Bana yaptığı yolculukları anlattı ve zihnini genişletmenin yollarını nasıl keşfettiğini ve galiba buranın batısında olan ahenk içinde yaşamayı öğrenişini, çünkü California'ya kadar gelebilmişti. | Open Subtitles | هى اخبرتنى عن كل الرحلات التى قامت بها و كيف هى اكتشفت طرق توسع بها مدارك عقلها وتعلم كيف تعيش فى انسجام |
ahenk ve onurun bir araya geldiği bir kardeşler topluluğuydu. | Open Subtitles | لقد كانت فرقة للأخوة، إنظمام للفريق عن طريق الانسجام والشرف. |
Ama bu ahenk bozuldu ve şimdi arazi ağlıyor. | Open Subtitles | ولكن هذا التناغم اندثر والآن الأرض تنتحب |
ahenk Gözünü açtı! | Open Subtitles | لقد فَتحَ عينَ الإنسجامِ |
Bana yaptığı yolculukları anlattı ve zihnini genişletmenin yollarını nasıI keşfettiğini ve galiba buranın batısında olan ahenk içinde yaşamayı öğrenişini, çünkü California'ya kadar gelebilmişti. | Open Subtitles | أخبرتني عن كل الرحلات التي قامت بها و كيف إكتشفت طرق توسع بها مدارك عقلها وتعلم كيف تعيش في إنسجام |
10 bin yıl sonra ahenk Birleşmesi tekrar olmuş ve karanlık ruh Vaatu serbest kalmıştır. | Open Subtitles | , بعد عشرة الآلاف سنة , التقارب التناغمي هنا مجددا والروح المظلمة فاتو حر |
Birbirimizle ahenk içinde olmamız lazım. | Open Subtitles | نحن بحاجة إلى أن تكون في تناغم مع بعضها البعض، و |
Şu ahenk içerisinde çalışma olayına inanmak çok zor. | Open Subtitles | العمل في وئام أمر يصعب تصديقه. |
Bir günlük terör ile Dünya Gezegeni'nin idari yönetimi ahenk Sürüsü'ne geçecek. | Open Subtitles | بعد يوم واحد من الرعب، ستصبح السلطة التنفيذية للكوكب بيد (هارموني شول). |
Mükemmel bir ahenk içindeki 17 galaksi. Olağanüstü olduğu söylenir, bunu kaçıramam. | Open Subtitles | سبعة عشر مجرة في انسجام تام إنها مذهلة، لا يمكنني تفويت فرصة رؤيتها |
Tek, evrensel Apostolik Kilise'nin rehberliğinde ahenk içinde yaşayan insanlar. | Open Subtitles | و انسجام أهلها و بتوجيهات من الكنسية العالمية المؤمنة |
Güneye tekrar savaş götürürsen, bir daha asla kutsal ve ilkel arasında ahenk olmayabilir. | Open Subtitles | أعد الحرب إلى الجنوب ولن يكون هناك أبداً انسجام بين السماوية، والبدائية |
"Evrenin korosunda ahenk üreten şeyler bizim kısmi işitme duyumuza düzensiz gibi gelebilir." | Open Subtitles | هذا الذي ينتج الانسجام في جوقة الكون يمكن أن يبدو خلافا لجلساتنا الجزئية |
Öte taraftan liberal ve muhafazakarlar arasında olası bir ortak ahenk olacakmış gibi gözükmüyor. | Open Subtitles | إمكانية الانسجام بين الليبراليين وحزب المحافظين بناء عليه بعيد الإحتمال. |
İnsanlar ve doğa arasındaki bu ahenk istisna değil, kalıcı olmalı. | Open Subtitles | هذا التناغم بين الإنسان والطبيعة يمكنه ان يكون القاعدة لا يجب ان يطول الإنتظار |
"Evrenin korosunda ahenk üreten şeyler bizim kısmi işitme duyumuza düzensiz gibi gelebilir." | Open Subtitles | هذا الذي ينتج التناغم في مسار الكون ربما يبدو غير متناعم لأسماعنا |
Evrende bir ahenk, bir denge vardır. | Open Subtitles | هناك إنسجام يوجد توازنٌ في الكون |
ahenk Birleşmesi gezegenin enerjisinin değiştirdi. | Open Subtitles | التقارب التناغمي قد سبب تغييرا في طاقة الكوكب |
Kameramı, küçük aracımı yakınlaşmak için, sadece transı kaydetmek için değil, muadilini, bir sine-trans olabilir, bulmak için, insanlarla tamamen ahenk içinde bir şey bulmak için nasıl kullanabilirim? | TED | كيف يمكن أن أستخدم كاميرتي، أداتي الصغيرة، لأتقرب و ربما ليس فقط لأوثق للنشوة بل ربما لأجد مكافئاً مثل سينمائي النشوة شئ ما في تناغم كامل مع الناس؟ |
Çünkü dürüstlükle gelen bir ahenk vardı yaşamımızda. | Open Subtitles | لأننا عشنا في وئام تام |
ahenk Sürüsü dünyanızı beş yıldır işgal ediyor. | Open Subtitles | لقد إحتلت (هارموني شول) عالمك لخمس سنوات. |
ahenk Birleşmesi sırasında olduğu kadar güçlü değil fakat yeterince yakına gidebilirsem, yapabilirim sanıyorum. | Open Subtitles | لا يزال بإمكانك أن تفعلى ذلك؟ انها ليست قوية مثل ما كانت اثناء التقارب التناغمى و لكن اذا استطعت الاقتراب كفايه اعتقد انى استطيع فعلها |
Unalaq, ahenk Birleşmesi sırasında Vaatu'nun gücünü, ruhları sana saldırmak için kötüye kullanıyordu. | Open Subtitles | -لقد كان يستخدم طاقة فاتو بالطريقة الخطأ خلال التجمع المتوافق ليجبرالارواحعلىمحاربتكم. |