
هل لديكَ تفسير أفضل؟

Şimdi bunun için bir açıklamanız olmalı.
الآن هل لديك أي توضيح حول ذلك ؟

- Bunu açıklamanız gerekecek.
سيتوجب عليك توضيح هذا

Bay Moxon, o numaraların ne anlama geldiğini açıklamanız gerekiyor.
سيد (موكسن) إنه يُريدك لتشرح له معنى هذه الأرقام

Bir casus olarak, kendinizi fazla açıklamanız gerekmez.
كجاسوس , أنت لست مضطر لتفسير افعالك

Sanırım anlamadınız, bir açıklamanız yoksa sizi...
لا اعتقد أنك تفهم مالم تملك تفسيراً

Hey, bir saniye Birşeyi açıklamanız gerekiyor.
إنتظر لحظة. لديك بعض التوضيحات لنا