| 1993 yılında Seattle’daki konferansta bir masa vardı ve Marc Andreessen adındaki bir adam WWW için yazdığı küçük browserini tanıtıyordu. | TED | في 1993، كان هناك طاولة في نفس المؤتمر في سياتل، وكان هناك شخص يُدعى مارك أندريسن قام بعرض متصفحه الصغير للويب |
| Kobayashi Makoto adındaki bir delikanlı olacaksın. | Open Subtitles | . أنت ستصبح شاباً يافعاً يُدعى كوباياشي ماكوتو |
| Ortaya çıktı ki Rimbor adındaki bir gezegene ışınlanmışsınız. | Open Subtitles | كما تبين أنه تم نقلهم إلى كوكب يُدعى ريمبور |
| Akron'da, Wandering Aesthetics adındaki bir tiyatro şirketi kamyonda oyunlar sahneye koyuyor. | TED | في آكرون، شركة مسرح تُدعى وندرينغ أثيتكس كانت تؤدي مسرحيات على شاحنات البيك أب الصغيرة. |
| Lucy Chapman adındaki bir kadın dün gece ya da bu sabah öldürüldü. | Open Subtitles | فتاة تُدعى لوسى شابمان قُتلت ليلة امس, او هذا الصباح |
| Emily adındaki bir kızın buraya girdiğini gördüğüme yemin edebilirim. | Open Subtitles | أعتقد أننى رأيت فتاة صغيرة اسمها إيملى أتت هنا إيملى |
| Fizik kanunları, "negatif enerji" adındaki bir şeyin varlığını gerektirir. | Open Subtitles | القوانين الفيزيائية تتطلّب وجود شيء يُدعى بـ الطاقة السلبية |
| Dağlarda yaşayan ve gerillalara katılan Natalio Perez adındaki bir adam. | Open Subtitles | رجل يُدعى (ناتاليو بريز) يعيش على التلال وإنضمّ إلى حروب العصابات. |
| Dimitri Kuzin adındaki bir mafya babası. | Open Subtitles | كان الذراع اليمنى لرجل عصابة يُدعى "ديمترى كوزين" |
| Edward Jenner adında sekiz yaşındaki bir erkek çocuğu karantina yeri adındaki bir yere götürüldü. | Open Subtitles | صبي في التاسعة من عمره "يُدعى "ادوارد جينر تم أخذه إلى مكان يُعرف بمستشفى الأمراض الوبائية |
| Bildigiğin gibi senatör, Vulcan Simmons adındaki bir uyuşturu patronuyle çalışıyordu. | Open Subtitles | كما تعرفين، كان السيناتور يعمل مع تاجر مُخدّرات يُدعى (فولكان سيمونز). |
| Kızıl saçlı, şair... yüzünde yağ bezeleri olan, Norman adındaki... bir ahbapla bir sandaldaki... duygusal bir aptallığa dair anılar geliyor aklıma... | Open Subtitles | يتبع ذلك بحكاية أخرى عن جرائمه الرقيقة على قارب مع رفيق يُدعى (نورمان) والذي كان يملك شعراً أحمر و كتاب شِعر |
| Adı o zamanlar Rose Dawson'mış. Sonra Calvert adındaki bir adamla evlenmiş. | Open Subtitles | اسمها آنذاك كان (روز دَوسن)، ثم تزوّجت من رجلٍ يُدعى (كالفير). |
| Bin yıldır, "Sakin Ol" adındaki bir ormanda uyuyan bir prensesim. | Open Subtitles | أنا أميرة كانت نائمة مُنذُ ألف سنة فى غابة تُدعى "إهدأ". |
| Patent ise Sagittarius adındaki bir şirkete ait. | Open Subtitles | وبراءة الاختراع مسجّلة ''لشركة تُدعى بـ ''ساجترياس. |
| Carlisle Endüstri adındaki bir şirket 37 bin dolarlık eritme fırını satın almış. | Open Subtitles | شركة تُدعى كارلايل للصناعات إشترت فرن للصهر مقابل 37 ألف دولار |
| Çalıştığın firma Jamie Isaacson adındaki bir kadının mortgage kredisinden sorumlu. | Open Subtitles | شركتكِ تعاملت مع إلغاء الرهن العقاري لمرأة مُسنّة تُدعى (جيمي آيزاكسون). |
| Kurbanlar çiftliğin sahibi olan Visualize adındaki bir tarikatın üyeleriydiler. | Open Subtitles | الضحايا كانوا من مجموعة تُدعى "الرؤية" يملكون المزرعة. |
| Emily adındaki bir kızın buraya girdiğini gördüğüme yemin edebilirim. | Open Subtitles | أعتقد أننى رأيت فتاة صغيرة اسمها إيملى أتت هنا |
| Emily adındaki bir kızın buraya girdiğini gördüğüme yemin edebilirim. | Open Subtitles | أعتقد أننى رأيت فتاة صغيرة اسمها إيملى أتت هنا ياتُرى أين هى؟ |
| Film, terk edilmiş bir Japon eğlence parkındaki ruhlar dünyasında kaybolan Chihiro adındaki bir kız hakkında. | TED | حيث يحكي عن طفلة صغيرة اسمها (تشيهيرو) والتي ضلت الطريق في عالم الروح في متنزة ترفيهي ياباني معزول. |